Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Gökhan Koçer, 28 Mart Mahalli İdareler Seçimleri'nde ortaya çıkan sonuçların Türkiye'de merkez sağ ve merkez solda daha güçlü partilere duyulan ihtiyacı bir kez daha ortaya çıkardığını, bunun merkez sağda DYP ile bir nebze sağlandığını; ancak merkez solda CHP'nin birçok açıdan kendini yenilemesi gerektiğini söyledi.
Konuyla ilgili olarak İHA muhabirine bir açıklama yapan Yard. Doç. Dr. Koçer, yerel seçim sonuçlarının sürpriz olmadığını, asıl sürprizin seçim öncesi tahminlerde AK Parti'nin alacağı iddia edilen yüzde 60'lar civarında oyu alamaması olduğunu belirterek, "Bir partinin çoğulcu ve çok partili siyasal sistemde bu kadar yüksek oy alması da sistemin işleyişi açısından kabul edilebilir ve sağlıklı bir durum olmazdı" dedi. Türkiye'de kayıtlı seçmenlerin üçte birinin sandık başına gitmediğini ve seçimlerin asıl galibinin de bu seçmenler olduğunu kaydeden Koçer, "Çünkü bu insanlar seçim sonuçlarının bilindiği bir ortamda oy kullanmayı çok da gerekli görmemişler; ancak bu durum sistem açısından sağlıklı değil. Bir ülkede seçmenler kendilerini yönetecek kişileri belirlemek için üstelik de söz konusu olan yerel seçimler ise mutlaka sandığa gitmelidir" diye konuştu.
Seçim sonuçlarına, partilerin kazandığı belediye başkanlıkları yerine, İl Genel Meclisi üyeliklerinde almış oldukları oy yüzdeleri açısından bakılmasının bir kriter olarak ele alınabileceğini belirten Koçer "Dikkat edilirse İl Genel Meclisi üyelikleri seçimleri daha dengeli bir dağılımı ortaya çıkardı. Bu sonuçlar kanaatimce Türkiye'deki asıl seçmen profilini ve tercihini de ortaya koymaktadır" şeklinde konuştu.
Koçer, seçim sonuçlarının Türkiye'de merkez sağ ve merkez solda güçlü partilere olan ihtiyacı bir kez daha ortaya çıkardığını ifade ederek şunları söyledi:
"Bu sağlıklı bir siyasal sistem için şarttır. Türkiye'de muhalefetsizlikten bahsedildiği bir ortamda merkez sağda bu bakımdan taşların yavaş yavaş yerine oturduğunu söyleyebiliriz. DYP'nin aldığı oylara bakılırsa merkez sağda bir toparlanmadan bahsetmek mümkün. MHP'nin oy oranını artırmasında GP'ye giden oyların geri dönmesi etkili olsa da, asıl etkenin hükümetin Kıbrıs ve AB politikalarına gösterilen tepkiler olduğunu söyleyebiliriz. Sonuçta merkez sağda DYP ve MHP önemli bir destek elde etmiştir ve bu iki partinin daha etkin siyaset yapabilmesinin önü açılmış, tabir-i caizse bu partiler icazet almışlardır. Merkez solda ise CHP'nin yeniden yapılanmasını zorunlu kılan bir tabloyla karşı karşıyayız. CHP'de yönetim yapısı, lider kadrosu ve parti politikalarının yeniden gözden geçirilmesi ve yenilenmesi kaçınılmaz olmuştur."
Yerel seçimlerin, partilerin merkez ve taşra örgütleri arasındaki ihtilafları da ortaya çıkardığını ve bunun sonuçlarının başta Trabzon olmak üzere bazı illerde görüldüğünü dile getiren Koçer, "AK Parti, Trabzon Teşkilatı'nın belirlediği adayla değil de merkezin belirlediği adayla seçime girdi ve kaybetti. CHP'de de aynı durum yaşanacakken, İl Teşkilatı'nın dediği oldu ve gösterilen aday seçimi kazandı. Benzer bir olay da Ordu'da oldu. Bu durum da partilerin merkez örgütlerin taşra örgütlerini daha fazla dikkate almaları gerektiğini açık bir şekilde ortaya çıkarmıştır" dedi.
TRABZON -İHA
Yayın Tarihi :
2 Nisan 2004 Cuma 13:00:03