Google'da öne çıkmak!

Resmi olmayan çeşitli istatistiklere göre Türkiye’de internet kullanıcı sayısı 25 milyonu aşmış bulunuyor. Sosyal ağ sitesi olan Facebook’ta, ABD ve Kanada’dan sonra üçüncü durumdayız. Yine Google kullanımında dünyada ilk beşin içerisindeyiz. Yani Türk insanı, internet kullanımı açısından iyi noktalara geldiği gibi internette geçirilen zaman konusunda da dünyada ilk beşin içinde.

Biz bu durumun farkına varmadan yabancılar Türkiye’deki internet pastasından önemli payları almak için stratejiler geliştirip hayata geçirmeye başladı. Gittigidiyor.com, Cember.net, Yemeksepeti.com gibi siteler, yabancı ortaklar almaya başladı. Ülkemizde de firmalar ve kişiler, internetin ortaya çıkardığı fırsatları değerlendirme konusunda atağa geçti.

Tanıtım ve pazarlama faaliyetleri başta olmak üzere kurumun birçok iş sürecini internete taşımaya başladı. Klasik pazarlama ile internet aracılığıyla pazarlamayı birleştirdi. Hatta bazı firmalar pazarlama faaliyetlerinde yalnızca interneti kullanmaya başladı.

İnternette iş yapmanın en önemli unsuru “görünür olmak”. Görünürlüğü sağlamaksa ürün ve hizmetlerinizin arama motorlarında ön sıralarda çıkması demek. Birçok firma, internet sitelerinin Google’da ön sıralarda çıkması için sıkı yarışa girdi. Ancak yarışma daha çok, internetin kurallarını öğrenmektense sistemin açıklarını keşfedip onu hayata geçirme konusunda oluyor.

İnternet sitesi yapanlar ile firma sahipleri bir araya gelerek, etik olmayan yöntemlerle nasıl üst sıralarda çıkılabileceğinin yöntemlerini geliştirip kullanmaya başladı. Firma ve internet geliştirici ortaklığıyla, ürün ve hizmetlerinin arama motorlarında üst sıralarda yer alması için aranacak kelimeleri tespit edip hileli yöntemlerle arama motorlarına kayıt etmeye başladılar..

Bazıları işi biraz daha ileri götürüp, rakiplerinin isimlerini de anahtar kelime olarak kullandı. Yani, internet kullanıcısını, Google’da firmanın rakiplerinin isimleri araması halinde, firmanın internet sitesine yönlendirilecek yöntemlere başvurdular. İnternette görünürlük üst sıralarda olunca da klasik yöntemlerle pazarlamayı bırakıp, mevcut pazarlamacıları çıkarmaya başladılar.

Google, son zamanlarda hileli yöntemlerle arama motorlarında ön plana çıkmak isteyen internet sitelerini indeksinden atmaya başladı. Google’dan bazı firmalara gelen e-postada “Arama motorlarında görünmek için etik olmayan yöntemlere başvurmuşsunuz, bu kelimeleri internet sitenizden çıkarın ve Google’a tekrar kayıt yaptırın” şeklinde ifadeler yer alıyor.

Yani bazı internet siteleri, kendilerini Everest dağının tepesinde hissederken dağın eteğinde bile olmadıklarını fark etmeye başladı. Peki, şimdi ne olacak? İnternet sitelerinden hileli yöntemlerle eklenen kelimeler çıkartılacak ve Google’a yeniden kayıt yapılacak. Yani başa dönüyorsunuz, dağın eteğinde yer edinip, sonra dağa tırmanmaya yeniden başlamanız gerekiyor.

Ancak yine de Google’da internet sitenizin var olduğundan emin olmak için sitenizin ismini yazarak arayın. Eğer bulamazsanız internet siteniz Google’dan çıkarılmış demektir. Böyle bir durumda müşterilerinizin gözünden uzak olduğunuz gibi, hileli yöntemlere başvurduğunuz için müşterilerinizin gönüllerinden de uzak olacaksınız.

Ticari anlamda önemli paralar kaybettiğiniz gibi, müşteri gözünde itibarınızı da kaybedeceksiniz. Tavsiyemiz, eğer Google sizi yasaklamamışsa, internet sitesi geliştiricinizle sitenizi kontrol edip, hileli içerikleri bir an önce çıkarmanız. İnternet sitenizin arama motorlarına görünür olması ve kullanıcıların rahatça kullanabileceği yapıda olması için birkaç öneride bulunulabilir.

Arama motorlarının “örümcek” adı verdikleri programlar, sık aralıklarla internet sitelerini dolaşır. Dolaştıkları internet sitelerindeki içerikleri belirli anahtar kelimelerle Google sistemine fihrist şeklinde kayıt ederler. Kelimelerle ilgili fihrist oluştururken de internet sitelerine çeşitli kriterlere göre puan verirler.

Puan durumuna göre internet sitenizin içeriği ön sıralarda görünür. İnternet sitesinin puanlaması (page rank) oluşturulurken çok sayıda kriter vardır.

Arama motorlarında görünmek için altı altın kural: İnternet siteniz, arama motorları haritasına uygun olarak tasarlanmalı. İnternet sitesi, arama motorlarına, kayıt edilmeli ve anahtar kelimeleri belirlenmeli. Ana sayfa ve genel yapıda içerik oluştururken, anahtar kelimeler, içeriklere doğru şekilde yerleştirilmeli.

Flash uygulamaları, arama motoru örümceklerinin sevmediği uygulamalardır. Flash olan internet sitesinde fazla kalmazlar ve içeriği fihristlere asgari ölçüde kaydederler. İnternet sitelerinde bulunan yönlendirilmemiş veya bozuk sayfa linkleri örümceklerin internet sitelerinden kaçmasına sebep olur.

Ayrıca hileli yöntemlerle verilen linkler de örümcekler tarafından eksi puan olarak kabul edilir. Yüksek puanlı internet sitelerinden doğru yöntemlerle link verilmiş olması internet sitelerine olumlu puan kazandırır.

İyi internet sitesi nasıl olur?

Bir müşterinin tekrar ziyaret etmek istemesini sağlayacak biçimde ihtiyaçları karşılayan site, iyi bir internet sitesidir. Bu, öyle kolay bir iş değildir. Çünkü çoğu internet sitesi, müşterilerin ne istediklerini ve nasıl davrandıklarını iyi bilmeyen teknik insanlar tarafından hazırlanır.

İnternet site sahipleri için altı altın kural: İnternet kullanıcıları, arama yaparken aynı kategoride birçok internet sitesi karşılarına gelir. Bu siteler arasında, sizin sitenizde vardır. Kullanıcılar, bir internet sitesine geldiklerinde kalıp, kalmamaya 3–4 saniyede karar verir. Onların dikkatini çeken bir şey olmayınca tek tıkla başka internet sitesine yönlenirler.

İnternet sitesi broşür tarzında değil, kullanıcıları birtakım mesajlarla başka sayfalara çekecek şekilde olmalıdır. En çok yapılan hata da rakiplerin internet sitelerine benzeme çabasıdır. Çünkü internet kullanıcıları “ben bunu gördüm” deyip siteyi kapatır.

Ana sayfalara “intro” ve "flash" uygulamaları koymayınız. Hoplayan, zıplayan nesneler internet kullanıcılarının dikkatini dağıtır ve kaçmalarına neden olur. İnternet sitenizin kurumsal kimliğinizi yansıtacak şekilde olmasına dikkat ediniz. Aksi takdirde kurumsal markanız zarar görebilir. Bu nedenle, ilgisiz içerikler, ilgisiz renkler, eksik tanıtımlardan kaçınınız.

İnternet siteleri, fotografik, okunmaya yatkın ve ferah olmalıdır. Üç sütun halindeki internet siteleri daha okunaklı olur.

İnternet analitik araçlarıyla sitenizi ölçümleyin. (İnsanların internet sitenize nereden ve hangi kelimeleri yazarak geldiğini öğrenin.) Herkesi memnun etmeye çalışmayın. Hedef kitlenizi kategorilere ayırın. İnternet sitenizin içeriğini başlangıçta 3 veya 4 hedef kitleye hitap edecek şekilde oluşturun.