Hüseyin Alkan
BBC Türkçe Servisi
Kıbrıslı bir Rum, Kuzey Kıbrıs’ta ev alan binlerce İngiliz vatandaşını zor durumda bırakabilecek bir hukuk mücadelesi başlattı. Meletis Apostolides adlı Rum mimar, 1974’ten önce Girne’de sahip olduğu arazisine ev yapan bir İngiliz aleyhinde Rum mahkemelerinden karar çıkarttı.
Kuzey Kıbrıs’ta yaklaşık yedi bin yabancının yaşadığı belirtiliyor
Rum mahkemesi, söz konusu evin yıkılmasına ve başvuru sahibi Rum’a yaklaşık 10 bin sterlin tazminat ödenmesine karar verdi.
Fakat Ada’nın bölünmüş olması nedeniyle kararın Kuzey Kıbrıs’ta uygulanması mümkün olmadığı için Rum mimar, Avrupa Birliği üyesi olan İngiltere’de dava açacak. Apostolides, bu yolla kararın uygulanmasını sağlamaya ve tazminatı İngiltere’de tahsil etmeyi amaçlıyor.
İngiliz Yüksek Mahkemesi’nden çıkacak kararın emsal teşkil edebileceği belirtiliyor.
Başvuru sahibi Rum mimar Apostolides BBC Türkçe Servisi’ne yaptığı açıklamada niçin böyle bir dava açtığını şöyle anlattı:
"Evimde bir Kıbrıslı Türkün oturmasını anlayabilirim. Ancak bir İngilizin ya da başka bir yabancının benim arazim üzerine tatil evi yapmasını anlayamıyorum. O evin yıkılmasını istiyorum. Ancak bunun şimdilik mümkün olmadığını biliyorum.
"Tazminatı alabilmek için İngiliz mahkemesine başvuruyoruz. Bunu yapan ilk kişi ben oluyorum. Başarılı olursam Kuzey’de malı olan binlerce Rum’un aynı yola başvuracağını sanıyorum. Annan planında mülkiyetle ilgili düzenlemeler vardı. Referandum’da oyumu nasıl kullandığım önemli değil. O geride kaldı."
Apostololides’in İngiltere mahkemelerinde başarı şansı olup olmadığını Bilkent Üniversitesi’nden Devletler Hukuku Uzmanı Prof. Yüksel İnan’a sorduk.
YÜKSEL İNAN: Sorunuza evet yanıtı vermek durumundayız öncelikle, fakat bunun gerçekleşebilmesi için öncelikle Apostolides’in de Kıbrıs Rum Cumhuriyeti mahkemesinden almış olduğu kararı, İngiliz mahkemeleri önünde temyiz ettirmesi gerekiyor ve bu temyiz işlemi tamamlandıktan sonra da ilgili İngiliz aleyhine giderek hem binanın yıkılmasını, hem de mahkeme tarafından kendisine tayin edilmiş olan tazminatın ödenmesini talep etmek durumundadır.
Şimdi bunu söylerken iki noktayı ayırmak gerekiyor, bunlardan bir tanesi binanın yıkılması mümkün müdür?
Bugünkü mevcut hukuk sistemi için bu sorunun yanıtı hayır, çünkü Güney Kıbrıs Cumhuriyeti’ne ait devlet otoritelerinin, Girne’de bir devlet tasarrufu yapmaları şu an için mümkün değil.
Fakat tazminat konusuna dönecek olursak, İngiliz mahkemeleri Güney kıbrıs’ta alınmış olan mahkeme kararını onaylarsa, bu durumda hiç tereddütsüz Apostolides te, İngiltere’de İngiliz vatandaşına ait mallar üzerine haciz koydurmak suretiyle uğramış olduğu maddi ve manevi tazminatı talep etmek ve almak hakkına sahip olacaktır.
’Kuzey Kıbrıs’ta 7 bin yabancı var’
Kuzey Kıbrıs’ta bir emlak bürosunun sahibi olan Aykut Boray’a göre, Ada’nın Türk kesiminde çoğu İngiliz vatandaşı yaklaşık 7 bin yabancı yaşıyor. Boray, "Yabancıların oturduğu ev ya da üzerine ev inşa ettikleri arazilerin neredeyse yüzde 95’i 1974’ten önce Rumlar’a aitti" diyor.
Aykut Boray’a göre, Kuzey Kıbrıs’a yabancıların ilgisi Annan planının gündeme gelmesiyle birlikte artmaya başladı. Ev fiyatları yüzde 100 arttı. Kuzey Kıbrıs makamları her yabancıya bir ev ya da bir arsa alma hakkı veriyor.
Boray, yabancıların mülklerin tartışmalı olduğunu bildiklerini ancak birçoğunun avukatlarına danışarak ev ve arsa aldıklarını belirterek şunları söylüyor.
"Bazı riskleri göze alarak burada mülk satın alıyorlar. Annan planı, üzerine ev yapılan arsanın bedelinin eski sahibine ödenmesini öngörüyor. Yabancılar mülkün zaman içinde kazanacağı değerin, arsa fiyatından fazla olacağını düşünerek mül alıyorlar."
BBC TÜRKÇE
Yayın Tarihi :
23 Kasım 2004 Salı 13:38:18