Başbakanın AB yetkilileriyle yapacağı görüşmelerde öne süreceği ilk tezi kriterlerin yerine getirildiği, TCK’nın komisyona çekilmesinin buna sekte vurmadığı olacak. Komisyonun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Verhuegen TCK’nın kendisinin kriter olmadığını, ancak yüzden fazla maddesinin direkt kriterlerle ilgili olduğunu söylemiş ve “TCK çıkmazsa kriterler yerine gelmemiş sayılır” demişti.

Erdoğan,bu görüşün doğru olmadığını, söz konusu maddelerin Genel Kurul’dan geçtiğini sorun bulunmadığını anlatacak. Başbakan ayrıca TCK’nın yürürlük tarihinin 2006 olduğunu hatırlatarak, gecikmenin sorun çıkarmayacağını savunacak.

Başbakan’ın ikna için ikinci tezi AB üyesi kimi ülkelere tanınan istisna hakkının Türkiye’ye de tanınması gereği olacak. İrlanda daki kürtaj yasağı hakkı örnek gösterilerek “Benzer bir hak zina suçu için Türkiye’ye de tanınmalı. Çünkü bu konu bizim geleneklerimiz göreneklerimiz açısından son derece önemli” denecek”

Başbakanın asıl ikna kozu ise yapılması düşünülen zina düzenlemesi olacak. Başbakan ve beraberinde götürdüğü Diyanetten Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Aydın, düşünülen zina düzenlemesinin dini bir kökeni olmadığını anlatacaklar.

Yapılacak düzenlemenin temel amacının dinin gereklerini yerine getirmek değil aldatılan eş ve çocuğun toplum önünde mağduriyetini önlemek ve böylece aileyi korumak olduğunu anlatacaklar . Ayrıca erdoğan ve aydın zina suçuna iddia edildiği gibi ağır bir ceza öngörülmediğini, tecil edilebilir veya paraya çevirilebilir hafif hapis cezası düşünüldüğünü söyleyecekler.

Başbakan Erdoğan’ın, özellikle AB komisyonu yetkililerine böyle yumuşak bir zina düzenlemesini içeren TCK’yı 6 Ekim’den önce Meclisten çıkarmaya hazır oldukları mesajını vereceği belirtiliyor.