İSTANBUL’A BİR BEDRETTİN DALAN ARANIYOR!

Hayır, tahmin ettiğiniz gibi Ergenekon’dan falan değil.

İstanbul’da Büyükşehir Belediye Başkanlığı için yeni bir “Bedrettin Dalan” aranıyor.

İstanbul’da şimdi nimetlerinden faydalandığımız, üzerine basıp geçerken farkında bile olmadığımız bir çok proje, aslında Bedrettin Dalan’a aittir. 


Ondan sonra gelen başkanlar, yaklaşık 20 yıldır onun mega projelerini bitirmek için uğraş vermektedirler.

* * *

Bedrettin Dalan, şehrin kalbini tutan, icraatın içine girerek, elini taşın altına koyan bir başkandı.

İstanbul bir zamanlar afedersiniz, b.k kokardı! 

Haliç’ten tutun, Kazlıçeşme’ye; oradan derelerin boğaza kavuştuğu yerlere kadar her yerde leş gibi bir koku hakimdi. Bırakın denize girmeyi, b.k kokusundan yanından bile geçemezdiniz.

Haliç’i temizleyip, kıyılarını insanca yaşama açan, deri tabakhanelerinin bulunduğu Kazlıçeşme’yi taşıyan, doğrudan denize akan İstanbul kanalizasyonlarını kollektörlerde toplayıp, ıslah ettikten sonra çevreye zarar vermeden denize bırakan projeler hep Dalan’ın projeleridir.

“Gözlerim gibi masmavi olacak” iddiasıyla temizliğine giriştiği Haliçte bugün balıklar yaşıyorsa, bunu Dalan’a borçluyuz.

Bedrettin Dalan, İstanbulluyu denize kavuşturan tüm ayağı yere basan projelerin mimarıdır.

* * * 

Eskiler iyi bilirler; Karaköy’deki Perşembe Pazarı, Unkapanı’ndaki İstanbul Hali, Topkapı’daki otogar, Kazlıçeşme’deki tabakhaneler Bedrettin Dalan tarafından kaldırılmıştır.

Perşembe Pazarı esnafının o günkü direncini çeşitli yollar deneyerek kıran Dalan’ın; Vehbi Koç’un çok değerli bir iş hanını bedelsiz olarak Belediyeye hibe ettirdiği; buna karşılık, kendi iş hanına akıl almaz bir rakam belirleyen dönemin ünlü işadamı Sakıp Sabancı’yı da Vehbi Koç’un jestini anlatarak bir rekabet duygusu yaratmak suretiyle ikna ettiği ve onun çok değerli iş hanını da tek kuruş ödemeden istimlak ettiği anlatılır. 

Aynı dönemde; iş hanını yıktırmamak için direnen mafyavari bir işadamını bizzat kendisi makamında oyalarken, iş hanının belediye ekiplerince oldu-bittiye getirilerek yıkıldığı da söylenir. İş hanının sahibi istimlak bedelini sonradan almıştır.

Dalan’ın seçimleri kaybetmesiyle yarım kalan Perşembe Pazarı’nın boşaltılması projesi aradan geçen bunca yıla ve tam 5 başkana rağmen henüz bitirilememiştir.

Şimdilerde sizin tanıdığınız veya bildiğiniz böyle çalışkan ve gözü kara bir Belediye Başkanı daha var mıdır?

* * *

Dalan’ın projelerini yürütmekten başka bir iş yapmayan ve proje üretmeyen Belediye Başkanları bugünlerde her şeyi kendilerine mal etmekte sakınca görmüyorlar. 

O zaman Dalan’ın yaptıklarını ve projelerini kamuoyuna tekrar hatırlatmakta yarar var:

• Bugün İstanbul Boğaz yolunda trafiğe takılmadan “şıp” diye Arnavutköy’deki kazıklı yoldan geçerek Kuruçeşme’ye kendinizi atıyorsanız; bunu Dalan yapmıştır.

• Atatürk Havalimanında misafirinizi karşılayıp, tertemiz Yeşilköy sahilinde bir balık yiyip sahil yolundan denizi seyrede seyrede; Kazlıçeşme’de tek bir koku duymadan Sultanahmet’e varıyorsanız, bunu da Dalan yapmıştır.

• Bostancı’dan Tuzla’ya kadar arabanızla gittiğiniz sahil yolu da Dalan’ın eseridir.

• Tarlabaşı Bulvarı’ndan Şişhane’ye inen yolu da o açmıştır.

• Esenler’e ve havalimanına giden raylı sistem de onun eseridir.

• Esenler Otogarı, İstanbul Hali, Basın Ekspres yolu da onun projeleridir.

• İstanbul metrosu da onun projesidir.

• Bugün tıkır tıkır çalışarak 13 milyonluk İstanbul’un kanalizasyonunu işleyerek denize salan kollektörler de bir Dalan projesidir.

• İSTANBULLU BUGÜN DENİZDEN KEYİF ALIYORSA, AÇIKÇA BİLİNMELİDİR Kİ, BU, BEDRETTİN DALAN SAYESİNDEDİR.

* * * 

Bugün iki kavşak yapıp, iki tünel başlatıp, halkın parasıyla bindikleri makam araçlarıyla "YEREL PADİŞAHLAR" şeklinde saltanat sürenler; boş yere övünüp durmasınlar.

Biz iyi biliyoruz ki, siz de hala Bedrettin Dalan’ın yaratıcılığının mirasını yiyorsunuz.

O yüzden, fazlaca böbürlenip, her şeyi biz yaptık havasına girmenize hiç mahal yok.

Ne demiş atalarımız?

Halep oradaysa, arşın buradadır!