Nimet Hanım anne yarım

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu önceki gün, kanserden kaybettiği 27 yıllık arkadaşı Buket Koska’nın kızı Mervenaz’a mezuniyet töreninde diplomasına verirken gözyaşlarını tutamamıştı.

27 yıl süren uzun bir yol arkadaşlığıydı onlarınki. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde başlayan arkadaşlıkları Vezneciler Kız Öğrenci Yurdu’nda altlı üstlü ranzalarda pekişti. Mezun olduktan sonra da birbirlerinden kopmadılar. İyi günleri de kötü günleri de paylaşan bir dostluğa imza attılar. Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ile geçen yıl hayatını kaybeden avukat Buket Koska’nın bu dostluğunun izleri önceki gün bir mezuniyet töreninde kamuoyuna yansıdı. Buket Koska’nın kızı Mervenaz Koska’nın mezuniyet törenine katılan Bakan Çubukçu ’arkadaşının emanetine’diplomasına verirken gözyaşlarını tutamadı.

Birincilikle bitirdi

İstanbul Kadıköy’deki Saint-Joseph Lisesi Eğitim Vakfı Küçük Prens Okulları’ndan birincilikle mezun olan 15 yaşındaki Mervenaz Koska’yla konuştuk. “O benim Nimet Teyzem, anne yarım” diyen Mervenaz, annesiyle bakan Çubukçu’nun 27 yıl öncesine dayanan dostluklarını anlattı:

’Annemi hiç bırakmadı’

“Nimet Teyze’mle doğduğumdan beri hep birlikteyiz. Annemle aralarında çok büyük bir sevgi olduğunu biliyorum. Sürekli görüşürdük, bize gelip giderlerdi. Annem ondan bahsederken hep güzel anıları anlatırdı. Benim için çok özel biri. Onlarınki çok güzel bir dostluktu. Hatta annemler evlendiğinde, nikah dairesinden çıkıp Nimet Teyze’nin evine gitmişler kutlama yapmak için. Annemi kaybettiğimizde Nimet Teyze hep bizim yanımızdaydı. Bize destek verdi, sevgisini verdi, teselli etti, güç verdi. Annemi, kanser teşhisi konulduktan 4 ay sonra kaybettik. Son dört gün boyunca hastanede yatarken Nimet Teyze bir an bile başucundan ayrılmadı. Sürekli bizimle birlikte annemin iyi olması için dua etti, acımızı paylaştı. Annemi hiç bırakmadı.”

’Ağlayınca çok kötü oldum’

“Nimet Teyze’nin mezuniyet törenime gelmesine çok sevindim. Sanki annem de oradaymış gibi hissettim. Beni yalnız bırakmadı. Orada olması benim için çok önemliydi. O ağladığında ben de çok kötü oldum. Ama gülümsedim. Benimle konuşamadı sadece sarılıp öptü, tebrik etti. Gelmesi orada olması benim için çok önemliydi.”

’Doktor olmak istiyorum’

“Nimet Teyze’min Milli Eğitim Bakanı olmasından dolayı büyük gurur duyuyorum. O bunu da başaracaktır. Gençler için öğrenciler için iyi çalışmalar yapacağını biliyorum. Eğitim sistemindeki eksiklikleri gidermek için mücadele vereceğine inanıyorum. Ben tıp eğitimi almak istiyorum. Annemi kaybettikten sonra doktor olmaya karar verdim.”

Koska’nın öldüğünü Yağmurdereli’den saklamıştı

En iyi dostunu 13 Temmuz 2008’de kaybeden Çubukçu, bu acısını aynı hastalıkla (pankreas kanseri) savaşan bir süre sonra da yaşamını yitiren sanatçı milletvekili Osman Yağmurdereli’den saklamaya çalıştığını söylemişti: “Buket ile Osman Abi, aynı doktora gidiyorlardı. Buket’in vefatını ondan gizlemiştik. Son ziyaretimizde, bana ’Buket nasıl?’ diye sordu. ’Biraz sıkıntı yaşadı ama atlattı’ dedim. ’Gözlerime bak Nimet. Bana yalan söylüyorsan...’ dedi. ’Buket’i kaybettik’ deyince gözlerini tavana dikti ve ağladı. ’Neden hep iyiler ölüyor. Buket gibi ben de mi öleceğim?’ dedi.