14
Nisan
2025
Pazertesi
EKONOMİ

BAŞKANLIK BİR HASTALIK, BİR SERSERİLİK...

Nejat Ekrem Basmacı, 52 yıldır İstanbul Ticaret Borsası’nda başkan. Borsanın yeni Meclis Başkanı İslam Ali Kopuz; röportaj vermeyen, borsanın kapılarını basına kapalı tutan Basmacı’ya haber vermeden Meclis’e gazeteci davet etti. “Kanuni’yi sollayan kişi” diye nitelendirilen Basmacı da ilk kez makamında röportaj verip yeni projelerini anlattı.

Nejat Ekrem Basmacı, 1925 yılında kurulan İstanbul Ticaret Borsası’nda 52 yıldır başkanlık yapıyor... Basmacı gazetecilerle röportaj yapmaz, ayak üstü demeç vermez, basın toplantısı düzenlemez, davet vermez. Onu resmi davetlerde veya açılışlarda, bir de TOBB’un genel kurullarında görebilirsiniz. Basmacı’nın gizemi borsa için de geçerlidir. Borsanın kapısı medyaya kapalıdır. Kaç üyesi vardır, bütçesi nedir, yönetimde kimler vardır gibi sorular genelde cevapsız kalır. Ancak önceki gün biz ekonomi muhabirleri için önemli bir gündü. İstanbul Ticaret Borsası’nın yeni Meclis Başkanı İslam Ali Kopuz’un davetlisi olarak üç gazeteci borsaya gittik. Ancak bu gidiş gizli bir operasyonu andırdı. Kapıda gazeteci olduğumuzu söylemedik, Kopuz bizi adeta odasına sakladı. Çünkü Basmacı bizi görürse binadan ayrılır diye endişe ediyordu. Nihayet 15.30’da Meclis salonuna gittik. Basmacı, bizi görünce şaşırdı ama bu şaşkınlığını hemen atlatıp borsa binası kadar ’tarihi’ koltukların olduğu yönetim bölümüne gitti.

İDTM borsayı karıştırdı

Ticaret Borsası’nın basın mensupları önündeki ilk toplantısına adı “52 yıl iktidarda kalarak Kanuni’yi bile sollayan başkan”a çıkan Nejat Ekrem Basmacı’yla ilgili iddialar damgasını vurdu. Basmacı’nın TOBB genel kurulundan istifa edeceğini söylediğini ancak şimdi “Sanayi Bakanlığı müfettişleri yönetim kurulundan isimleri inceliyor diyerek sözünden vazgeçti” diyen İslam Ali Kopuz, Basmacı’nın borsanın İstanbul Dış Ticaret Merkezi (İDTM) yönetimine girme hakkını da İstanbul Ticaret Odası’na (İTO) vermesini eleştirdi. Kopuz, şöyle konuştu: “Başkan istifa eder, etmez o kendi tasarrufu ama ben dahil kimseyi töhmet altında bırakmasın. Kim hakkında inceleme yapılıyorsa açık açık söylesin. Asıl yanlış İDTM konusundadır. Borsamızın bu şirkette yüzde 1.43 hissesi vardır. İstanbul Sanayi Odası’nın yüzde 0.80 payı var. Onlar yönetime giriyor, biz 10 yıldır yönetimde yokuz. Sayın Basmacı bu hakkımızı İTO’ya nasıl veriyor? Burası İstanbul Ticaret Borsası mı Basmacı Borsası mı? 38 Meclis üyemizden biri layık değil mi bu göreve dedik. Sayın Basmacı, ’Tamam temsilci seçin’ dedi. Bir arkadaşımızı seçtik. İDTM Genel Kurulu’na gidince öğrendik ki Sayın Basmacı İTO Başkanı Murat Yalçıntaş’ı arayıp yönetim hakkımızı yine ona vermiş. Sayın Basmacı’yı kınıyorum.”

’Başkan kaçar mı?’

Kopuz’un konuşmasına sinirlenen Basmacı ise geçen ay Kanuni’ye benzetilmekten bıktığı için ayrılmak istediğini belirtti. Basmacı, “Ayrılacağım dedim ama yönetim kurulu töhmet altında, bunu idrak etmek lazım. Yönetim kurulu mahkemeye verilirken Sultan Süleyman’a benzetiyorlar diye başkan kaçar mı? Ben Nejat Ekrem Basmacı’yım. 50 yıl şerefimle, haysiyetimle bu görevi yaptım. Kimse beni haksız yere itham edemez” dedi.

Türkiye’deki 117 ticaret borsasının sevgisini kazandığını kaydeden Basmacı, “Başkanlık insanların tek başına arzu etmesiyle olmaz. Başkanlık sevgidir, saygıdır. TOBB’da ayrılmak istediğimi Rifat Başkan’a (Hisarcıklıoğlu) söyledim. Kabul etmedi. Beni hükümet de Başbakan da seviyor” diye konuştu.

Borsa seçimlerinde Basmacı’ya rakip olan Kiler Grubu Perakende Grup Başkanı Ümit Kiler ise Meclis Başkanı Kopuz’u “mahkeme yönetir gibi” konuşmakla eleştirdi. Kiler, “Borsa başkanı Basmacı veya kim olursa olsun başımızın üstünde yeri vardır. Yeter ki borsamıza yakışır bir şekilde yönetsin” dedi.

Borsa için 50 yılda tam 22 trilyon lira biriktirdim

- Tuzla’da canlı hayvan şubemiz var. 25 dönümden fazla... Orada boş kalan arazimiz de var. Anadolu yakasında fuar alanı yok, acaba fuar alanı mı yapsak diye düşünüyoruz? Ya da depo veya antrepo olabilir mi? Buna karar verip borsaya ek gelir kaynağı yaratmayı planlıyoruz.

- Unkapanı’nda 4 bin metrakarelik bir bina aldık. Manifaturacılar Çarşısı’nın yanında. Eski Eserler beni 7-8 sene uğraştırdı. Orada eskiden tiyatro, sinema vardı. Biz de yapalım dedik belediye istemedi. Şimdi iş merkezi yapacağız. Bir ay içinde inşaat ruhsatımızı alabileceğiz. Kat karşılığı vermeyi arzu etmiyorum. 50 yılda 22 trilyon lira biriktirdim. Kimseye muhtaç olmadan kendi inşaatımızı yapabiliriz.

-Bu parayı nasıl biriktirdim? Ne bir davet verdim, ne fuzuli bir harcama yaptım. 30 yıl araba almadım borsaya. Kendi şirketimin arabasını kullandım. Hediye olarak da gelene gidene Hacı Bekir Lokumu veriyorum.

Sokakta ‘Hürrem Sultan öldü mü’ sorusundan bıktım

-“Kanuni’den uzun saltanat sürdü” şeklindeki yorumlar beni rahatsız ediyor. Sokakta ’Hürrem Sultan öldü mü’ diye soruyorlar. Bıktım artık. 40 yıl önce bakkal olanlar zengin oluyor ama ruhen çingeneler. Çocukluğumuzda “dedikoducu, kıskanç karı” tabiri vardı. Büyüklerimiz, “Dedikoducu, kıskanç karıyı eve sokmayın, karı kocayı ayırır” derlerdi. Şimdi bu tabiri erkeklere havale ettiler. Eskiden erkekler birbirini kıskanmazdı. Şimdi 10 tane fabrikası olan 11 fabrikası olanı ceza kanunu olmasa öldürür valla...

‘NEJAT ABİ SEN ÜZERİNE ALINMA’

Başbakan Erdoğan, bu ay başında TOBB’un genel kurulunda Rifat Hisarcıklıoğlu’nun “Milletin kendi vekilini belirlemesi sağlanmalı. Seçim Kanunu değiştirilmeli” sözlerine “Bunu odaların yöneticileri için de düşünmek lazım. Yoksa fanilerin baki olması gibi bir durumla karşı karşıya kalınır” dedi. Ancak hemen TOBB’un en yaşlı üyesi Basmacı’ya dönerek “Nejat abi sen üzerine alınma” diyerek güldü.

Başkanlık bir hastalık, serserilik

- Bu başkanlık serserilik, esrarkeşlik, hastalık... Benim Taksim’de The Marmara’nın arkasında Basmacı Han’ın üçüncü katında yazıhanem var. Adalar’a kadar şahane bir manzarası var. Bir çıplak kız aldım. Fişini elektriğe taktığında suyla yıkanıyor. Şimdi viskimi içip seyredeceğim manzarayı, bu kızı bırakıp borsaya geliyorum. Bu hastalık değil mi?

Yılda 1.2 milyon TL burs veriyoruz

- Her yıl 1.300 çocuğa burs veriyoruz. Liseli çocuklara 90, üniversiteli çocuklara 120 lira aylık veriyoruz. Yıllık 1.2 milyon lira ediyor. Borsadaki müstahdemlerin çocuklarına da geçen yıl 100 bin lira verdik.

Odama kravatsız girilmez

- Her çocuğun okulda lakabı vardır. Erkeklere genelde eşek, öküz gibi lakaplar takılırdı. Benim lakabım salon beyiydi. Ben hergün yıkanırım, bir giydiğim elbiseyi ertesi gün giymem.

- Borsa binasına da traş makinası, ayakkabı boyası koydurdum. Kravatsız ve sakallı kişiyi odama sokmam.

- Meclis’ten karar çıkardım. 40 yıldır her yıl odacılara takım elbise, üç yılda bir palto alıyoruz. Diğer çalışanlara da para veriyoruz, kendileri istediklerini alıyor. Hepsinin çocuklarına burs veriyoruz. Kitaplarını alıyoruz.

Borsa kapalı kutu değil

- İstanbul Ticaret Borsası Meclis Başkanı İslam Ali Kopuz, bundan sonra her meclis toplantısını basına açacaklarını söyledi. Kopuz, “Bu borsa onun aile şirketi değil. Burası 1925’te kurulan Türkiye’nin en büyük ticaret borsasıdır ve öyle kalacaktır. 8 bin 972 üyesi olan borsamız kapalı kutu değildir, herkese açıktır. Kim ne öğrenmek istiyorsa, kim ne bilgi almak istiyorsa alacak, bunu kimse engelleyemez” dedi.

Necla Dalan - Vatan
Yayın Tarihi : 23 Mayıs 2009 Cumartesi 21:50:23


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?