Yedi yıl aradan sonra toplanan Milli Eğitim Şurası'nın tartıştığı konular arasında yer alan "Kur'an-ı Kerim seçmeli ders olsun" teklifinin sahibi Türk Eğitim-Sen Bursa 2 Nolu Şube Başkanı Selçuk Türkoğlu; "Ülkemizin buna ihtiyacı var, devlet dinimizi resmi yollarla öğretmeli" dedi. Bugün yapılan toplantıda  DİSK de Şura'dan çekildi.


Temmuz ayında yapılan Milli Eğitim Marmara Bölge Şurası'na konuyu gündeme taşıyan Türkoğlu, uzun süren tartışmalarının ardından teklifini kabul ettirmişti. Katsayı tartışmalarıyla gündeme gelen Milli Eğitim Şurası'nda da ele alınan 'Seçmeli Kur'an-ı Kerim Meali' Dersi'nin Türkiye için önemli olduğunu anlatan Türkoğlu; "Biz bunu teklif ederken, gençlerimizin maneviyatını düşündük. Biz bunu eğitim sistemimizde din öğretiminin devlet eliyle yapılmasını istediğimiz için gündeme getirdik. Ankara Ticaret odası raporlarına göre, ülkemizde son 3 yıl içerisinde 8 milyon İncil dağıtılmış.

Ortaöğretimdeki öğrenciler misyonerlerin hedefi haline gelmiştir. Bu nedenle ortaöğretim sisteminde kavram kargaşası yaşanmaktadır. Son olarak imam hatip liseleri dışında Kur'an öğreten bir lisemiz yok. Amacımız din öğretiminin ehil eller tarafından verilmesidir. Devlet okulunda dinini öğrenen bir çocuk yasa dışı gelişen olaylara pirim vermeyecektir. Almanya, Avusturya gibi ülkelerde halen din dersi mecburidir." dedi. Selçuk Türkoğlu, teklifinin arkasında olduğunu söyledi. 

OKS yerine "öğrenci başarısı" önerisi

Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı'nın (OKS) kaldırılmasını öneren Okul Öncesi ve İlköğretim Alt Komisyonu, okullarda anne baba eğitiminin de zorunlu hale getirilmesini istedi.

Başkent Öğretmenevi'nde yapılan 17. Milli Eğitim Şurası kapsamında toplanan Okul Öncesi ve İlköğretim Alt Komisyonu, çalışmalarını tamamlayarak, önerilerini hazırladı.

Komisyon, OKS'nin kaldırılmasının ardından yerine neler konulabileceği konusunda şu önerilerde bulundu:

"İlköğretim 8. sınıf sonunda yapılan OKS kaldırılmalı. Bunun yerine öğrenci başarısının, zihinsel ve sosyal gelişimlerinin izlenmesine dayalı rehberlik hizmetlerine ve öğretmenler kurulu kararına dayalı bir yöneltmeye ağırlık verilmelidir

Mesleki yöneltme, 5-6-7-8. sınıflarda çocuğu ve meslekleri tanımaya yönelik olarak ailelerle işbiriği içinde yapılmalıdır. Bu konuda meslek örgütlerinden yardım alınabilir.

Yöneltme, ileri dönemlere kaldırılmamalı, öğretmen ve aile çocuğun yeteneklerini erken dönemlerde keşfetmeli. Yöneltmeye 6. sınıfta başlanmalıdır.

8 sınıfı olan her okula mevcuda bakılmaksızın rehber öğretmenler görevlendirilmelidir.

Sınıf öğretmenliği, 1-2-3. sınıflara kadar olmalı 4-5. sınıflara branş öğretmenleri verilmelidir

İlköğretimde seçmeli ders oranı artırılmalıdır.

Öğretmenlerin sosyal ve kültürel etkinliklere katılabilmeleri için okulda kalma süreleri yeniden ayarlanmalıdır."



DİSK de Şura'dan çekildi

YÖK Üyesi ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan, 17. Milli Eğitim Şurası'nın “katsayı konusuna alet edilmemesi gerektiğini” söyledi.

Milli Eğitim Bakanlığı Şura Salonu'nda yapılan 17. Milli Eğitim Şurası'nda ”Türk Milli Eğitim Sisteminde Kademelerarası Geçişler, Yönlendirme ve Sınav Sistemi” konulu komisyon raporu, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in başkanlığında görüşülmeye başlandı.

Görüşmelerde komisyon raporuna ilişkin 47 katılımcı söz hakkı istedi.

Rapor hakkında söz alan Türkan Saylan, alt komisyon görüşmelerinde her öğrencinin eğitim gördüğü alanda yüksek öğretime teşvik edilmesi konusunda görüş birliği oluşmuşken, bir anda katsayının gündeme geldiğini, kararın oylandığını ve kimsenin ne olduğunu anlamadığını söyledi.

“Şura'nın böyle bir şeye alet edilmesinin acıklı olduğunu” belirten Saylan, “Siz hükümetlerin değil Cumhuriyetin öğretmenisiniz” dedi.

Görüşmelerde bilimsel eğitimden, gençlerin önünün açılmasından söz edilirken böyle bir oylamanın yapılmasının “planlanmış” izlenimi yarattığını ifade eden Saylan, Şura'nın bu karında ısrar etmemesi gerektiğini kaydetti.

TARTIŞMA

Eğitim Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer de Şura'da toplantının önemine uygun kararlar çıkmadığını belirterek, yıllardan beri sağ muhafazakar anlayışlar nedeniyle eğitim alanında sorunların çözülemediğini söyledi.

Şura'yı katsayı tartışmasına kilitleyerek, eğitimdeki sorunların çözülemeyeceğini kaydeden Dinçer, “Biz katsayıyı değil, yapısal sorunları yapılandırmayı ve yöneltsel sorunları gündeme getirdik. Sorunu katsayıya kilitleyen, Şura'yı bunun gölgesine düşüren eğitim politikalarıyla eğitimin sıkıntıları giderilemez. Hükümetin bu politikalarına ortak olmayacağız. Biz herkesin parasız, bilimsel, laik eğitim hakkından yararlanmasını savunuyoruz” diye konuştu.

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in, Dinçer'in konuşma süresinin bittiğini belirtmesi üzerine, salonda bulunan katılımcılardan bazıları Dinçer'i alkışlarla protesto ettiler. Tartışmaların ardından Dinçer, “Yurttaşların eğitim hakkını engellemeye yönelik bu Şura'ya ortak olmamak adına Şura'dan çekiliyoruz” diyerek, salonu terk etti.

“HÜKÜMETİN GÖLGESİ...”

Dinçer ile DİSK Genel Sekreter Yardımcısı Perihan Sarı da salondan ayrılarak, Şura'dan çekildiklerini açıkladı.
Sarı, Şura'ya hükümetin gölgesinin düştüğünü ileri sürerek, Şura'nın bakanlık bürokratları aracılığıyla yönlendirilmeye çalışıldığını savundu.

“13 YILLIK KESİNTİSİZ EĞİTİM”

CHP Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı ise laikliğin herkesin ortak paydası olduğuna inanmak istediğini ifade ederek, Şura'da bilimsel gelişim yönünde kararlar alınması gerektiğini kaydetti.

Şura'dan 13 yıllık kesintisiz eğitim kararı alınmasını beklediğini belirten Gazalcı, ilköğretimde 5+3'e tekrar dönülmesi yönündeki görüşleri desteklemediğini söyledi.

Gazalcı, “Şura'yı kısır döngünün alanı yapmamak gerektiğini” belirterek, ”Meclisten çıkmayan katsayıyı Şura'ya taşımamak gerekir. Katsayıya ilişkin kararın komisyon raporundan çıkarılması gerekir” dedi.

“BASIN, GÖREVİNİ YERİNE GETİRDİ”

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi Gülseren Güven ise bugün basında şuraya ve katsayıya ilişkin haberlerin ön plana çıkarılmasının eleştirilmesini doğru bulmadığını belirterek, “(Katsayı kaldırılsın kararı) haberdir. Basın görevini yerine getirmiştir” diye konuştu.

Katsayıya ilişkin kararın Şura'nın amacından uzak olduğunu belirten Güven, meslek liselilerin eğitimlerinin iyileştirilmesi konusu tartışılırken konunun bir anda oylamada katsayıya dönüştüğünü ifade ederek, oylamanın belirsizlik ortamında gerçekleştiğini ve Şura'ya gölge düştüğünü savundu.

Toplantıyı izleyen gazeteciler, Güven'in konuşmasını alkışladı.