David Forbes ve Edward MacAndrews isimli iki İngiliz ve İskoç asıllı İzmirli levanten William MacAndrews, MacAndrews And Forbes Co. adını verdikleri ilk meyankökü fabrikalarını 1854'te Aydın (Aidin) da kurdular. Ardından Nazilli, Kuşadası ve Söke fabrikaları geldi. Kurutulmuş ve işlenmiş olan meyankökü, onlar sayesinde İzmir Limanı'ndan Amerika'ya ve İngiltere'ye ihraç edilmeye başlandı.
Zonguldak'taki kömür madenleri, Söke'de, Nazilli'de, Kuşadası'nda, İskenderun'da, Rodos'ta, Beyrut'ta, Batum'da meyankökü işleme fabrikaları ile Forbes'ler tam bir krallık tesis etmişlerdi. Seyahati çok seviyorlardı, avcılık yapmak da ayrı bir tutkuları oluyordu.
Forbes'lerin günümüze kadar gelen albümleri, bu yaşamlarına dair çok önemli görsel bilgiler vermektedir. Bu fotoğraflar arasında 19'uncu yüzyıl sonunda çok küçük bir köy olan Buca'ya gelen demiryolu görülmektedir. Diğer fotoğraflar, gemilerle dolu İzmir Limanı'na aittir.
Özellikle Söke fotoğrafları çok önemlidir. Bu fotoğraflarda meyankökü işleyen fabrika ve çevresi görülmektedir.
Forbes'ler Söke'de birkaç ev inşa ettirmişlerdi. Bu evler 1970 yılına kadar gelmiş ve aynı yıl yıkılmıştır.
Fabrikanın ve diğer binaların bulunduğu semtin adı Forbes Mahallesi idi. Burası günümüzde Şirinyer'e çok yakındır ve yakın zamana kadar Forbes Yolu olarak bilinirdi.
Meyankökü haberleri
Arkas Holding Başkanı Lucien Arkas Bey'den zaman zaman bilgiler istirham ederim. Harika bir insandır! Muhakkak araştırır ya da istenilen bilgiye ulaşılması için gerekenlere görev verir. Meyankökü konusunda bana çok değerli bir bilgi gönderdi. Diyordu ki: "İzmir'de meyankökünü işleyip özünü ihraç etmek için Halkapınar'da bir fabrika vardı. Şu an artık çalışmıyor. Şirketin ismi ETAŞ (Endüstriyel Türk Anonim Şirketi) ve sahibi İzmir Ticaret Odası Başkanlığı'nı yapmış, İzmir'in çok tanınmış simalarından Mücahit Büktaş idi."
Meyankökü sağlığa faydalı mükemmel bir içecek aynı zamanda. Bu konuda yazdığım makaleme Batman dâhil birçok yöreden mesajlar geldi.
Halkapınar konusunu araştırdım. Karşıma "meyankökü haberleri" çıktı. Bir zamanlar, yaz aylarının vazgeçilmez içeceklerinin başında gelen ve halk arasında bazı kesimlerce yerli kola, bazılarınca hayat suyu denilen meyanköküne rağbetin gün geçtikçe azaldığı yazılı.
Yıllardır Batman'da meyankökü satan Nergiz kardeşler, birçok hastalığa şifa olduğu ileri sürülen meyankökü şerbetine karşı oluşan ilgisizliğinden şikâyet etmekte.
"Yaklaşık 30 yıldır kardeşi Mehmetşah ile meyankökü şerbeti sattığını belirten Nergiz kardeşlerin en büyüğü Feyzi Nergiz, meyankökü şerbetinin insan sağlığına büyük katkı sağladığına dikkat çekti. Haber üzerine Batman sayfasını da inceledim. Batman Petrol Gazetesi'nde ilgilenenler için çok önemli bir araştırma yayımlanmış. Meyan şerbeti alkolsüz içkiler üreten firmaların dikkatini çekmelidir görüşündeyim.
Ne var ki Batman'da da meyankökü şerbeti satışlarının düşmesinden şikâyet ediliyor. Haber şöyle: "Yaz aylarında en çok tüketilen içeceklerin arasında sayılan meyankökü satışlarının eski yıllara oranla bir hayli düştüğünü ifade eden Mehmetşah Nergiz, ‘Esnaf iş yapamayınca satışlarımızı da doğrudan etkiliyor. Ama her şeye rağmen meyankökü mesleğini sürdürüyoruz. Meyankökü mide ve mide ülseri, böbrek ve böbrek taşına, idrar yollarına, nefes darlığına, bronşite, astıma, tansiyona ve daha birçok rahatsızlığa iyi geliyor' dedi.
Havaların ısınması ile birlikte sıcaklardan bunalan Ankara Gölbaşı halkı, meyan şerbetiyle serinliyor.
Meyankökünden yapılan şerbete vatandaşlar büyük ilgi gösteriyor. Hava sıcaklığının artması ile birlikte, sıcaktan bunalan ilçe halkı serinlemek için çareyi meyan şerbeti içmekte buluyor. Hava sıcaklığının 40 dereceye kadar çıktığı kent merkezinde meyan şerbeti, vatandaşların akınına uğruyor. Yıllardan bu yana vatandaşları meyan şerbetiyle serinleten şerbetçi Ali Usta, meyankökünün birçok hastalığın tedavisine katkı sağladığını belirterek, meyan şerbetine vatandaşların sahip çıkmasını istedi."
Forbes'lerin Söke'de meyankökü serüveni
Forbes'lerin Söke'deki fabrikası 15-20 yıl hiçbir rekabetle karşılaşmadan üretim yaptıysa da 1875'te Abacıoğlu isimli bir Ermeni, Aydın ve Söke'de iki meyankökü işleme fabrikası kurunca durum değişti. Abacıoğlu, köylülere daha fazla para vererek alım yapıyordu ve Forbes'lerin işbirliği önerilerini kabul etmemişti.
Forbes'ler rekabet karşısında maliyetlerini azaltıcı önemlere gittiler ve Abacıoğlu'nun Avrupa'ya yaptığı ihracatı önlemeye çalıştılar. Avrupa pazarlarıyla ilgili istedikleri olduysa da Abacıoğlu yine de Amerika pazarlarına mal gönderiyordu.
1881'de ABD kendi meyankökü üretimini korumak amacıyla ithalata koyduğu vergi oranını kiloda 20 cent artırınca, Forbes'ler New York'ta bir fabrika kurdular. Böylece Abacıoğlu'nun ticari faaliyetini sona erdirmeyi de başardılar.
1879'da Osmanlı hükümeti meyankökü ihracatından alınan vergiyi tamamıyla kaldırdı ve Forbes'ler çok daha fazla kazanır hale gelerek Aydın'da bir fabrika daha kurdular. Stimle çalışan bu fabrikaların kömür kullanımını da Forbes'ler Nazilli ve Söke'deki kendi kömür madenlerinden elde ediyorlar ve ayrıca İzmir'deki sanayi firmalarına satıyorlardı.
Bununla birlikte 1880'de artan vergi sorunları ve mahalli idareyle kâr bölüşümü sorunu, şirketin gelirlerini azalttığı gibi, 1889 yılına gelindiğinde işin cazibesini kaybetmeye başladığı görüldü.
1886'da Forbes'lerin karşısına, meyankökü tarlalarını dokuz yıllığına kiralayan güçlü bir Alman rakip çıktı. Bu şirket çok başarılı şekilde meyankökü hamuru elde ediyordu. Forbes Company'den, İstanbul'daki İngiliz Büyükelçiliği'ne gönderilen bir yazıyla İngiliz çıkarlarının rakip Alman firması yüzünden zarara uğratıldığı ifade edilerek koruma talep edilmişti. Tam belgelenmiş olmamasına karşın bu yazının elçiliğe ulaşmasından iki hafta sonra 200 civarındaki silahlı kişi Almanların çiftlik evlerini bastı, iki koruma görevlisi öldürüldü ve 11'i yaralandığı gibi işlenmiş olan meyankökü hamuru stokları da tahrip edildi.
Forbes şirketi yeniden rakipsiz hale gelmiş ve çok daha geniş bir pazarlama imkânı elde etmişken bu kez Çarlık Rusyası'ndan bir yeni rekabetle karşı karşıya kaldı.
Forbes'ler artık yorulmuşlardı ve işlerini bir Türk firmasına devrederek bu alandan çekildiler. Böylece iki İskoç Edward MacAndrews ve David William Forbes'in 1850'de başlayan ve MacAndrews & Forbes şirketiyle devam eden Söke'de adım attıkları meyankökü işleme maceraları yeni bir evreye giriyordu.
1870'te James C. MacAndrews, David Forbes ve Alexander Geddes Newark, New Jersey'de aynı üretimi yapan bir Amerikan firması ve fabrikası kurdular. Bu şirket 1902'de Camden-Delaware River, New Jersey'de meyankökü çalışan Mellor & Rittenhouse Co. firmasını ve tesislerini satın aldı ve Newark'taki tesislerini kapatarak New Jersey'e nakletti.
Türkiye'deki meyankökü işi Forbes firmasıyla ve Forbes adıyla anılsa da ortaklardan MacAndrews ailesinin ticaret ve bilim dünyasındaki yeri bilinmelidir. Bu aileden William MacAndrews, 1770'te Kuzey İskoçya'daki Elgin'den Londra'ya göç etmiş ve meyve ithalatı yapan bir firma kurmuştu. 1819'da vefatından sonra şirket iki oğlu; William Peter (1790-1871) Robert (1802-1873) tarafından çalıştırıldı. Şirket çoğunlukla İspanya yarımadasından portakal ithalatı yapıyordu. Fakat 1854'te iki kardeş arasındaki anlaşmazlık sonucunda birbirlerinden ayrıldılar. Robert MacAndrews kendi şirketini kurdu ve yine İspanya yarımadasından meyve ithalatına devam etti. William Edward (1833-1905) ise David Forbes ile MacAndrews and Forbes Company'yi kurdu. Robert MacAndrews erken Victorian Devri bilim adamıydı.
Forbes ailesinden William Forbes (ölüm tarihi 1917) William Edward MacAndrews'un en küçük kız kardeşi Eliza Anne (1840-1924) ile İzmir'de evlendi. Bu ailenin Harold Forbes MacAndrews (1864-1916) ve Eliza MacAndrews isimli iki çocuğu olmuştur.
David Forbes özel yaşamında resme ve resim koleksiyonuna meraklıydı. Napolitan devri suluboya tabloları toplamıştır. Kapitülasyonların temel etkisiyle kendi zekâsı bir araya gelince yaptığı ticaret sayesinde muazzam zengin olmuştur. İzmir'den ayrılırken servetini dışarı götürmek isteyen levantenlerin üstlerinin arandığını, bazılarının saldırıya uğradığını bildiği için çok özel önlemler aldığı belirtilir. Ancak genel olarak levantenlerin servetlerini yurtdışına nasıl kaçırabildikleri bilinmemektedir.
Türkiye'nin meyankökü bağlantılı tarımı ve sanayi üretimi, hatta ihracatı ne durumdadır. Bunları da birileri bize anlatırsa, okurlarımızla paylaşırız derim.
Saygıdeğer FORBES Miyan höhü fabrikası yöneticilerine:Ben söke Atatürk MAh.Muhtarlığı yapmaktayım.Adım :Zeki ACET 29 Ekim 2009 tarihinde Söke eski fotoğrafları kişisel sergimi açmış oldum ve de çok ilgi gördü. Şehrimizin eski fotoğrafları ile ilgili kitap hazırlıyacağım için silerin değerli arşivlerinizden yararlanmak istiyorum.Ve ayrıca 11 Kasım 2009 tarihine kadar açık olan segimi gezme fırsatı bulabilirseniz ,Çok mutlu olacağımı belirtmek isterim. Söke de ilk defa Söke eski fotoğrafları ile ilgili açılmış tek sergi.Ve bu eski fotoğrafların sergileri devam edcektir.Tabiii Sizlerin ilgi ve alakanız ile olcaktır. Saygı ve selamlarımı sunarım.Ayrıca SÖKE den Selam Sevgi ve selamlarlarımızı sunarız. Hoşçakalın