“2. dalga Deniz Feneri e.V.” dosyasında, haklarında dolandırıcılık nedeniyle soruşturma yürütülen 16 Türk vatandaşı hakkında bilgi isteniyor. Almanlar, ayrıca, bu kişilerin ifadelerinin alınmasıni talep ediyor. Bazı delillerin bulunması beklentisi ifade ediliyor. Dosyada RTÜK Başkanı Akman ile Kanal 7 televizyonu suçlanıyor
Milliyet, aylar süren beklemeden sonra geçen cuma Adalet Bakanlığı’na ulaştığı açıklanan ve Türkçeye çevrildiği ileri sürülen “2. dalga Deniz Feneri e.V.” dosyasına ulaştı.
Dosyada, haklarında dolandırıcılık nedeniyle soruşturma yürütülen 16 Türk vatandaşı hakkında bilgi isteniyor, ayrıca, bu kişilerin ifadelerinin alınması talep ediliyor. Bazı delillerin bulunması beklentisi ifade ediliyor.
Frankfurt Savcılığı, halen soruşturma yürüttüğü 2. dalga Deniz Feneri dosyası kapsamında, Türkiye’deki 16 zanlı hakkında bilgi ve belge talep etmişti. 20 Ocak 2009 tarihinde “9409 AR 2622202/08” dosya numarası ile Türkiye’ye gönderilen ‘uluslararası adli yardım’ talepli 84 sayfalık dosyada, Almanya’da 17 Eylül 2008 tarihinde sonuçlanan Deniz Feneri e.V. davasıyla ilgisi olan 16 zanlı hakkında bilgi istenerek, ifadelerinin alınması talep ediliyor.
‘Delil’ beklentisi
Ankara’ya ulaştırılan talepte 16 kişinin, fotoğraflarının, avuçiçi izlerinin ve parmak izlerinin alınması da istendi.
Dosyada, gerekçe olarak yapılacak aramalarda, para trafiği, sahte fatura, muhasebe kayıtları, sözleşmeler, makbuzlar, irsaliye ve siciller gibi delillerin bulunmasının beklendiği de belirtiliyor.
Adli yardımlaşma talebinde, 2002-2007 yılları arasında derneğin topladığı 41 milyon euro’luk bağışın en az 14.5 milyonunun amaç dışı kullanıldığı, paranın bir kısmının Türkiye’ye götürülerek, İstanbul’daki Kanal 7 televizyonu ve işletme şirketi olan Yeni Dünya İletişim A.Ş. binasında zanlılara teslim edildiği bilgisi veriliyor.
Dosyada, ‘Zekeriya Karaman’ın, suç olan fiilerin gizlenmesi için Firdevsi Ermiş’e çifte muhasebe tutması ve Türkiye kökenli ‘uyum’ adlı bir muhasebe programını kullanması talimatını verdiği” vurgulanıyor.
Belgeler hayali
Dosya açıklamalarında, Türkiye’de yardım yapılmış gibi tanzim edilen alındı belgelerinin zanlılara teslim edildiği ve Türkiye’deki Deniz Feneri’ne banka üzerinden havale edilen yaklaşık 7 milyon euro ile yardım projeleri arasında bağlantı olmadığı, nereye teslimat yapıldığının belirlenemediği, mevcut açıklama ve belgelerin ise hayali olduğundan şüphelenildiği kaydediliyor.
Adli yardımlaşma talebinin açıklama ve gerekçelendirme bölümlerinde, Frankfurt merkezli Deniz Feneri e.V. Derneği’nin 3 sorumlusu Mehmet Gürhan, Mehmet Taşkan ve Firdevsi Ermiş’in mahkûm edildiği ve mahkeme kararının kesinleştiği belirtiliyor.
Talebin konusu ise şöyle: “Meslek edinilmiş şekilde dolandırıcılık yapmaktan ötürü Dr. Aykut Zahid Akman ve diğer zanlılara karşı yürütülen soruşturmada, arama işlemlerinin yerine getirilmesi ve zanlıların ifadelerinin alınması. “
Akman vurgusu
Dosyada, haklarında dolandırıcılık nedeniyle soruşturma yürütülen 16 Türk vatandaşının adları da sıralandı. Listenin ilk sırasında RTÜK Başkanı Dr. Aykut Zahid Akman’ın adı yer alıyor.
Almanya’nın adli yardımlaşma talebinin “Ek 7 e” bölümünde soruşturma hakiminin 6350 Js 210107/08-931 Gs dosya numaralı, 14 Kasım 2008 tarihli kararıyla, Kanal 7 yönetim kurulu başkanı Zekeriya Karaman’la ilgili olarak CMUK 102. maddeye göre delillerin müsaderesi için 3 gün içinde mahkeme tarafından müracaat yapılması isteniyor.
Zanlılar Kanal 7’den
Zanlı listesi, Kanal 7 televizyonu yöneticisi ve çalışanlarından oluşuyor.
16 kişilik zanlı listesinde yer alan ve bir dönem Euro 7 GmbH’nın müdürlüğünü yapan Şahin Küsmüş, reklam temsilcisi Gökhan Gürbüz, teknisyen Seyyar Kutun ve idareci Orhan Durmaz, Almanya’da ikamet ediyor.
Bir dönem Almanya’daki Deniz Feneri’nde görev yapan Bülent Bedrettin Bilgin’in ise Türkiye’ye döndüğü öne sürüldü. Deniz Feneri e.V. davasının ana hükümlüsü Mehmet Gürhan’ın kayınbiraderi İzzet Kurum, ilk olarak Milliyet’in haberini yaptığı, eski adı “Baltic Christina” olan ve bağış paraları ile finanse edilen Atlas feribotunun Türkiye’deki işlerini de takip etmişti.
Dosyalar karıştırılmasın
Alman adli makamları, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın istemiyle, Türkiye’ye Almanca olarak gönderilen 3 klasör dolusu yaklaşık 5 bin sayfalık Almanca dosyanın, geçtiğimiz cuma günü Türkiye’ye ulaştırılan 84 sayfalık dosya ile karıştırılmaması gerektiğine dikkat çekti.
İçinde iddianame, 26. Ceza Dairesi yazılı karar gerekçesi, Frankfurt Emniyeti K 31 Mali Şubesi’nce hazırlanan 405 sayfalık soruşturma raporu, PricewaterhouseCoopers şirketince hazırlanan bilirkişi raporu ile bazı sanık ve tanık ifadeleri bulunan Almanca dosyanın çevirisi halen sürüyor.
Çeviri ve diğer işlemlerden sonra, dosyanın Ankara Başsavcılığı’na gönderilmesi gerekiyor. İşçi Partisi’nin şikayeti üzerine açılan soruşturma kapsamındaki bu dosya ve yargı sürecine, asliye mahkemesince yayın yasağı getirilmişti.
Frankfurt Savcılığı’nın, halen devam eden “2. dalga Deniz Feneri e.V. soruşturması” nedeniyle Türkçe’ye çevirerek gönderdiği ve Türkiye’den adli yardımlaşma talebiyle istediği 84 sayfalık dosyanın ise geçen cuma Adalet Bakanlığı’na teslim edildiği bildirilmişti.
ZAHİT AKMAN RTÜK’İN BAŞINDA ..Bravo ALMANLARA , DENİZ FENERİ davasında ,başta RTÜK başkanı ZAHİT AKMAN olduğu 16 kişinin ifadelerinin alınması isterken , Türkiye Ahlat zabıtası görevini yürüten, bir Kurum olan RTÜK’e başkan olan kişi için kullandığı tabir acaba AKP ’lilerin başlarına önlerine eğdir mi diye insan düşünmeden edemiyor !
Bir bakar mısınız Talebin konusuna ne deniyor : " Meslek edinilmiş şekilde dolandırıcılık yapmaktan ötürü Dr. Aykut Zahid Akman ve diğer zanlılara karşı yürütülen soruşturmada, arama işlemlerinin yerine getirilmesi ve zanlıların ifadelerinin alınması" talep ediliyor .Şimdi Bu ülkeyi yönetenler, bu suçlama karşısında ne derler bilinmez, Ülke’nin hangi ellerden yönetildiği göstermesi bakımından çok önemsenecek bir durum olduğu kesin !.Ne demiştik RTÜK için, Ülke’nin Ahlak zabıtası kurumu gibi olan RTÜK ,insanlar için her türlü yıkıcı, terbiye sınırlarını zorluyan, Ahlaki değerleri yozlaşmasını önleyici olmak gibi önemli görevleri olan , RTÜK gibi bir kurumun başına böyle birini getirip otururmak, hakkında Alman mahkemeler tarafından çok önemli suçlamalar olan birini “ ISRARLA “ o makamda tutmak için ne gibi “ ÇIKAR “ ilişkilerinin olduğunu getiriyor akıllara.!
Yani bir Adalet Bakanı DENİZ FENERİ dosyasını , halktan saklamak , Dava’nın Türkiye ayağının açılmasını GEÇİKTİRMESİ “ Tarzanlığını ? Başbakan’ın RTÜK Başbakanı ZAHİT AKMAN hakkında soruşturma izni vermemesi başka nasıl izah edilir.? Demek ki DENİZ FENERİ Olayında ya Başbakan’ın direk irtibatı olan yolsuzluğu olabilir mi? Y a da AKP’ nin içinde çok etkili birisi bu yolsuzlukların içinde olduğu için AKP iktidarı Deniz Feneri yolsuzluğu ile ilgili olarak böyle dolambaçlı yollarla ipe un sermeğe çalışıyor ! Ama karşılarında ALMAN ADALETİ var ve Türkiye ‘ki 16 kişinin peşini bırakmıyor ! Göreceksiniz Almanya’ya 2 nci DENİZ FENERİ davası bitecek .!Ama bizde ki “ DENİZ FENERİ DAVA DOSYASI’NIN Tercümesi bitmeyecek !DELİL BEKLENTİSİ .
Ankara'ya ulaştırılan talepte “
16 kişinin, fotoğraflarının, avuçiçi izlerinin ve parmak izlerinin alınması da istendi.
Dosyada, gerekçe olarak yapılacak aramalarda, para trafiği, sahte fatura, muhasebe kayıtları, sözleşmeler, makbuzlar, irsaliye ve siciller gibi delillerin bulunmasının beklendiği de belirtiliyor”
BU 16 Kişinin başında ,RTÜK başkanı , DR Zahit AKMAN geliyor. Diğerleri ise . KANAL 7’ nin sahipleri ve yandaşları var ……
BELGELER HAYALİ İDDİASI ……Dosya açıklamalarında, Türkiye'de yardım yapılmış gibi tanzim edilen alındı belgelerinin zanlılara teslim edildiği ve Türkiye'deki Deniz Feneri'ne banka üzerinden havale edilen yaklaşık 7 milyon euro ile yardım projeleri arasında bağlantı olmadığı, nereye teslimat yapıldığının belirlenemediği, mevcut açıklama ve belgelerin ise hayali olduğundan şüphelenildiği kaydediliyor
BAKALIM ALMANYA’YA NE ZAMAN CEVAP VERİLECEK ! Türkçe’ye çevirerek gönderdiği ve Türkiye’den adli yardımlaşma talebiyle istediği 84 sayfalık dosyanın ise geçen cuma Adalet Bakanlığı’na teslim edildiği bildirilmişti.Şimdi asıl merak konusu şu bu dosyalar TÜRKÇE olarak tercüme edilmişti, İfadelerin ALINMASI için BAHANE yaratılmasın diye de gene de bekleyip göreceğiz. İstenilen evraklar , belgeler ne zaman Frankfurt Savcılığı’nın, halen devam eden “2. dalga Deniz Feneri e.V. soruşturması” nedeniyle Almanya’ya gönderilecek !
ALMANLAR AKP’YE GÜVENMİYOR !........
Almanlar AKP iktidarına güvenmedikleri için Başta Zahit AKMAN ve diğer KANAL 7’nin sahipleri ile diğer sanıklar için 16 kişi ile ilgili olarak 84 sayfalık Belgeyi TÜRKÇE tercüme edilmiş olarak göndererek, AKP’ ye olan İTİMATSIZLIKLARINI ince bir mesajla anlatmaya çalıştıkları anlaşılıyor ! Ne yapsın ALMANLAR Haksız mı. Almanya’dan 170 gün de gelen , DENİZ FENERİ DOSYASI, 60 günde ÜÇ TERCÜMAN tarafından , TÜRKÇEYE çevrilemedi !.......ALMAN MAHKEMESİ BU DOSYALARIN ,ULUSLAR ARASI KURUMLARDAN KORUNMASINI İSTEMELİ !
Alman Savcılık yetkilileri, “Deniz Feneri dosyası ile birlikte gönderdiğimiz bir dosya ile Zekeriya Karaman ve Zahid Akman’ın da aralarında olduğu 16 kişi hakkında bilgi istedik. Yanıt verilmedi” açıklaması yaptı Bu diyalogları hatırlatınız değil geçen hafta ,Alman makamları , size 16 kişinin ismini içeren dosya gönderdik derken, bizimkiler ise YOK böyle bir dosya gelmedi dedi.!Evet Basına yansıyan bu olayda , Alman Savcılık Sözcüsü Doris Müller-Scheu’nün açıklamaları ve ısrarına rağmen , Adalet Bakanlığı yetkililerine medya tarafından sorulunca , BİZDE BÖYLE BİR DOSYA YOK “ denildi !Ulusla arası Hukuk ve Dış ilişkiler Genel Müdürü Ahmet Fırat, Basın Müşavirliği aracılığıyla konuya ilişkin şu cevabı veriyordu : “Benzer haberler, Almanya’daki Deniz Feneri dosyasının geldiği günlerde de çıktı ama bize böyle bir dosya gelmedi. Ne o zaman gelmişti ne de aradan geçen sürede böyle bir dosya gelmiş değil. Almanya’dan böyle bir dosya gelse bu Adalet Bakanlığı’na gelir ve bunu biz kesin olarak bilirdik.” Diye buyurdu …Sonra ne oldu bilin , DOSYA Aniden Adalet Bakanlığına gittiği ve Adalet bakanına ,Geçtiğimiz CUMA günü saat 11,15 bilgi notu ile bildiriliyor ! Bu nedenle ALMAN Mahkemelerinin , Türkiye’de ki DENİZ FENERİ DOSYASININ başına bir KAZA ya da YANGIN veya Hırsızlık ve de İMHA etme gibi sakat durumlar için , Uluslarası kurumlardan Yardım Talep etmesini BİR VATANDAŞ olarak ALMAN makamlarından istiyorum ! benden söylemesi !............