29
Nisan
2025
Salı
ANASAYFA

ANADOLU'DA LAİKLİK ZOR İŞ VESSELAM!

Türkiye’de farklı olmak’ araştırmasına göre Anadolu’da ‘laiklik’ zor: Kokteyllerde içki ayrı odada içiliyor, pantolonlu kadını komşuları uyarıyor...

‘Türkiye’de Farklı Olmak, Din ve Muhafazakârlık Ekseninde Ötekileştirilenler’ araştırması, Anadolu’nun ünlü ‘hoşgörüsü’nün sözde kaldığını ortaya koydu. ‘Mahalle baskısı’nın örneklerle anlatıldığı araştırmaya göre büyük kentlerde dışlandığını söyleyen başı kapalı kadınlara karşı Anadolu kentlerinde açık gezen kadınlar tepki çekiyor.

Ramazanda yiyip içmek hâlâ çok zor, ev arayan öğrencilere ‘Namaz kılar mısın?’ diye soruluyor, otobüste Türkçe bilmeyen akrabalarından telefon gelen gençler, Kürtçe konuşmamak için tek laf etmeden telefonu kapatıyor, Alevilik’le ilgili ‘yanlış bilinenler’ hâlâ nesilden nesile aktarılıyor.

Gazeteciler İrfan Bozan, Tan Morgül ve Nedim Şener, Boğaziçi Üniversitesi Bilimsel Araştırmalar Projesi ve Açık Toplum Enstitüsü desteğiyle ‘Türkiye’de Farklı Olmak, Din ve Muhafazakârlık Ekseninde Ötekileştirilenler’ konulu bir araştırma yaptı.

Prof. Dr. Binnaz Toprak’ın proje sorumluluğunu yaptığı araştırma Erzurum, Kayseri, Konya, Malatya, Sivas, Batman, Trabzon, Denizli, Aydın, Eskişehir, Adapazarı ve Balıkesir olmak üzere 12 ilde ve İstanbul’un Sultanbeyli ile Bağcılar semtlerinde gerçekleştirildi. Araştırma için 401 kişiyle derinlemesine mülakat yapıldı.

Görüşme yapılacak kurumlar CHP il örgütleri, Atatürkçü Düşünce Dernekleri, Eğitim Sen, Eğitim İş, Pir Sultan Abdal Dernekleri, Hacı Bektaşi Veli Dernekleri, Cem Vakfı, yerel medya kuruluşları, üniversiteler, öğrenci kulüpleri, kadın kuruluşları, Ticaret ve Sanayi Odaları, hastaneler ve Tabip Odaları olarak belirlendi. Öğretmenevleri, Alevi mahalleleri, kadınların örgütlendiği sanat evleri, türkü evleri gibi pek çok yerde görüşmeler yapıldı.

Din ve muhafazakârlık baskısı

Amaç küçük Anadolu kentlerindeki farklı kimlik ve yaşam tercihi olan kişilerin ‘din ve muhafazakârlıktan’ kaynaklanan baskı ve ‘ötekileştirme’yle karşı karşıya kalıp kalmadıklarını saptamaktı. İslami hayat tarzını seçmiş olanların karşılaştıkları baskı kamuoyunda tartışıldığı ve birçok araştırma yapıldığı için ‘laiklere karşı ayrımcılık’ incelendi.

Sonuçlar yaşam tercihlerinden kaynaklanan toplumsal baskıyı, ramazanda kamusal alanda yaşanan sorunları, Aleviler ve Hıristiyanların karşılaştığı ayrımcılığı çarpıcı örneklerle ortaya koydu. Bu arada çalışmanın tüm Türkiye nüfusunu temsil niteliğine sahip olmayan bir örneklemle yürütüldüğü ve genellenemeyeceği de vurgulandı.

Kot üstüne kazak hayal

* Kayseri’de bir kadın derneği üyesi, yeni taşındığı apartmanda komşu kadınlardan ‘pantolon giymenin kendisine hiç yakışmadığı’ tepkisini aldı. Pek çok kez Kayseri’deki kapalı kadınların pantolon giyen kadınlara ‘hatlarınız belli oluyor, bizim erkeklerimiz tahrik oluyor’ dediklerini duymuştu.

* Adapazarı’nda bir kadın, arkadaşının ev eşyası satan bir firmanın tanıtım toplantısına katıldığını, salonda kendi dışında başı açık tek bir kadın olduğunu, salondaki bir kadının ‘Başı açıklara ölüm’ diye bağırdığını anlattı.

* Erzurum’da genç bir kadın: “Erzurum’da diz üstü etek, askılı bluz zor görürsünüz. Hanımlar özellikle basen bölgesini mutlaka kapatma ihtiyacı hissediyor. Ten rengi çorap giyemiyor. Kent dışından gelen öğrenci arkadaşlarımız bile, bir süre sonra bakıyorlar ki, fark etmeden kol boyu uzamış. Kot pantolon üzerine mümkün değil bir kazak giyemezsiniz. Pardösü giymek zorundasın. Yoksa ayıplanır.”

* Batman’da bir kadın kuruluşundaki görevli iki yıl önce bir genç kızın gittiği düğünde pantolon giydiği için öldürüldüğünü anlattı.

* Denizli’deki bir kadın öğretmen içkili mekânların kent dışına taşınmasını eleştirdiği, öğrencilere cihat çağrısı yapan kitap dağıtılmasını ortaya çıkardığı için tehdit edildiğini anlattı.

* Malatya’da ADD yetkilisi, verdikleri içkili kokteyllere kentteki devlet görevlilerini de davet ettiklerini ancak eskiden içki bardaklarını garsonlar dolaştırırken şimdilerde içki masasının bir başka odaya konulduğunu, kimi davetlilerin içki olduğunu görünce cin çarpmış gibi geri döndüklerini anlattı.

Alevi gençlere ilk soru ‘mum söndü’

* Aydın’da başka kentlerden okumaya gelen Alevi gençler, bir Alevi kadına üniversitede tanıştıkları arkadaşlarının kendilerine ilk sordukları sorunun ‘mum söndü’ olduğunu söyledi.

* Sivas’ta CHP il örgütünde etkin bir Alevi, Sivas’ın ileri gelen devlet adamlarını köyüne iftar yemeğine çağırmış, ancak hiçbiri gelmemişti. Niye gelmediklerini şöyle cevapladı: “Çünkü Alevilerin kestiği yenmez.”

* Sultanbeyli’de liseli Alevi bir genç kız okulda kimseye Alevi olduğunu söylemediğini anlattı. Bir sınıf arkadaşı kendisine “Tokatlıyım ama Alevi değilim” demiş. Bu açıklamayı yapma nedeni: “Aleviler gibi olmak istemem. Oruç tutmuyor, namaz kılmıyor, abdest almıyor, mum söndü yapıyorlarmış.”

* Sultanbeyli’deki bir kişi Sünni bir kadının başka bir kadına ‘Bunlar Alevi, Kızılbaş. Ekmeğe tükürüp sana öyle verirler’ dediğini duyduğunu anlattı.

* Sivas’ta Hacı Bektaşi Veli Derneği’nden bir yetkili çocukluğunda yaşlı Alevilerin sakalına katran sürüldüğünü ve arkalarına teneke bağlandığını unutamadığını söyledi.

* Erzurum’da ‘Haydar’ adlı esnaf, ismi Alevilere has olduğu için Sünnilerin kendisinden alışveriş yapmadığını söyledi.

Kayseri’de küpeli olmak
* Kayseri’de bir türkü evindeki erkek öğrencilerden biri uzun saçlarını kestirmiş, küpesini çıkartmıştı. Yolda karşılaştığı kişilerin kendisini durdurup ‘Ulan annene benzeyeceğine, babana benze’ dediğini söyledi.

*Erzurumlu bir üniversiteli renkli tişörtler giydiği için mahallesindeki gençler tarafından tartaklanmıştı.

* Malatya’da Atatürkçü Düşünce Derneği Üyesi bir kişi anlattı: “Dergi çıkaracağız, reklam alıyoruz. Esnaf bize ‘Tamam size para verelim ama reklamımızı koymayın’ diyor. Bizim dergide isimleri görünürse dışarıdan gelecek tepkilerden korkuyorlar.”

‘Abla, eziverirler...’
* Adapazarı Atatürkçü Düşünce Derneği üyesi bir kadın, bir polisin kendisine ‘Abla yeşil ışıkta karşıya geçerken bile dikkat et, eziverirler, sonra da kaza süsü verirler’ dediğini anlattı.

Kiraya ‘oruç zammı’

* Erzurum’da CHP il yönetiminden bir kadın Atatürk Üniversitesi öğrencisi Sivaslı bir gence üniversitedeki ülkücüler tarafından dayak atıldığını ve ‘Hem Sivaslısın, hem Alevisin, hem de solcusun, başta alternatifin yok yiyeceksin bu dayağı’ dediklerini söyledi.

* Adapazarı’nda erkek bir üniversite öğrencisi aynı evde birlikte kaldığı arkadaşlarıyla balkonda yemek yerken kapıya polis gelmiş, haklarında şikâyet olduğunu bildir mi! Şikâyet konusuysa balkonda şortla oturmalarıydı. Şikâyetçi karşı apartmanda oturan kadınlardı.

* Trabzon’da bir öğrenci ev tutarken ‘Namaz kılar mısın’, ‘Oruç tutar mısın’ diye sorulduğunu, bir arkadaşının ramazanda evde kola içerken ev sahibine yakalandıklarını, bunun üzerine o gün kiralarının artırıldığını anlattı.

Diyarbakırlı mı, hâşâ!
* Balıkesir’de bir kız öğrenci hastanede yaşadığı tartışmada kendisine hak veren etraftaki bir gencin, Diyarbakırlı olduğunu öğrenince ‘Hâşâ’ diyerek yanından ayrıldığını söyledi.

* Balıkesir’deki öğrenciler otobüste Türkçe bilmeyen yakınlarından telefon geldiğinde karşılarındakilerin yüzüne telefonu kapattıklarını, sonra arayıp izah ettiklerini belirtti.

*Trabzon’da Karadeniz Teknik Üniversitesi öğrencisi arkadaşıyla gittiği bir internet kafede Kürtçe konuştukları için uyarıldıklarını, ‘diklenince’ dayak yediklerini anlattı. Arkadaşı, ertesi gün annesine telefonda “Kürtçe konuştum kafam delindi, artık dikkat ediyorum” dedi.…

Türkiye’de farklı olmak’ araştırmasından örnekler: Alevi bir işçi ramazanda cebinde ekmekle ‘yakalanınca’ mide hastalığını belgeleyip yeme izni kopardı. Cuma saatinde namaza gidilmese de kepenk kapatmak şart 

Araştırma sonuçlarına göre, kamusal alanda oruç ve namaz baskısı ile Fethullah Gülen cemaatinin eğitim ve ticaretteki etkisini de gözler önüne serdi. 12 il ile İstanbul’un Bağcılar ve Sultanbeyli ilçelerinde yapılan araştırmada anlatılan örneklere göre, ramazanda ‘oruç tutuyor’ gibi yapılıyor. Cuma günleri namaza gitmeyen esnaf bile namaz saati kepenkleri indiriyor, kamu kurumlarında çalışanlar topluca gidilen namazlara katılıyor.

Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi, siyaset bilimci Prof. Dr. Binnaz Toprak ile gazeteciler İrfan Bozan, Tan Morgül ve Nedim Şener’in, Boğaziçi Üniversitesi Bilimsel Araştırmalar Projesi ve Açık Toplum Enstitüsü desteğiyle il il gezerek yaptığı araştırmadan, ‘farklı olan’a yönelik mahalle baskısı örnekleri:

‘Subay kızı oruç tutmaz’

* Erzurum’da subay çocuğu bir liseli, ablasının meslek lisesinde okuduğunu, ancak arkadaşlarının, subay kızı olduğu için oruç tuttuğuna inanmadığını anlattı.
*Erzurum’da konuşulan pek çok kişi öğretmenevinde bile ramazanda yemek verilmediğini, açık olan lokantaların halktan gelen baskılarla kapatıldığını, açık kalmayı başarmış tek bir lokantanın ve birkaç Alevi kahvesinin ise ramazan ayında camlarına perde örttüklerini anlattı.

* Trabzon’da bir kız öğrenci, kantindeki çalışan kadının kendisine “Benim ilkokula giden çocuğum bile oruç tutuyor, sen utanmıyor musun, yemek yok” dediğini anlattı.
* Kayseri’de İslami kesimden birine ait büyük işletmede çalışan Alevi işçi, ramazanda cebine sakladığı ekmeğin fark edilip elinden alındığını anlattı. İşçi, midesinin rahatsız olduğunu doktor raporuyla belgeledikten sonra yemek yenmesine izin verildiğini söyledi.

* Trabzon’da bir öğrenci ramazanda sokakta sigara yaktığını, yanına gelenlerin ‘Sen ne yapıyorsun lan’ diyerek kendine tokat attıklarını söyledi.

Profesöre kantinde taciz

* Erciyes Üniversitesi’ndeki bir öğretim üyesi, ramazan ayında kantinden çay alıp sigara içtiğini, yanına gelen bir ülkücünün ‘Profesör olmuşsun ama adam olamamışsın’ dediğini ve 150 kişinin kantini terk ettiğini anlattı.
* Adapazarı’nda bir liseli, öğretmenlerin ‘cuma’ya gidecek öğrencilere izin verdiklerini anlattı.

* Batman’da bir öğretmen cuma günleri namaz saatlerinde derslerin boş geçtiğini söyledi.

* Konya’daki bir doktor, eczacıların cuma namazına gitse de gitmese de ortadan yok olduklarını, ancak eczanenin bir kalfa gözetiminde açık kaldığını, son zamanlarda buna dahi cesaret edilemeyip kepenklerin indirildiğini söyledi.

* Kayseri’de Alevi bir esnaf, merkezi yerlerde çoğu Alevi’nin cuma namazı sırasında kepenk kapattıklarını belirtti. Kayseri Atatürkçü Düşünce Derneği üyesi bir kişi ticaret yapanların mutlaka cumaya gittiklerini belirtti, “Ama dürüstlük yoktur. Gitmeyen ortada dolaşmaz, camiye gittim numarası yapar” dedi.

‘İş’ nedeniyle hacca

* Malatyalı bir işadamı, çevrelerinde iş alamama kaygısıyla içkiyi bırakan, umreye, hacca giden çok kişi olduğunu anlattı.

* Devlet hastanesinde çalışan bir teknisyen kadrolaşmaya dair başından geçen bir olayı şöyle anlattı:

“Benim yerime bir başka arkadaş geldi. Ne inşaattan anlar, ne de teknikten. Tek meziyeti AKP sempatizanı oluşu. Bizim 20 kişilik ekibin başına teknik sorumlu olarak getirildi ama hiç kimseye, hiçbir ustaya, hiçbir kalifiye elemana ‘Şu işi şöyle yap’ diyebilecek beceriye sahip değil.”

* Sivas’ta bir sağlık çalışanı, çalıştığı hastanede iki -üç yıllık tecrübesi olanların müdür ya da müdür yardımcılığına atandığını, Diyanet İşleri Müdürlüğü’nden hastaneye atanan imam hatip lisesi kökenli birisinin önce ambar memurluğuna oradan da hastane müdür yardımcılığına yükseltildiğini söyledi.

* Konya’da bir öğretmen ilköğretimde kızların okul kapısına kadar başörtülü olmalarını müdüre şikâyet edince, üç mahalle muhtarı ve 80 velinin görevden alınması için valiliğe dilekçe yazdığını anlattı. Bunun üzerine ‘sürgün’ edildiğini söyleyen öğretmen, bir başka sefer de, okul komisyonu tarafından onaylanan 23 Nisan konuşması nedeniyle ilköğretim müfettişinin kendisine maaş kesme cezası verdiğini söyledi.

* Aydın’da bir kamu çalışanı Cumhuriyet gazetesi okuduğu için şeflerinden tepki aldığını anlattı.

Tarihçiden Sünnilik dersi

* Sultanbeyli’de bir lise öğrencisi tarih öğretmeninin tarihi konular yerine çoğu kez Sünni Müslümanlık hakkında bilgi verdiğini, İstanbul’un fethini anlatırken Hıristiyanlardan ‘dangalaklar, geri zekâlılar’ diye bahsettiğini söyledi. Aynı öğretmen öğrencinin anlatımlarına göre başı açık kadınları köpeklere benzetiyordu. Biyoloji öğretmeni ise Sivas’taki Madımak Oteli olayına karışanların hapiste cezalarını çektiklerini, öte yandan yakılanların da yanarak cezalarını çektiklerini söyledi.

Cemaat evleri, öğrencilerin peşinde

* Karadeniz Teknik Üniversitesi’nden bir öğrenci: “Liseyi okuduğum kentte iki dershane vardı. Ben cemaate ait olana gittim. Üniversiteyi kazanır kazanmaz telefon açtılar. Seni götürüp kaydedeceğiz dediler. Trabzon’a dershaneden bir hocayla geldik. Arabada yedi öğrenciydik. Hoca beni burada birine teslim etti. Ev tutuldu, eve yerleştim.”

* Erzurum’da bir öğretmen, ikinci sınıfta olan ve seviye tespit sınavından matematikte yüksek performans gösteren çocuğunu cemaat okuluna göndermesi için yapılan ısrarlardan dert yandı.

* Aydın’da bir öğretmen başarılı bir öğrencisinin performansının birdenbire düştüğünü ve sürekli uyukladığını fark etmişti. Nedenini araştırdığında 6. sınıf öğrencisi çocuğun kaldığı cemaat yurdunda sabah namazına uyandırıldığını, namazdan sonra da okul saatine kadar Said- i Nursi kitapları okuduğunu anlattı.
* Sivas’ta bir üniversiteli, “Siz ‘koyu solcuyum ama cemaat evine girmek istiyorum’ deyin, hiç kimse size karşı koymaz” dedi.

* Kayseri’de üniversiteli bir genç kız, ÖSS’ye hazırlandığı sırada kütüphanede ders çalışırken, ezan okunduğu için camiye gittiğini anlattı. Dönüşte kitabında bir not bulmuştu. Notta ‘Camiye gittiğinin farkındayım, sana yardımcı olmak isterim’ yazıyordu. Notu yazan yanındaki üniversite öğrencisiydi. Birkaç kez kaldığı eve gitmişti. Ülkücü olduğunu ve sigara içtiğini söylediği halde dışlanmamıştı. Kız, ‘Derslerde yardımcı olup yavaş yavaş içlerine çekerler’ dedi.

* Kayseri’de bir kız öğrenci kısa süre kaldığı ‘Işık evleri’nin kurallarını şöyle sıraladı:
“Erkek arkadaşın olmayacak, saat 6’da eve geleceksin, 10’a kadar lise öğrencilerine ders vereceksin, 2.sınıfta hâlâ ‘çöm’sündür, 3. sınıfta abla olursun, 1. ve 2. sınıf öğrencilerine ders vermeye başlarsın, 4. sınıfa geçtiğinde yerini 3. sınıfa geçenler devralır.”

* Sivas’ta bir kız öğrenci farklı evlerde kalan kız ve erkek öğrencilerin birbirleriyle isterlerse evlenebileceklerini, bu amaçla açılan defterlerde adayların fotoğraflarının olduğunu anlattı.

Radikal
Yayın Tarihi : 19 Aralık 2008 Cuma 11:17:53
Güncelleme :20 Aralık 2008 Cumartesi 10:46:00


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
zeynep IP: 88.232.241.xxx Tarih : 20.12.2008 09:30:09

hiç mi hiç alkası yokk... bn trabzonluyum ve trabzonda yaşıyorum yazıda anlatıldığı gb baskılar asla görmedimm...trabzonda ne kadar farklı olursan ol hiç bişe denilmiyo bn kendmden bilirmm...trabzon çünkü bu farklılıklara alışkın bir memleket.ve gayette laik bir memleket.kimse kimsenin diniyle ilgilenmiyo bizde çok kirada oturduk ama asla ev sahibi bize böyle saçma sapan sorular sormadıı lütfen olaylara objektif yaklaşalım.ben erzurumada çok gittim.ve erzurumda askılı bluzla dolaşan pantolonla dolaşan bir çok genç kız gördüm lütfen abartmayalımm


İsmail IP: 212.156.94.xxx Tarih : 19.12.2008 15:22:00

Bu araştırmanın amacı taa baştan belli. Bazı insanların kendi düşüncelerine göre fikir üretmek için ön yargı ile yapılmış. Yalan ve yanlışlarla dolu. Kendileri gelip görsünler saydıkları illerdeki hoşgörüyü


KASIM ULUĞ IP: 81.215.230.xxx Tarih : 20.12.2008 20:38:03

daha kampusleri kapısından yaka paça atılan anneleride yaz basından öğrendiğim asker görüşüne giden başörtülüleri içeri alınmadığınıda yaz belediye otobusunde bön bön bakıldığınıda yaz iş kokteylerine içki içmeyenlerin aşağılandığını da yaz örnek çok 400 küsür millet vekilinin yasanın mahkemeden döndüğünüde yaz DOĞBULARI YAZKİ HALK İNANSIN


murat IP: 78.187.2.xxx Tarih : 25.12.2008 08:34:42

danıştay saldırısında ölen üye için yapılan cenaze töreninde Çağdaş (!) denen bazı tiplerin bir başörtülüyü nasıl tartakladıklarını ve başörtüsünü nasıl açtırdıklarını tüm Türkiye gördü. bırakın bu yapmış etmişleri. İki taraflı olan bir olguyu hep tek taraf yapıyormuş gibi göstermek kimseye fayda sağlamaz.


Sukru Arslan IP: 82.231.126.xxx Tarih : 22.12.2008 21:50:08

BU ARASTIRMADA ANLATILANLARIN TUMUNUN DOGRU OLDUGUNA KALIBIMI BASARIM. GECMIS OLSUN TURKIYE'M. YAZIYA ITIRAZ EDENLER YALAN SOYLUYORLAR... YIL 1979. TAM OTUZ YIL ONCE... VALILIKTE ESIMIN PASAPORTUNU UZATMA AMACIYLA SAATLERCE OTOBUS YOLCULUGU YAPTIM, RAMAZAN OLDUGU HALDE ORUC TUTMUYORDUM. "TANRIVERDI TURIZM" OTOBUS BUROSUNUN KARSISINDA ACIK OLDUGUNU GORDUGUM BIR PASTANEYE GIREREK KAHVALTI YAPMAK ISTEDIM. PASTANE SAHIBI BENI ZINDIKLIKLA SUCLAYIP KOVDU. DAHA SONRA O GUNLERDE ACIK OLAN "TOB-DER" LOKALINE GIDEREK BISKUVI VE CAYLA KAHVALTIMI YAPABILDIM. BIRAKIN AGRI'YI, O GUNDEN BU YANA HER YER AGRI'DAN BETER OLDU.


rcptpz IP: 88.230.247.xxx Tarih : 25.12.2008 01:10:55

ahmet dertin, yurdun dort bir yanini gezmissin ama gozunu kapamissin sanirim. ben mersinde okudum. hep dogru bu anlatilanlar. amasyaliyim ordada var. ankarada oturyorum kendi arkadasimin basina geldi anlattikalri olaylar. sen nereyi gezdin acaba. hollandayi, italyayi falan mi?


muhiddin bada IP: 88.251.213.xxx Tarih : 23.12.2008 10:03:39

Medeniyet dediğin soymaksa bedeni ; desene hayvanlar senden de medeni..!!! Mehmet Akif Ersoy anlayana... (KAYSERİ)


akyol IP: 212.174.149.xxx Tarih : 22.12.2008 01:10:29

YOK DAHA NELER BENDE DOGUDA YAŞIYORUM MUŞ LUYUM BU KADAR YALAN DOLANA PES DOĞRUSU ANLAŞILAN DOĞUDAKİ İNSANLARIN DİNİNE BAĞLI OLMASI BU YAZIYIYI YAZANI RAHATSIZ ETMİŞ BİZDE ATATÜRKÇÜYÜZ AMA NAMAZIMIZIDA KILARIZ ORUCUMUZUDA TUTARIZ BUNU YAZANA YAZIKLAR OLSUN BİZ MÜSLÜMANIZ TABİKİ NAMAZIMIZI KILACAĞIZ HA BU ARADA MUŞ TA İSTEYEN İSTEDİĞİNİ GİYER KİMSE BİR ŞEY DEMEZ BUDA ATTIĞIN YALANLARDAN BİR TANESİ ARAŞTIRMA YAPTIĞINADA İNANMIYORUM...


hüseyin tunçay IP: 85.108.179.xxx Tarih : 23.12.2008 21:20:50

bugüne kadar türkiyenin çok yerlerini gezdim,kaldım.araştırdım anlatılan konulara masallarda, fıkralarda dahi rastlamadım bu haberin amacı aile,ahlak,islami kültürü karalayıcı ve frenkleri avrupalıları taklit ediciliğin ürünü olarak görüyorum bugün anarşilğin kol gezdiği aile,saygı,ahlak kaidelerinin bittiği yerlerde insanlar birbirlerini yiyor...hakiki bir müslümanın zararını kim görmüş,,eğer el kaide,ladin,hizbullahcılar var diyosanız bende diyorum ki onlar hakiki müslüman olamazlar bir türlü islam aleyhine olan propagandadır bunlar....bu haberi yayınlayan ve buna destek werenleri kınıyorum........


sinan IP: 85.109.7.xxx Tarih : 19.12.2008 18:39:02

bende erzurumluyum anlatılanların hepsi yalan ve abartı...ya düşünün kişi renkli giydi diye dayak atılırmı artık herkes kendi derdine düşmüş kendi istikbalini kurmaya çalışıyor...


ahmet sermet IP: 85.110.13.xxx Tarih : 23.12.2008 19:40:11

antalyada çarşafla gezilebiliyor mu modada cami var mı taksimde insanlar cuma namazını sokakta kılıyor bunları da yazalım bakıyorum da hep tek taraflı yorum yapıyorsunuz olmaz böyle kardeşim.....


ejder IP: 88.252.121.xxx Tarih : 23.12.2008 12:49:30

yorum yapan arkadaşlara şaşıyorum bu yurdumun acı gerçeği bence az bile yazılmış neden laf getirmiyoruz anlam veremiyorum Batmanda etekleri kısa diye bacaklarına kezzap dökülen kızlara bizzat şahidim Afyonda minübüse biniyoruz bayan arkadaşlarımızla kısa kollu ve şort giymişlerdi diye aracın arkasında oturan bir çift biz inene kadar söylendi inerkende arkamızdan tükürdü, öğrenciyken Aydında ev arıyoruz emlakçı ev sahibiyle karşılaştırdı bizi teyze öğrenciye ve doğuluya vermem deyince hayallerimiz yıkılmıştı çünkü hem öğrenciydik hemde doğulu Acı gerçeğimiz güzek yurdumun doğusundan batısına bunlar hayatımızın dört bir yanında...


ibrahim güven IP: 88.226.204.xxx Tarih : 24.12.2008 09:52:10

arkadaşlar bende muşluyum yazılan yerlerin hepsinede gittim ben hiç görmedim böyle bir din baskısı keşke olsa ama yok....


mesut şen IP: 85.106.191.xxx Tarih : 26.12.2008 09:55:41

ben 28 sene oldu kayseriye geleli ve burda yaşamaya devam ediyorum kayseri için yazılanlar tamamen yanlış daha dogrusu hiç bir yerde yok böyle bir şey doguyuda iyi bilirim batıyıda cok gezdim bir baskı falan görmedim


Yılmaz Güneş IP: 78.168.101.xxx Tarih : 21.12.2008 01:45:35

Yazılanların hayal ürünü olduğunu,inanan insanlardan zarar gelmeyeceğini söyleyenler gerçekleri neden görmek istemiyorlar? Sivastaki madımak yangınını hatırlamıyor herhalde.Oradaki insanları yakanlar inançsızdı herhalde. Tokat'ta üniversite öğrencisini oruç tutmadığı için Yeşilırmak'atarak öldürenler herhalde dinsizdi. Bu olaylar daha10-15 yıl önceki olaylar. Daha taptazesi:Eğitim-Sen üyesi olduğu için ve oruç tutmadığı için okulda, hemde öğrencilerin gözü önünde tabanca ile öldürülen öğretmene ne demeli. Herhalde öğretmeni öldüren katil cani de inançsızdı öyle mi? Yesinler sizleri!....


ali yılmaz IP: 78.160.123.xxx Tarih : 24.12.2008 10:33:19

anlatılanlarda gerçeklik ve abartı bir arada.. zihniyetleri belli olduğu için fazla bir söze gerek yok..oruç yeme meselesine takıldım bende.herkes inandığı gibi yaşar ama ben orucumu tutarken yanımdaki kişi de bana küfreder gibi sigaranın dumanını üflerse hiç kimse kusura bakmasın hır çıkar.madem inanca saygı oda bana saygı göstersin arkadaş....


Mustixs IP: 78.162.220.xxx Tarih : 24.12.2008 11:23:35

Kesinlikle Abartılı ve tahrik amaçlı yazılmış bir yazı "Gözleri görmez, kulakları duymaz olmuş" daha başka birşey demeye gerek duymuyorum.


ekrem IP: 77.11.50.xxx Tarih : 20.12.2008 00:07:02

Eeeeee Seriat gelmis ülkeye de bizim haberimiz olmadi ya tühhh. Olay ancak, Halka zulm eden bir kralin gördügü Rüya gibi olmus. Kendi yapmis oldugu Insafsiz,Adaletsiz ve Haksiz iskenceleri Rüyasinda kendisine yapiliyor görüyor ve korkuyla uyaniyor.... Halk cahil olabilir, Egitimi, Kültür seviyesi icin ne yaptiniz Radikalciler? Gercekten inanan insanlardan zarar, Tarih boyu gelmemistir gelmeyecektirde.


Alper Kurt IP: 88.252.8.xxx Tarih : 23.12.2008 23:06:27

Herkes kendi gördüğünü doğru zannediyor.Ben görmedim ya tamam,görmediğime inanmam.Bu anlayış geçerli olsaydı herkes sosyolog olurdu.Komik bir durum.Peki Anadolu köylerinde iki,üç yaşındaki kızların bile başlarını kim örtüyor?Benim çevremde hiç cinsel taciz veya tecavüz olayı yaşanmıyor.Tamam , öyle ise memlekette böyle olaylar hiç yaşanmıyor!Böyle komik bakış açısı olur mu?!


Adil DOLAŞ IP: 81.213.166.xxx Tarih : 23.12.2008 18:50:17

Tamamen yalan dolan. 2 yıl önce ben Batman'daydım ve 3 yıl kadar orda kaldım, hiçbir cinayet görmedim. Daha öncesinde Kayseri'de kaldım. Yazılanlar tamamen araştırmayı yapan kişinin görmek istediği saçma şeyler. Araştırma yapılan yerlere bir bakarsanız niyetin ne olduğunu iyi anlarsınız.


Hüseyin Çaplıyan IP: 195.174.131.xxx Tarih : 24.12.2008 21:18:20

çok doğru teşhisler, belki fazlası var ama kesinlikle abartı yok, bunlar bilinen fakat bilinmezden gelinen gerçekler, sadece ve sadece yurdum insanının karekterinde olabilecek davranışlar, bunları aşmamız için en az 50 yıla ihtiyaç var. tabiki birde akp iktidarının 5-10 sene daha devam etme ihtimalini düşünürsek bu süre katlanabilir.


vvvvv IP: 78.167.166.xxx Tarih : 26.12.2008 09:55:33

bencede hiçbiri abartı deil hepsi gerçek ben doguluyum erzurumuda biliyorum çok kötü bi şehir kadınlar kapalı erkekler sakallı cübbeli kabuslar şehri erzurum ve hiçbi ayrı düşünceye saygı yok ve bunun cezasını ençok kadınlar çekiyo hepsi pisikolokların önünde sıralanıyolar baskıdan örselenmişlikten bunalıyolar erkekler kadınları eve kapatım diledigini yapıyo diledigi gibi hareket ediyo mesela oruç allahla kulun arasındaki bişe oruç tutmayanlar olabiliyo ama buna saygı yok her yer ramazanda kapalı oluyo yani başlı başına şehir deil cehennem


Gökhan IP: 85.100.153.xxx Tarih : 20.12.2008 13:28:21

Yazıda belirtilen baskılar doğrudur.Öğrenci yurtlarında sabahın 4 ünde 5 inde zorla namaza kaldırılmaların yaşandığı gerçek.Bunlar neden oluyor?Söylendiği gibi,Kuran-ı Kerim de bahsedilen hoşgörünün uygulamada asla olmadığının kanıtıdır.Kitabın yerini,hoca efendilerin saçma sapan sapık görüşleri alınca son kaçınılmaz olur.Laiklik,inananın da inanmayanında haklarının korunduğu hoşgörü sistemidir.Sonuçta ibadet etmek ya da etmemek kişisel bir durumdur,başkasını ilgilendirmez.Birine oruç tutmadığı ya da namaz kılmadığı için tepki göstermek Allah a karşı gelmektir.Bu konuda hesap sorma yetkisi sadece Allah ındır.Orta çağ karanlığına dönmek insanlık onuru ve şerefine aykırı olduğu gibi Tanrı inancına da aykırıdır.


vvvvv IP: 78.167.166.xxx Tarih : 26.12.2008 10:19:24

ha şununda üzerine parmak basmak istiyorum erzurum şehri yüzündende anadolunun hiçbir şehri yargılanamaz bende anadoluda karsta yaşıyorum ama erzurumdaki yobazlıgın hiçbiri yok karsta isteyen etek giyiyo isteyen kapalı isteyende pantolon ve isteyen oruç tutuyo istemeyen gidip büfeden bişeler alıp yiyo ve lokantada yemek yiyebiliyo şehir şehir fark var yani


ABDURRAHMAN ÖZGENÇ IP: 88.228.37.xxx Tarih : 21.12.2008 12:01:57

BU YAZIYI YAZAN VE BU İDDİALARDA BULUNANLAR SİZE SORUYORUM:SİZ HANGİ DÜNYADA YAŞIYORSUNUZ.ESKİ KAFALI OLMAKTAN ÇIKIN ARTIK.BU TÜR İDDİALARDA BULUNARAK KENDİNİZİ AŞAĞILIYORSUNUZ.ÇOCUK DURUMUNA DÜŞÜYORSUNUZ.YAPMAYIN LÜTFEN DOYDUK BUNLARDAN.TÜRKLÜĞÜMÜZDEN VE MÜSLÜMANLIĞIMIZDAN HİÇ ŞÜPHEMİZ YOK.SİZİN VARSA ONU BİLEMEM.DÜZELİN ARTIK.YIPRATMAYIN KENDİNİZİ.


kutay IP: 88.252.7.xxx Tarih : 26.12.2008 07:45:06

trabzon karadeniz teknik üni. mezunuyum. trabzon hakkında yazılanlar beni hiç şaşırtmadı.


asil_ cobra50 IP: 91.199.111.xxx Tarih : 21.12.2008 18:50:53

ilim bilmek ilmi bilmekmiş ya bilmmıyorsan nice okumak butun realitelerin dogrulugu veya yanlıslıgından zıyadesi karsımzda en gercekci realite olan egitim ve blimın cıkması en buyuk gercegimiz degilmi sorusunun cevabınında yatıyor bence saygı ve sevgilerimle nevsehirli


Alper Kurt IP: 88.232.228.xxx Tarih : 22.12.2008 23:03:44

Keşke yalan olsa.


Vahap Güzey IP: 88.234.24.xxx Tarih : 21.12.2008 23:49:05

EĞİTİM İstanbul'da MEB'e kayıtlı 635 dershane, 51 özel etüt merkezi ve bu sayıların çok üstünde kaçak kursların varlığı bilinmektedir. Toplumun eğitim konusunda yeterli bir bilince sahip olmaması ve yanlış yönlendirmelerin devam etmesi bu sayıları daha da yükseltecektir. İstanbul'da dershanelerin büyük bir bölümü tarikat bağlantılıdır. Tarikat bağlantılı bu dershaneler; isimlerini satarak, değişik adlar altında zincir oluşturarak, promosyon ve abartılı reklam yaparak son 7 yılda büyük sayılara ulaşmışlardır. Bu dershaneler aynı zamanda etüt merkezi-yurt şeklindeki evlerde eğitim yapmakta ve bu sayede ideolojik misyonlarını da yerine getirmektedirler. Abi ve abla diye nitelendirilen, yine bu evlerden yetişmiş olan çoğunluğu üniversite öğrencisi eğitmenlerce bu evlerde belli bir misyonun eğitimi yapılabilmektedir. Tarikat bağlantılı dershaneler okul idareleriyle kurdukları iletişim yoluyla başarılı öğrencilerin ev telefonlarını alabilmektedirler. Böylece öğrencilerin ailelerine ulaşarak çeşitli vaatlerde bulunup öğrenciyi dershanelerine yazdırabiliyorlar. Başarılı öğrenciler ya tamamen ücretsiz ya da az bir ücret karşılığında dershanede ve evlerde eğitime tabi tutuluyorlar. İstanbul'da ve Anadolu'da bazı okullarda idarecilerin özellikle tarikat bağlantılı dershanelere kolaylık sağladığı bilinmektedir. Bu okullarda idareciler duyuru yaparak söz konusu okul öğrencilerine bu dershanelerin yüzde kırk indirim yapacaklarını söyleyebiliyorlar. Elbette bu da haksız rekabeti beraberinde getiriyor. Özellikle bu tür dershanelerin bürokrasiyle iç içe olmaları çeşitli basın organlarına da yansımaktadır. Yasa ve yönetmeliklerle dershanelere basında reklâm yasağı getirilmiştir. Dağıtacakları tanıtım amaçlı broşürlerin de bulundukları il valiliklerine 15 gün önce vermeleri zorunluluğu vardır. Buna rağmen uygulamada bu kurala uyulmadığı görülmektedir. Basında haber adı altında "gizli reklâmlar" yapılmaktadır. Öte yandan dağıtılan broşürlerde öğrencilerin fotoğrafları ve adları, öğrencilerin kazandıkları söylenilen okulları yer almakta bu bilgiler de hiçbir denetime tabi tutulmamaktadır. İstanbul'da büyük rakamlara ulaşan dershanelerin denetimi ne yazık ki yapılamamaktadır. Öte yandan MEB'e kayıtlı olmayan kaçak kursların denetimi de başka bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu kaçak kurslar kolluk kuvvetlerin ve savcıların görev alanına girmektedir; çünkü Devlet'in denetim ve gözetimi altında yapılmayan eğitim suçtur. Basından(Bürokrasi-Haber-Reklâm) Bazı ulusal ve yerel basın organlarında özel dershanelerin gizli reklâmı yapılmaktadır. Bu tür reklâm içeren haberlerin, çoğunlukla o yerin yerel yöneticileriyle ilişkilendirildiği de görülmektedir. Basına yansımayan haberleri de artık düşünmek istemiyoruz. Valiler, vali yardımcıları, kaymakamlar, milli eğitim müdürleri ve okul müdürleriyle ilişkilendirilen bu tür haberler öğrencileri ve velileri söz konusu özel kurumlara yönlendirebiliyor. Bunun yanında seviye tespit sınavlarında başarılı bulunan öğrencilere hediyeler ve özel sınıflarda eğitim vaadi veriliyor. Elbette bu yöntem Milli Eğitim Temel Kanununa aykırıdır. Tayini çıkan bir vali bir dershaneye veda ziyaretinde bulunabilir; ancak bunun basına haber-reklâm olarak yansıması da göz ardı edilmemelidir. Milli eğitim müdürlerinin ve okul müdürlerinin dershanelerin yemek davetlerine gitmeleri kanunen yasak değildir; ancak bu kurumların ticari olduğunu düşündüğümüzde ahlaken sorumluluklarını da unutmamaları gerekir. Bu tür haber ve yayınların söz konusu dershanelere büyük öğrenci akışı sağladığı bir gerçektir. Özel sektör olmalarına rağmen belli bir ideolojik misyonu temsil eden bu eğitim kurumları, devlet memurları yoluyla güvenilir bir kurum imajı yaratabilmişlerdir. Çarpık sınav sistemi ailelerin milyarlarca lirasını bu sektöre çekmektedir. Mesleki yönlendirme yerine öğrenciler dershanelere yönlendirilmektedir. Elbette bu ortamdan kazançlı çıkan kesim cemaat dershaneleridir. Hem para kazanıp hem de biat kültürüyle mürit kazanmaktadırlar. HABER BAŞLIKLARI ** ..... Dershanesi başarıya doymuyor ...... Dershanesi OKS sınavında olduğu gibi ÖSS sınavında da istediği başarıyı yakalamanın mutluluğunu yaşıyor. (Gözde gazetesi, 14.7.2008) ** ......DERSHANESİ BAŞARISINI SÜRDÜRDÜ OKS sonuçlarına göre ........ Dershanesi, 12 öğrencisini Fen liselerine, 20 öğrencisini Anadolu öğretmen liselerine, 109 öğrencisini ise Anadolu liseleri ve diğer liselere yerleştirdi (Zaman Gazetesi 10.8.2007) ** ..... Dershanesi İftar Yemeği ..... Dershanesi Kuzuluk Termal Otelde iftar yemeği verdi. Yemek öncesi Türk Tasavvuf Musikisini Yaşatma Derneği tarafından okunan ilahiler ve sema gösterileri izleyenler tarafından beğeniyle izlendi. Ardından Akyazı Belediye Başkanı Yaşar Yazıcı, Yazar Vehbi Vakkasoğlu. Akyazı Kaymakamı Erdoğan Beypınar da birer konuşma yaparak bu iftar vesilesiyle bir araya gelişimize vesile olanlara teşekkür ettiler. (Akyazıhaber, 14.9.2008) ** ..... Dershanesinde eğitim gören öğrencilerle karne günü büyük sevinç yaşandı. Okullarından karnelerini alan öğrenciler, sevinçlerini ilk olarak okul çıkışı dershaneye gelerek, emeği geçen dershane öğretmenleriyle paylaştı. (Marmaris gündem, 30.1.2008) ** Bursa'nın İnegöl ilçesinde ..... Dershanesi tarafından 23-24 Kasım 2007 tarihlerinde 7'inci sınıf öğrencilerine yönelik yapılan seviye belirleme sınavına hazırlık ilk adım sınavında 800 öğrenci arasından ilk 3'e giren öğrenciler ile okullarından sınava giren öğrenciler arasında birinci olan öğrenciler düzenlenen törenle ödüllendirildi. Törene öğrencilerin yansıra velilerde iştirak etti. (Cihan Haber, 17.01.2008) ** [Gaziantep ...... Dershaneleri'nin ortaklaşa düzenlediği 'Altın Çocuk ve Altın Gençler Sınavı'nda başarılı olan öğrenciler ödüllendirildi. 5 bin 500 öğrencinin katıldığı sınavda ilköğretim 7 ve orta öğretim 11. sınıf öğrencileri arasında ilk 100'e girenlere ..... Dershanesi tarafından, hediye çeki, mp4 çalar ve bisiklet hediye edildi. (Cihan Haber, 21.11.2007) ** Sakarya`nın Pamukova ilçesi Belediye Başkanı Feridun Turan, Ortaöğretim Kurumları Sınavı`nda (OKS) ilçe çapında dereceye giren 8 ...... Dershanesi öğrencisini makamında kabul etti. (Zaman, 20.7.2008) ** Ortaöğretim Kurumları Sınavı`nda (OKS) Türkiye birincileri arasında yer alan Sakarya ...... Dershanesi öğrencisi ...... Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Duran tarafından dizüstü bilgisayarla ödüllendirildi. (Zaman, 1.7.2008) ** ..... Dershanesi, 2007 ÖSS'de şampiyon olan üç öğrencisine birer otomobil hediye etti. İstanbul Gösteri Merkezi'nde dün gerçekleşen ve Kadir Çöpdemir'in sunduğu törende bir araya gelen 5 bine yakın öğrenci, arkadaşlarını alkışlarla destekledi. Otomobillerini İstanbul Vali Yardımcısı Adem Karahasanoğlu'ndan aldı. Uzun yıllar Öğrenci Seçme Sınavı'nda (ÖSS) çıkardığı şampiyonlarla adından söz ettiren ...... Dershaneleri'ni "Görünen köy kılavuz istemez." diye tarif eden İstanbul Vali Yardımcısı Adem Karahasanoğlu, 2007 ÖSS sınavında birinci olan üç öğrencinin otomobil anahtarlarını vererek kutladı. Ayrıca ikincilere 5 bin YTL para ödülü takdim edilirken, ilk ona giren diğer altı öğrenciye bilgisayar ve burs verildi. Sunucu Kadir Çöpdemir, neşeli esprileri ile programda keyifli dakikalar yaşattı. (Zaman, 12.1.2008) ** ...... Dershanelerinde gerçekleştiren "Başarıya İlk Adım Sınavı"nda dereceye giren öğrencilere ödülleri Gülen Kolejinde düzenlenen törenle verildi. Gülen Koleji bahçesinde gerçekleştirilen törene İlçe Milli Eğitim Müdürü, Cumhuriyet Başsavcısı, okul müdürleri öğretmenler ve öğrenci velilerin yanı sıra vatandaşlarda katıldı. (İskenderun Gazetesi, 5.6.2008) ** Tekirdağ Valisi Aydın Nezih Doğan Çorlu ..... Dershanesi öğrencilerini makamında kabul etti. (Cihan haber, 2007) ** Bayburt Valisi Musa Küçükkurt, ..... Dershaneleri Bayburt Şubesi'ne veda ziyaretinde bulundu. (Cihan haber, 4.12.2007) ** .... Dershanesinin Türkiye genelinde başlattığı çalışmalar ve bünyelerine yeni şube katarak gücünü artırırken bunun bir örneği de 136. şubesini açılışını da Borçka ilçesi de gerçekleştirdi. Borçka Cumhuriyet Meydanında yapılan dershane açılışına Artvin Valisi Cengiz Aydoğdu, ilçe Kaymakamı Ogün Bahadır, Belediye Başkanı Oral Küçük, İl Özel İdare Genel Sekreteri Çetin Demirkaya, ... İl Emniyet Müdürü Necmettin Emre, İl Milli Eğitim Müdür vekili Yusuf Çakır, ... Dershane Borçka Şubesi Müdürü Nazım Karakoyun ve Vatandaşların katılımlarıyla açılışa gerçekleşti (08 haber, 20.10.2006) ** Türkiye genelinde 152 şubesi ile eğitim alanında söz sahibi olan ve üniversite hazırlık sınavlarında büyük başarılara imza atan .... Dershaneleri, Ereğli Şubesi'ni hizmete açtı. Açılış törenine Ereğli Belediye Başkan Yardımcısı İbrahim Güven, Ereğli Milli Eğitim Müdürü Turan Akpınar, Alaplı Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Taşıran, daire müdürleri, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı. Alaplı Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Taşıran ve Ereğli Milli Eğitim Müdürü Turan Akpınar da yaptıkları konuşmada .... Dershanesi'ni överek, yeni dershanenin hayırlı olması dileğinde bulundu. (Cihan haber, 6.3.2008) ** Bozüyük Belediyesi Düğün Salonu'nda yapılan ödül gecesine Bilecik Milletvekili Fahrettin Poyraz, Bozüyük Belediye Başkanı Ahmet Berberoğlu, ..... Dershaneleri Genel Müdürü Gültekin Sağlam, Fem Dershanesi Müdürü Arif Kurtgözü, İlçe Milli Eğitim Müdürü Mahmut DEMİR , eski Milli Eğitim Müdürü Erol Dübek, İlçe Emniyet Müdürü Mehmet Çıbık ve okul müdürlerinin yanı sıra pek öğrenci velisi katıldı. Ödül Gecesi'nde İlköğretim Okullarından 6., 7. ve 8. sınıflarla lise öğrencileri arasında her sınıfın kendi gurubuyla yapılan seviye tespit sınavında dereceye giren başarılı öğrencilere ödülleri verilerek, ayrıca geceye katılan ...... Finans öğrencilerine de 1yıllık eğitim sigortası sözünde bulunuldu. İlk üçe giren İlköğretim dalında 9 öğrenci ile lise dalında 36 öğrenci sınavlara hazırlıklarda kullanabilecekleri yardımcı ve test kitapları ödüllerinin yanı sıra Afyon'da 5 yıldızlı bir otelde tatil ile de ödüllendirildiler. Ayrıca ödül töreninin ardından sergilenen stand-up gösterisi tüm izleyenleri kahkahaya boğdu. (Milli İrade Gazetesi, 13.03.2007) ** ..... DERSANESİ dün akşam tüm eğitim kurumlarında çalışan okul idarecilerine Makrube ziyafeti verdi. Ziyafete Kumru Milli Eğitim Müdürü Abdulkadir Hocaoğlu'nun yanı sıra şube müdürleri, okul müdürleri ve müdür yardımcıları da katıldı. Ayrıca Samsun Kumrulular Derneği ve Emekli Şube Müdürü Kemal Döleş'in de katıldığı makrube ziyafetinde Akkuş'tan bazı okul müdürleri de yer aldı. (kumru haber.com, 15.5.2008) ** ..... Dershanesi, Talepleri Karşılamak İçin Çanakkale'de İkinci Bir Şube Açıyor. Bugüne Kadar OKS'de Birçok Türkiye ve Çanakkale Birincisi Çıkaran Dershane Yoğun Talebe Cevap Verebilmek İçin İkinci Şubesini Açıyor. (sonhaber, 08.08.2008) **Yalova'nın eğitimine başarılı çalışmalarıyla katkı sağlayan ..... Dershanesi, ÖSS'de derece yapan öğrencilerini Dizüstü Bilgisayar ve Cumhuriyet altını ile ödüllendirdi. 2005 - 2006 yılında Yalova'dan Türkiye derecesi yapan ..... Dershanesi öğrencilerini Yalova Milli Eğitim Müdürü Şevki GENÇ ödüllendirdi. Ödüllerini İl Milli Eğitim Müdürümüz Şevki GENÇ Beyin elinden alan öğrencilerin hem sevinç, hem de mutlulukları gözlerinden okundu. (Yalova Haber) **Adıyaman Özel ..... Dershanesi ve .... Koleji'nin gerçekleştirdiği iftar yemeği büyük ilgi gördü. Adıyaman Milli Eğitim Müdürü Hasan Alaköse, şube müdürleri, okul müdürleri ve özel misafirlerin katıldığı yemekte birlik ve beraberlik mesajları verildi. (Cihan Haber, 18.09.2008) **Edirne'de faaliyet gösteren Özel ..... Eğitim Kurumları iftar yemeği verdi. Geleneksel hale getirilen iftar yemeği kurum bünyesinde bulunan ..... Koleji yemek salonunda verildi. İftar ilin üst düzey yetkililerini, eğitimcileri ve esnafı aynı çatı altında buluşturdu. Edirne Valisi Mustafa Büyük, Adli Yargı Komisyonu Başkanı Tayip Özdurmaz, İl Milli Eğitim Müdürü Şerafettin Demirci ve çok sayıda daire müdürü katıldı. İftar öncesine Özel Arda ve Meriç Eğitim Kurumları A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Ali Aydın, konuklara okulu gezdirerek bilgi verdi. (Cihan Haber, 10.09.2008) **Gaziantep ..... Dershaneleri Genel Müdürü Ahmet Demir, her yıl olduğu gibi 2008 yılında da büyük başarılara imza attıklarını söyledi. Programda konuşan İl Milli Eğitim Müdürü Süleyman Şişman, gençlerden daima zirveleri hedeflemelerini istedi. (Cihan haber, 28.8.2008) **OKS'de Sarıkaya'da ilk 12'ye giren ..... Dershanesi öğrencileri Kaymakam Yaşar DÖNMEZ'i makamında ziyaret etti. Türkiye'de dershanelerin eğitimin bir parçası haline geldiğini söyleyen Kaymakam Yaşar DÖNMEZ "Herkesin artık bunu böyle kabullenmesi gerekiyor. Türkiye'de dershanecilik artık okul kadar önemli bir ihtiyaç haline geldi." dedi. Vahap Güzey-Eğitim-İş İstanbul 1 No.lu Şube Başkanı


Ayşe Cihan IP: 85.102.167.xxx Tarih : 24.12.2008 23:45:55

Tamamen ayrıştık.Birbirimize acımayı,merhameti unuttuk.Saatli bomba gibi bekliyoruz.


Taner IP: 78.161.226.xxx Tarih : 23.12.2008 22:38:47

bu yazılanların %99 u doğrudur arkadaşlar.. Size bir anımı anlatayım: sakarya üniversitesi fen-edb. fakültesinde arkadaşımız ramazan ayında çok hasta ve ilaç alması lazımdı. taylhot için sıcak su aldı kantinden ama masaya oturur oturmaz 3-4 ülkücü öğrenci saldırgan bir tavırla arkadaşımızı uyarmaya geldi..ben hastayım dedi, içtiğim oralet değil dedi, yanındaki çöpte poşeti gösterdi onlara.. Şimdi bu ve benzeri olaylar günümüz Türkiyesinde çok normal olaylar. çünkü kimin borusu öterse onun dediği olur..


ismail Çakırca IP: 78.187.50.xxx Tarih : 24.12.2008 10:21:20

Walla cok abartmışsınız ben yıllardır dogu illerindeyim hiç böle bişe görmedim böle yazarak dogulularu bir cani gibi görüyorlar lutfen yazdıklarınıza dikkat edin


ahmet IP: 85.110.194.xxx Tarih : 20.12.2008 18:29:23

yazılanların bir kısmı doğru bir kısmı ise hala toplumumuzun inanmaya devam ettiği hurafeler serisinden seçmelerdir.. Allah aşkına nerde yaşıyoruz bizim toplumumuz bu kadar cahil ve moron olamaz..Ben Erzurumluyum , burada büyüdüm burada okudum ünv dahil... bazı olumsuz şeyler olmadımı oldu ama öyle abartılı şekilde değil.. ayrıca şunu unutmayalım dünyanın neresine giderseniz gidin yine bu konularda en müsamahalı ülke TÜRKİYE ve halk TÜRK halkıdır...Kendimizi yaralamayalım,kötülemeyelim..


Alper Kurt IP: 88.232.231.xxx Tarih : 25.12.2008 17:22:53

Bugünkü köşe yazısı... Mahallede Baskı Var Önceki gece NTV’de Prof. Dr. Binnaz Toprak’ın “Mahalle Baskısı” araştırmasını tartıştık. Prof. Toprak, “Alışveriş merkezleri, toplu konutlar, otoyollarla çok gelişmiş görünen Anadolu kentlerinde moderniteyi deşince altından bunalım çıkıyor” dedi. Bu bunalım, yayın boyunca “Neden” izleyicilerinin yolladıkları mesajlarda bir feryada dönüştü adeta... Anadolu’nun dört bir yanında mahalle baskısına maruz kalmış izleyiciler şikâyet yağdırdılar. Araştırmadaki bulguları doğrulayan bu mesajlardan birkaç örneği burada sizlerle paylaşmak istiyorum: * * * “İSTANBUL - Gaziosmanpaşa Belediyesi’nde görev yapan bir memurum. Bizim belediyede 1994’ten beri her Ramazan’da yemekhane ve çay ocakları sürekli olarak kapalı tutuluyor.” “ALİAĞA - 23 Eylül 2008’de, içki ruhsatı olan Tuna Restoran’da garson bana ‘AKP’li Belediye Başkanı’nın Türk vatandaşlarına içkiyi yasakladığını, ancak yanımdaki yabancının içebileceğini’ söyledi.” “YOZGAT - Çekerek ilçesinde cumartesileri kurulan pazarda belediye hoparlöründen Kuran okunmadan satış yasaktır deniliyor. Yasağa uymayanları zabıta cezalandırıyor.” “TRABZON - Turla gittiğimiz Uzungöl’de akşam yemeğinde rakı içmek istedik, restoran sahibi ‘Sadece İsrailli müşterilere içki servisi yapıyoruz’ dedi.” “İSTANBUL - Geçen Ramazan’da oruç tutan başı açık bir arkadaşımla iki bayan olarak Gaziosmanpaşa’da iftar için bir restorana girdik. ‘Burası aile yeri. İki bayanı almıyoruz’ dediler.” “ADANA - 67 yaşındayım. Belediye otobüsüne bindim, kimse yer vermedi. Arkamdan 22 yaşlarında başörtülü hanımlar bindi. Şoför bey ‘Lütfen hanımlara yer verelim’ diye yolcuları uyardı.” “İSTANBUL - Ümraniye, Ferah Mahallesi’nde başım açık camdan bakarken bile rahatsız oluyorum. ‘Hayırlı akşamlar’ yerine ‘İyi akşamlar’ dememin bile garip kaçtığını hissediyorum. Yazın mahalleden çıkana dek gömleğimin üstüne ceket giyiyorum.” “KAYSERİ - Bir yıl öğretmenlik yaptım. Örtünmeden dışarı çıkarsanız uygunsuz kadın anlamına gelen hakaretlere ve cinsel tacize maruz kalırsınız. Sürekli komşularınız tarafından izlenirsiniz. Ramazan’da açık restoran bulamazsınız.” BURSA - Mudanya sahilindeki balık lokantalarına belediye içki ruhsatı vermiyor. Esnaf, kola kutuları içinde içki satıyor.” “İSTANBUL - Arkadaşım Yeşildirek’te toptan iplik dükkânı açmıştı. ‘Hayırlı olsun’a gelen esnafın tamamına yakını ‘Duvara seccade asmazsan müşteri gelmez’ dedi. Arkadaşım seccade asmak zorunda kaldı.” “BURSA - Kemalpaşa’da öğretmenim. Her Ramazan oruç tutamayan bir Müslüman olarak mahalle baskısını had safhada yaşıyorum. Çalışırken taşlanacağım korkusu bile yaşadım.” “İSTANBUL - Sirkeci ve Eminönü tarafına toptan mal almaya giderken eşimi götüremiyorum. Esnaf kasten taciz edici şekilde bakıyor.” “İZMİR - Cuma öğleyin Kemeraltı’nda bir dükkâna gittik. Kapalıydı. Zili çalınca bir erkek satıcı gelip ‘Cuma öğlenleri kapalıyız’ dedi. Namaza gitmeseler de kapalı tutup cumanın bitmesini bekliyorlar. Ve burası İzmir’in merkezi...” “İSTANBUL - Ermeni arkadaşım devlet ihalelerinde iş alamadığından ismini değiştirdi ve çocuklarına Türk ismi koydu. Ermeni olan karısı da, okula giderken dayak yediklerini, üzerlerine tükürüldüğünü, alay edildiklerini anlatıyor.” * * * Mesajlar böyle uzayıp gidiyor. Kendi yorumumu ve çareleri bir başka yazıya bırakayım. “Mahalle”, daha uzun süre gündemde kalacağa benziyor Can Dündar


DADASIMEROL IP: 94.99.111.xxx Tarih : 23.12.2008 14:44:52

MERT YILMAZ A. NEYI ITIRAF EDELIM UTANILACAK VE ITIRAF EDILECEK NE VAR BIZ HALIMIZDEN MEMNUNUZ YARASI OLAN GOCUNSUN


esra IP: 85.106.173.xxx Tarih : 23.12.2008 22:01:13

bu nasıl bir araştırma.araştırırken kentlerin merkezlerine mi kuytu köşelerine mi bakılıldı merak ediyorum.anadoludaki kentleri neden böyle gösterme gereksinimi duyduğunu da hala anlamış değilim.bende anadolu çocuğuyum.20 yaşındayım ve bugüne kadar bu yazılanlara dair hiç birşey yaşamadım.


ADNAN YILMAZ IP: 78.174.247.xxx Tarih : 20.12.2008 13:40:48

BUKADARDAYALAN OLMAZ KENDİ HAYELLERİNİ BAŞKALARININ ÜZERİNDEN CANLANDIRIYORLAR KESİNLİKLE YALAN BUNLAR NE YAPMAYA CALIŞIYORSUNUZ MEMLEKETİ BÖLMEKMİ?


ahmet dertin IP: 88.230.45.xxx Tarih : 19.12.2008 13:01:38

fazla abartılı ya alh aşkına yurdun dörtbir yanını gezdim bahsediniz şeyler belki doğu ve güneydoğu için geçerli olabilir ama diyer yerlerde kesinikle katılmıyorum


mert yılmaz IP: 81.213.199.xxx Tarih : 19.12.2008 23:30:52

abartılı falan demişsiniz ama bence hıcde abartılı degıl ben yıllarca gezdım erzurumdada bayburtta ve trabzondada kaldım mugladada suan mardındeyım dıyarbakırıda ıyı bılırım guneydoguyuda aslen mersınlıyım bıde adapazarınıda ıyı bılırım bence hıcde abartı degıl aksıne eksıklerı bıle var sız topluma acık olan yerlerı dusunerek ve oralarda gorduklerınız kadarıyla hukmedıyorsunuz bıde sehrın ıc taraflarına tasra kesımıne bakın oralarda bu yazdıklarından daha fazlası var bıraz gozunuzu acın emınım burda ınkar ettıgınız seylerın ne kadar dogru oldugunu sızde bılıyorsunuz ama kendınıze itiraf edemıyorsunuzi.........


ahmet k... IP: 193.140.28.xxx Tarih : 25.12.2008 13:09:22

LÜTFEN OKUYUN vaktim dar olduğu için az bişey yazacağım... ben de benzer şeyler yaşadım... mesela üniversite hocalarım cumadan geldiğimi anlamasınlar diye fakültenin etrafını dolanarak girdim... üni. hocamdan oruç tutmayın siz öğrencisiniz oruç size farz değil günahsa da bana yazılsın dediğini duydum... annem normal kapalı bir kadın (çarşaflı değil) ama yakasında Atatürk rozeti olan kadınlar anneme yiyecekmiş gibi bakım yanlarından geçerken pis yobaz dediklerini de duydum...biz dinimize ve Milli değerlerimize bağlıyız biz ailece Atatürke de hayranız, annem kapalı ama kız kardeşim açık bizde baskı yoktur... yani şunu diyorum ben bazı Atatürkçülerden bunu gördüm diye hepsi aynı değil değil mi... e o halde bir de tam tersten düşünün... lütfen insafff.


sebahattin TENKİZ IP: 88.232.210.xxx Tarih : 21.12.2008 17:31:26

Erzurum'dan yazdığını idda eden bayan; yazdıklarınızı okudum, ve bir Erzurumlu olarak yazdıklarınıza katılmıyorum. Çünkü,yanılıyorsunuz. Erzurum'da olmadığını bahsettiğiniz diz üstü eteği,kot pantolonu ve askılı buluzuda giyiyorlar. Burada yaşadıysanız eminim istediğiniz herşeyi de giymişsinizdir.40 yıl önce de bu şehir böyleydi,insan özgürlüğüne ve yaşam biçimine saygılı olarak kalmaya devam etmektedir.Laikliğe sıra gelince, bilmediğiniz bir şeyi söylemek istiyorum: Türkiye nin kaderini belirleyen hareket, Ulu Önder Atatürk önderliğinde Erzurum kongresinde başladı. Türkiye nin kaderini belirleyen bir şehir olmaya da her zaman devam edecektir. Unutmayınız !!! Güneş Erzurumdan doğuyor...


Ali Özer Kamçıoğlu IP: 85.100.9.xxx Tarih : 21.12.2008 23:10:13

Kayseride 7 yıl üniversitede okudum.her satırı doğru;hatta az bile!ah binaların dili olsada konuşsa...ömrümün boşa harcanmış yılları(diplomam dışında) benim sınıfımdan bazı arkadaşları(isimleri aklımda hala)aisec'e üye olduğu için,metallica tişörtü giydiği için,solcu olduğu için döven ülkücümü ararsın,başı açık kadınları taciz edenlerimi ararsın,neleeer neler.ama son yıllarda istenildiği kadar direnilsin,öğrenciler ve artan nüfusla birlikte şehir kozmopolit oldukça değişimde beraberinde geliyor.değişik insan görmeye alışacak artık küçük yerler... araştırmaya küçük bir ekleme:ben ankaranın temelli kasabasına çalışmaya gittim.fakat bekar olduğum için bana kiralık ev vermediler(en pahallısını kabul etmeme rağmen)malesef ev işini çözmediğimden işi bırakmak zorunda kaldım...bazı cahilliklerden dolayı benim çok canım yandı!


selin gunes IP: 149.254.58.xxx Tarih : 20.12.2008 22:08:18

selam okudum hepsi bildiyim ama baskalarinin anliyamadigi dusuncesiydi demeki bendende akili ve durust insanlar var tebrik ediyorum yorumlari okudum cogu bu olaylarin olusunda rol almis kisiler beli bukadar olayin oldugunu bile bile yok abartilmis diyen cahil zihniyeti kiniyorum


Serhat SERHATOĞLU IP: 85.104.155.xxx Tarih : 13.10.2011 09:13:01

Neden karma bir anket yapılmadıda ADD üyelerine chp ilçe teşkilatlarına avrupa birliği denetim elemanlarıyla asala örgütüyle fanatik yunan gençleriyle yapıldı anlamadım. Böyle bir başlık atabilmek için anadoluda 15 il seçilir her ilden 100 kişiyle yapılır