Liderler meydanlara indi!

Liderler referandum turlarına başladı. Türkiye'yi karış karış gezen liderler 12 Eylül'de yapılacak Anayasa değişikliği referandumu için nabız yokluyor.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Bingöl'de, MHP Lideri Devlet Bahçeli Düzce'de, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise Malatya'da halka sesleniyor.

İşte Erdoğan’ın açıklamalarından satırbaşları:

Siz bize bir emanet yüklediniz. Millet iradesine sahip çıkmamızı istediniz.

Sizler bizden darbe ürünü olan bu anayasayı değiştirmemizi istediniz. Biz de sizin emanetinize sahip çıkmaya çalışıyoruz.

Biz anayasayı değiştirmek için muhalefet partilerine bir çağrıda bulunduk. Dedik ki ‘Uzlaşma komisyonu kuralım. El birliğiyle bu anayasayı değiştirelim’ dedik.

Uzlaşma Komisyonu’na üye vermediler. ‘Birlikte bir taslak hazırlayalım’ dedik, yanaşmadılar.
Ama millete gittiler yalan söylediler.

‘Biz bir taslak hazırladık, bunu konuşalım’ dedik. Bize kapılarını kapattılar, elimizi havada bıraktılar.
Toplumun her kesimine kulak verdik, bir taslak hazırladık ve genel kurula getirdik.

Yıllardır bu anayasanın değişmesini istediğini söyleyen CHP bu değişikliğe yanaşmadı.

Yıllardır 12 Eylül anayasasından şikayet eden MHP bu değişikliğe yanaşmadı.

Anayasayı en şiddetli şekilde eleştiren BDP bu değişikliğe yanaşmadı

DARBE ANAYASASINA ‘EVET’ DİYORLAR

Siz bunların herhangi bir konuda aynı safta buluştuğunuzu gördünüz mü?

Bunlar milletimizin hayrına olan hiçbir konuda bir araya gelmezler. Sadece ‘Hayır’ oyu vermek için bir araya geliyorlar. Bunlar demokratikleşmeye, özgürlüğe, çocuk haklarına ‘hayır’ diyor.

Darbe anayasasına ‘evet’ diyor bunlar.

Burada ittifak ediyorlar. Bunlar çetelerle mücadeleye ‘hayır’ diyor, gizli ya da açık çetelerin avukatlığını yapıyorlar.

Bunlar statükonun devamı için, vesayetçi anlayışın devamı için aynı noktada buluşuyorlar

NEDEN ‘HAYIR’ DEDİKLERİNE GEREKÇE BULAMIYORLAR

Bu partilere önceki dönemlerde destek veren kardeşlerimin bu tablodan rahatsızlık duyduğunu biliyorum.

Anayasa değişikliğine neden ‘hayır’ dediklerinin gerekçesini bile bulamıyorlar.

Bunlar TBMM’de genel kurulda bile cesaretle ‘hayır’ diyemediler

Arkadaşlarının oy kabinine gitmesine bile izin vermediler, güvenmediler.

Kendileri Meclis’te ‘hayır’ diyemiyorlar, şimdi milletten ‘hayır’ demesini istiyorlar.

Bu, nezaketsizlik değil mi? Bu, halka saygısızlık değil mi?

Millet sana vekil olarak ‘git benim adıma oy kullan’ dedi. Neden kullanmadın?

Milletimiz 12 Eylül’de bunarlı sandığa ‘evet’le gömecek.

Hemen anayasa değişikliğini mahkemeye götürdüler.

Halkın iradesinden korkarlar bunlar.

Halk oylamasının yapılmaması için anayasa paketini mahkemeyen götürenler şimdi utanmadan, sıkılmadan halka gidip ‘hayır’ demesini istiyorlar

Halkım yapılmak isteneni çok iyi görüyor.

35. MADDEYİ HATIRLADILAR

Şimdi TSK iç hizmet kanununun 35. maddesini hatırladılar. Doğrusu bu uyanış bizi çok menun etti. Demek arada sırada bir uyanma merasimi oluyor.

Ana muhalefet partisine diyorum ki buyurun bunda samimi misiniz? Akşam başka sabah başka olmayacak değil mi?

Bir komisyon kuralım. Gerekirse Meclis’i olağanüstü toplarız. Gerekirse yeni yasama yılında acilen gündeme alırız. 35. madde ile ilgili yeni bir düzenleme yaparız. Biz hazırız. Ama ana muhalefet ne diyor biliyor musunuz ‘’İktidar partisinin sayısı buna yeter’’ diyor. Hani uzlaşma istiyordun O zaman senin aklına ihtiyacım yok. Vakti geldiğinde biz onu yaparız. Kalkıp akılları karıştırma. Önce anayasa değişikliğini halledelim.

KILIÇDAROĞLU: "HAYIRSIZLARA HAYIR DEYİN"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Malatya gezisinin ikinci gününde bu sabah Pütürge İlçesi’ne gitti

Dün kentte düzenlenen mitingde hükümete yüklenen Kılıçdaroğlu, bugün Pütürge İlçesi'nde de eleştirilerine devam etti. İlk defa Pütürge'ye geldiğini belirten CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “İnşallah buraya ikinci kez Başbakan olarak geleceğiz” dedi. Belediye tarafından yapılan Atatürk Bulvarı’nın açılışını gerçekleştirdikten sonra halka hitap eden Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

“Millete söz verdik biz siyasette zenginleşmeyeceğiz, cebimizi düşünmeyeceğiz. Önce milleti zenginleştireceğiz. Kul hakkı yiyenlerden hesap soracağız. Şimdi Anayasayı değiştiriyorlar, daha fazla demokrasi için daha fazla özgürlük için. Ama bunların hiç biri değil, sadece halkın ayak sesleri geliyor, CHP iktidarı geliyor. Bizden korktukları için yüce divana adamlarını yerleştirip yargılamaktan kurtulmak istiyorlar.
Nereye kaçarsanız kaçın, halk bize yetki verirse kul hakkı yiyenlerden sonuna kadar hesap soracağız. Eğer Anayasa değişikliğine hayır oyu verirseniz onların kaçacak deliği olmayacak. Hayırsızlara hayır diyerek onlardan hesap soracağız.

Artık bu ülkeyi düşünen, halkını düşünen, geleceğin güçlü Türkiye’si için Halk Partisi’ni ayağa kaldıracağız hep beraber. Sizden bir isteğim daha var. Siyaset güzel bir şey ama, siyaset halka hizmet etmektir. Siyaset halka zulmetmek değildir. Size söz veriyoruz biz size hizmet edeceğiz.”

Kendisini dinleyen partililerin sık sık ‘Başbakan Kemal’ sloganına karşın Kılıçdaroğlu, “Başbakanlık benim elimde değil, sizin elinizde. Yetki verirseniz bu kardeşiniz size hizmet edecek” dedi. Pütürge’deki mitingin ardından Kılıçdaroğlu ve beraberindekiler Beydağı Beldesi’ne hareket etti.

Kılıçdaroğlu, Başbakan'a seslendi: Adam gibi adam ol

CHP lideri Kemal Kılıçdraoğlu, eleştirilerini Malatya'da doğrudan Başbakan'a yöneltti. Başbakan'dan bir gün önce Malatya'ya gelen, şehir merkezinde miting yapan ve ilçeleri gezen Kılıçdaroğlu, ''Önce dokunulmazlıkları kaldır, sonra anayasa değişikliği yap. Söz vereceksin, bu sözü de tutmayacaksın. sen değil miydin miting meydanlarında, TV ekranlarında dokunulmazlıkları kaldıracağım diyen. Sözünü tut, adam gibi adam ol'' dedi.

Adaletten Kaçanlar Partisi

Ak Parti'den ''Adaletten Kaçanlar Partisi' olarak bahseden Kılıçdaroğlu, ''Halka doğruları söylemeyenleri sandığa gömmek bu halkın boynunun borcudur. Adaletten Kaçanlar Partisi'ne dersini hep birlikte vereceğiz'' diye konuştu.

CHP Lideri daha sonra Yazıhan İlçesi, ardından Fethiye Beldesi ve son olarak Arguvan Türkü Festivali’ne geçecek. Kılıçdaroğlu akşam ise Kayseri’ye gidecek.

BAHÇELİ: "HAYIR MİTİNGLERİNİ GÜMÜŞOVA'DAN BAŞLATTIK"

İşte Bahçeli'nin konuşmasından satır başları:

Bugünkü siyasi iktidar çok tehlikeli bir yere gidiyor. Sayın Başbakan ben diyor, kendisinden olanı kabul ediyor, başkası olanı dışlamaya çalışıyor. Böylelikle ayrışma politikası oluşturuyor.

Siyasi partiler bir dönem muhalefette olur, yarın iktidarda olur, iktidarda olan yarın öbür gün yok olur, var olan millettir. Bu büyük milletin anayasal kurumlarını yargıya düşman etmenin hiçbir yararı yoktur.

Bu devletin askeri organını belli bir dönem için yıpratmaya da hakları yoktur

Bir tarafa darbecileri oturtuyor, diğer taraf da AKP yandaşı olarak demokratları oturtuyor.

Bu gerilimi çatışmaya dur demek lazım. Önümüzdeki fırsatları iyi değerlendirmek lazım.

Bu büyük milletin anayasal kurumlarını yürütmeyi yasamayla birleştirerek yargıya düşman etmenin kimseye faydası yoktur. Bu ülkenin bir milli kurumu olan Türk Silahlı kuvvetlerini sadece ve sadece belli bir dönem için yıpratmaya da kimsenin hakkı yoktur.

"ÜLKÜCÜLERİ EVEKÇİLERE ÇEVİRME ODASI VAR"

12 Eylül'de Başbakan sen ne yapıyordun, hangi spor kulübünde top koşturuyordun. Onu düşün Şimdi kalkmışsın bunu istismar ediyorsun. AKP genel merkezinin 3 katında dip bir oda var. Bu odanın yeni görevi eski ülkücüleri evetçiler haline dönüştürmek.

Yörük sırtında aklınca kurban kesmeye çalışıyorlar.

Her inişin bir çıkışı vardır Başbakan. Bir gün inmeden önce ne olacağını düşün. Ben söylüyorum. Başbakan Yüce divana gitmek mukadder olacak

Referandum yoluyla her türlü hileye başvurarak halkı bölmeye çalışacaksın.

Başbakan 12 Eylül'de Öyle bir hayır tokat yiyecek ki, tokatın nereden geldiğini anlamadan tepetaklak olacak. Onu öyle bir yerde tutacağım ki, o yer yüce divan olacak.

MHP olarak Anayasa olarak hayır diyoruz. Milletimizi de hayır demeye davet ediyoruz.

Şimdi medya aracılığıyla birkaç soru yönelteceğim. İnşalllah iletirler. İletseler de birdir, iletmeseler de bir. Sabah akşam her yerde Erdoğan. Millet bıktı usandı. Birazda bu devletin insanlarına kulak verelim

Şimdi bir balyoz davası başladı. Ancak tesadüf müdür, şuurlumudur, YAŞ'ın 1-4 ağustos tarihlerinde toplanacağı tarihte hepsine tutuklama kararı çıkartıldı. YAŞ kararından sonra da mahkeme böyle bir kararı verebilirdi.