Bebek katillerinin tokadı yiyip oturmayacakları belliydi.
Askerimizin özellikle 1-2 Mayıs günleri Kandil’e indirdiği darbe PKK’nın sonunu getirdiği yorumlarına sebep olmuştu.
Örgütün moral dağılmayı durdurmak için yıkıcı bir maliyeti dahi göze alacağını tahmin etmeyen yoktu.
Beklenen karşılık önceki günün akşam saatlerinde gerçekleşti. Bir sınır karakoluna yılan gibi sokulan kalabalık terörist grubun baskını 6 askerimizin şehit düşmesine sebep oldu.
Cevabını derhal aldılar ve 19 PKK’lı öldürüldü.
Yok edilen vatan hainlerinin bin tanesi bile, değil bir Mehmetçik’e, onun kaybına yanan annesinin bir damla gözyaşına değmez. Ama ne çare?..
Hayati sorular...
Bu kutsal görev, kahredici çelişkilerine rağmen sonuna kadar yapılacaktır. Bir yandan da haklı olarak Amerika’nın desteği altında yürütülen operasyonların ne işe yaradığı sorulacaktır.
Tabii ki PKK’ya bağlı 150-200 kişilik bir grubun Kuzey Irak’ı “BBG evi” haline dönüştüren gözlem ve istihbarat ağını aşarak sınır karakolumuza kadar nasıl ulaştığı, cevabı bilinmesi gereken bir sorudur.
Teröre karşı işbirliğini Amerika Türkiye’ye bir lütuf değil de insanlığa karşı yükümlülük olarak görüyorsa bu olaydaki sorumluluğunu kabul etmeli tekrarının yaşanmasına izin vermeyeceğini de garanti etmelidir.
Yüzlerce eşkıya, Amerika’nın egemenliğindeki topraklarda toplanıp onlarca kilometre katederek sınırı geçmiş ve Türk karakoluna saldırmıştır.
İçimize kurt düştü
Bütün bu aşamaları ABD ordusu da, oradaki Kürt yönetimi de ya görmemiş, ya görmezlikten gelmişlerdir.
İstihbarat işbirliğine dayalı sınır ötesi operasyonlar, nihai tercih noktasında Washington’un Kuzey Irak Kürt yönetimindense Türkiye’yi seçeceğini belli etmiş ve bu durum bize siyasi ve askeri avantajlar kazandırmıştır.
Ama bir hafta önce Kandil’i vurmamızdan sonra PKK’nın dağılma sürecine girmiş olduğu ümitleri tam yükselmeye başlamışken Aktütün sınır karakoluna gerçekleştirilen saldırı yalnız kafaları karıştırmakla kalmamış, mideleri de bulandırmıştır.
Amerikan ordusu dünyanın en güçlü, en teknolojik ordusudur.
Buna rağmen “Bütün dikkatime rağmen PKK’nın üstünüze geldiğini göremedim” derse kabul edilebilir. Yeter ki samimi olsun. Biz ölmeye devam ederiz, yine kendimizi koruruz.
Fakat “PKK sürünsün ama yok olmasın. Türkiye’yi kontrol etmek için elimin altında bulunsun” zihniyetinden türemiş bir dost ihaneti varsa ortada onu da anlamak zorundayız.
Amerika onlarca yıl Irak’tan çıkmayacaktır. Çünkü Irak bir petrol denizinin üstünde yüzüyor ve ABD de oraya her biri milyarlarca dolara mal olan üsler, daha doğrusu “küçük Amerika”lar kurmaktadır.
Amerika, geçici değil sürekli komşumuz olacak. İşimiz zor!
amerika yıllardan beri bizim komşumuz ve içimizde.Yahu IRAK ta Saddamın diktatörlüğü boyunca yaptığı katliamdan çok MÜSLÜMAN öldürdü amerika.Uyanalım artık.