1
Mayıs
2025
Perşembe
ANASAYFA

Ulusal Egemenlik... - Vedii Bilget (Emekli Amiral)

Bizi büyük savaşa sokarak emperyalizme teslim edenler ülkemizden kaçtılar. Mustafa Kemal 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıktı. 15 Mayıs 1919’da baş düşmanımız emperyalizm, Yunan işgalcisini İzmir’e çıkardı.

Her yönden işgal altında olan ülkemizi örgütleyip emperyalist düşmanlarımızla savaşarak kurtaran Mustafa Kemal’dir.

Amasya Bildirgesi’nde, Erzurum ve Sıvas kongrelerinde büyük önem taşıyan kararlar alındı. Ancak halkımıza ve kendilerine güveni olmayanlara, ’’Kurtuluşu emperyalist işgalcilerde arayanlara’’ Mustafa Kemal şiddetle karşı çıktı. Ulusal egemenliğe dayalı bağılsız, koşulsuz (tam) bağımsız bir Türk Devleti kurulacaktır.

Öyleyse ya bağımsızlık ya ölüm, gerçek kurtuluşu isteyenlerin parolası olacaktır.

1’inci BMM, 23 Nisan 1920’de ulusal egemenlik ve tam bağımsızlık eylemini Kurtuluş Savaşı’nda bayrak edinerek göreve başladı. Mustafa Kemal ulusalcıdır, teslimiyet ve mandacılığı yadsır.

Antiemperyalist tutumunu açıkça belirler. Düzenli ordusunu kurar, savaşın sürdüğü tüm cephelerde kurtuluş savaşı verir, yengiye (utkuya) ulaşır, 1’inci, 2’nci İnönü utkuları ve sakarya utkusundan sonra 30 Ağustos günü geldiğinde Başkomutan Mustafa Kemal Büyük Taarruz’un büyük komutunu verdi. ’’Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri.’’ 26 Ağustos saldırı buyruğu ve 30 Ağustos utkusu, İzmir’in 9 Eylül 1922’de kurtuluşuyla sonuçlanmıştır.

****

Mustafa Kemal’in deneyim zenginliği, bütüne bakabilmesidir? Bütünlük, belli bir zaman kesitini olduğu kadar tüm tarihselliği de içerir. Tarihsel olarak bakan Mustafa Kemal güncelden daha derine indi. Tarihin eksik olan parçalarını askersel dehası ile ulusal egemenliğimizi ve tam bağımsızlığımızı tamamlama kararı aldı.

Mustafa Kemal’e ve Türkiye Cumhuriyeti ordularına düşman olanlara yineliyorum. Ordularımız her ordu gibi bir ordu, kendisi için bir ordu değildir. Bu başat niteliğinin ayrımına pek varamayan gericilleşmiş, baskıcı amaçlar güden, emperyalist çevreler ve yandaşları Mustafa Kemal’den kalıt devrimciliğe koşut bir demokrasiyi eylemli kılacak, ülkemizin ve dünyanın sorunlarını uluslararası dengeler düzeyinde algılayan nice değerli sivil, asker gerçek Atatürkçü bulunduğunu bilsinler. Ve Mustafa Kemal’in gür sesine kulak versinler: ’’Her sırası geldikçe belirttiğim gibi bir daha söylemek ve pekiştirmek isterim ki, biz ülkemizin ve ulusumuzun varlığını ve bağımsızlığını kotarmak için karar verdiğimiz zaman kendi görüşlerimize uyuyor, kendi gücümüze dayanıyorduk. Hiçbir kimseden ders almadık. Hiç kimsenin aldatıcı sözlerine kanarak işe girişmedik.’’

Mustafa Kemal’e ve Türkiye Cumhuriyeti ordularına düşman olanlara yineliyorum: Tarihsel birikimlerimiz ve donandığımız Atatürkçü ilkeler ve devrimler güncelden yarına uzanan yolu her zaman aydınlatacaktır.

****

Mustafa Kemal’in Kurtuluş Savaşı’nda somutça eyleme geçirdiği ’’Ulusal Demokratik Devrimi’’ ne ’’karşıdevrimciler ve saldırgan Batı emperyalizmi’’ karşı çıkmıştır. Ulusal Demokratik Devrim antiemperyalist olduğu için ulusaldır. Sivil, asker, aydın, işçi ve köylüyü, küçük burjuvaları hep birlikte içerdiği için demokratiktir. Mevcut düzene karşı bir eylem olduğu için devrimcidir.

Ana fikir yapısı: Antiemperyalist mücadele, sosyalizm ya da kapitalizm mücadelesi değildir. Vatanını sevenlerle, (vatanımızı Batı emperyalizmine satanlarla) somutça vatan satıcıları arasındaki mücadeledir. Kemalist devrim ve 27 Mayıs hamlesi doğrultusunda atılması gerekli devrimci adımın gerektirdiği ulusal bir mücadeledir. Devrimin temel kuvvetleri, asker, sivil, aydın zümre, şehir ve köy emekçileri ile küçük burjuvalardır. Bir avuç işbirlikçi ve asalak dışında kalan Türk ulusunun, ’’Ya İstiklal Ya Ölüm’’ şiarı çevresinde saf tutmasıdır.

Ülkemizi kavrayan belli başlı sorunları algılamada, yorumlamada, çözümleme ve aşmada olgunlaşan yurttaşlarımızın dünya görüşü, temel düşünce ve tutumunun Mustafa Kemal çizgisinde yetkinleştiği somut bir saptamadır.

Tek adam Mustafa Kemal Türkiyesi’nde bitirilecek değil, daha başlanılmamış işlerin bayraktarıyız.

Us dışı yeller ancak gönderimize çarpar, dağılırlar. Bayrağımızı asla ipe dolayamazlar. Onu dalgalandıracak yelleri, ancak tek vatanlı tek adam Mustafa Kemal ’in Türk Gençliği yaratacaktır.

23 Nisan’ı yalnızca çocuk bayramı yapma çabasında direnenler, ulusal egemenliğimizi yok etmek isteyenler bütün alanlarda uzun süreden beri iç ve dış düşmanlarımızla tam bir işbirliği içindedir. ’’Bunlar aslında Cumhuriyet ve bayramlarına da karşıdırlar. Fırsatını bulduklarında Vahdettin ve Damat Ferit Paşa dönemini geri getirmenin hazırlıkları içindedirler.’’

Mustafa Kemal, ülkemizin ve ulusumuzun varlığını, tam bağımsızlığını, işgalci emperyalizme ve işbirlikçilerine karşı topyekûn savaşarak kurtarmak için 23 Nisan 1920’de 1’inci BMM’yi oluşturmuştur.

Ankara’da Cumhuriyet okurları Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu ilk Meclis’te 23 Nisan Cumartesi sabahı Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı sevinçle kutlayacaktır.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı tüm ulusumuza kutlu olsun.
VEDİİ BİLGET - CUMHURİYET GAZETESİ
Yayın Tarihi : 23 Nisan 2005 Cumartesi 13:13:52


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?