12
Haziran
2025
Perşembe
ANASAYFA

Türkiye’ye işkence suçlaması

Türkiye’nin AB ile ilişkilerinde önemli bir yer tutan işkence sorunu, batılı gözlemcilerin ve AB Komisyonu’nun değerlendirmelerine göre önemli ölçüde giderildiyse de, bu alanda daha pek çok eksiğin varlığı biliniyor. Uluslararası Af Örgütü, sistematik olarak ve devletin direktifiyle uygulanmasa da, Türkiye’de işkencenin sürdüğüne işaretle, devlete ait güvenlik güçlerinin eski alışkanlıklarından hala tümüyle vazgeçmediğinin anlaşıldığını belirtiyor.

Uluslararası Af Örgütü, devletten kaynaklanan şiddet ve işkence olaylarının Türkiye’deki yaygınlığını koruduğu tahmininde bulunuyor. Af Örgütü Almanya şubesinin Genel Sekreteri Barbara Lochbihler, yasama organlarının üzerine düşen görevi yapması ve işkenceye karşı “sıfır hoşgörü” politikasını benimsemesine karşın Türkiye’deki ceza ve ıslah evlerinde öteden beri uygulanan baskı ve işkencenin kökünü kazımada henüz kesin bir başarı sağlanamadığı görüşünde. Lochbihler, Türkiye’de insan haklarının düzelmesi amacıyla çıkartılan reform yasalarının hayata geçirilmesi sürecinin, kuruluşu tarafından yakından izlendiğini kaydediyor.

AB ile ilişkilerin, Türkiye’nin insan hakları alanındaki eksiklerini gidermesi alanında bir motör işlevine sahip olduğunu söyleyen Lochbihler, geçenlerde Berlin’de yaptığı açıklamada şöyle konuşmuştu:

“Biz Af Örgütü olarak AB’nin Türkiye ile sürekli iletişim içinde olmasını çok yerinde buluyoruz.”

Lochbihler önümüzdeki yıl başlayacak AB üyelik müzakerelerinin, Türkiye’nin insan hakları sorunlarını çözmesinde kesin belirleyici bir rol oynayacağı görüşünü de dile getiriyor.

Kopenhag kriterlerinin yerine getirilmesi şartı

Türkiye’nin muhtemelen 3 Ekim 2005 tarihinde başlayacak AB üyelik müzakerelerinin bitiminde Kopenhag kriterleri olarak anılan üyelik koşullarını tümüyle yerine getirmiş olması gerekiyor. Bu koşulların arasında insan hakları ve azınlıkların korunması ile ilgili olanların belirleyici ağırlığı var. Lochbihler, çeşitli işkence yöntemleri konusunda yıllarca eğitim görmüş ve bunu iyi uyguladığı zaman taltif edilmiş bir polis memuruna Türkiye hükümetinin şimdi bu yaptıklarının artık yasak olduğunu anlatmasının kolay olmadığını söyledikten sonra, bu gibi insanlık suçlarında israr edenlerin yargı önüne çıkartılıp cezalandırılmasını talep ediyor. Af Örgütü yetkilisi, bu aşamada artık işkencenin sistematik biçimde uygulanmamasının bile önemli bir ilerleme sayıldığını kaydederek,

“Son zamanlarda insanların artık ayaklarından tavana asılması, elektro şok uygulanması gibi olayların iyice azaldığı duyuluyor” diyor.

Gözaltında cinsel taciz

Lochbihler buna karşılık karakollarda, cezaevlerinde dayak ve özellikle kadınlara yönelik cinsel tacizin sürdüğünü belirtiyor. Türkiye’nin azınlıklara karşı tutumunda da yumuşama belirtilerinin varlığına değinen Barbara Lochbihler, Kürtçe radyo ve TV yayınlarının başladığına ve özel dersanelerde Kürtçe dilinin öğretildiğine işaretle, bunun şimdilik olumlu bir başlangıç olarak değerlendirildiğini söylüyor.


DW TÜRKÇE YAYINI
Yayın Tarihi : 21 Aralık 2004 Salı 17:10:56
Güncelleme :22 Aralık 2004 Çarşamba 11:13:51


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?