Koç Holding CEO’su Bülent Bulgurlu, "Topluluğumuzun özellikle üst yönetimdeki beyaz yakalı çalışanları, büyük sağduyu gösterip, ’zam istemiyoruz’ dedi. 2009 çalışmalarımıza bu doğrultuda başladık. Krizin etkisini azaltmak için herkese görev düşüyor" dedi.
KOÇ Holding CEO’su Bülent Bulgurlu, yaşanan küresel krizin Türkiye üzerindeki etkilerini azaltabilmek için herkese önemli görevler düştüğünü belirterek, "Topluluğumuzda, beyaz yaka çalışanları, özellikle yönetim kadrosundakiler, büyük sağduyu göstererek zam almak istemediklerini bize ilettiler. Biz de bu doğrultuda 2009 yılı için çalışma ve analizlerimizi başlattık" dedi.
"Zaman elbirliği ile sorunları çözme zamanıdır" diyen Bulgurlu, şöyle konuştu: "Bu sıkıntılı dönemde, çalışanların ve işverenlerin sağduyulu ve uzlaşmacı bir yaklaşımla birlikte bulacakları çözümleri çok önemsiyorum. Zira, zaman el birliği ile sorunları çözme zamanıdır. Sonuçta hepimiz aynı gemideyiz. Resmi kurumlar, işverenler, çalışanlar, sendikalar el ele müşterek işbirliği içinde olmalıdır."
2009 sıkıntılı olacak
İlk 9 ayda elde ettikleri güçlü sonuçlar sayesinde önümüzdeki zor döneme, avanslı bir şekilde başladıklarını belirten Bulgurlu, şöyle konuştu: "Ancak 2009 sıkıntılı olacak. Kár ve büyüme elde etmek zorlaştı. Bugünkü öngörülerle son çeyrekte ve önümüzdeki yıl bu yıl 9 ayda elde ettiğimiz birikimlerimizin bir bölümünü kullanacağız. Şirketlerimiz, verimliliklerini artırarak, kapasite kullanım oranlarını optimum seviyede tutmaya gayret edecek. Azalan kapasite kullanımlarına paralel işçilerimize tam ücretli ve kısmi ücretli izin kullandırıyor, vardiya sayılarını azaltıyoruz. Ancak, bugün gelinen noktada, talebin azalması böyle devam ederse, daha radikal tedbirler almamız söz konusu olabilir."
Önlemler alınmalı
Dünyanın son yüzyılın yılın en derin krizlerinden birisini yaşadığına işaret eden Bülent Bulgurlu, küresel bazda açıklanan paketler, alınan tedbirlere karşın, güven ortamının oluşturulamadığını kaydetti. Bulgurlu, şöyle konuştu: "Türkiye’de 2007’de hissedilmeye başlayan yavaşlama bu yıl kendini tam olarak gösterdi. 2008’in ikinci çeyreğinde ekonomi sadece yüzde 1.9 büyüdü. Üçüncü çeyrek açıklanmadı, ama beklentiler büyüme olmayacağı, hatta küçülme olabileceği yönünde. Büyümedeki bu yavaşlamanın kalıcı olmaması için iç ve dış etkenlerin iyi analiz edilmesi, yapısal önlemleri içeren tedbirlerin bir an önce açıklanması gerekiyor. Eminim ki Hükümetimiz tedbirler üzerinde yoğun bir şekilde çalışıyor. Kısa bir süre içinde açıklama yapılmasını bekliyoruz."
Nakdimiz çok güçlü gerekirse kullanırız
BÜLENT Bulgurlu, odaklanma stratejileri kapsamında, kriz öncesinde, varlık fiyatları en yüksek düzeyde iken, proaktif bir yaklaşım ile TDD, İzocam, Demrad, Migros, Koç Allianz, Ramenka şirketlerindeki hisseleri sattıklarını hatırlatarak, şunları söyledi: "Bunların hepsinden devreden fonlarla nakit pozisyonumuz çok güçlü bir hale geldi. Gayet tabii ki güçlü nakit pozisyonumuzu 2009’da da devam ettirmeyi düşünüyoruz. İleride eğer bize uygun olan işlerle karşı karşıya kalırsak büyüme stratejimiz doğrultusunda değerlendirilecektir. Bunu ileride zaman gösterir."
IMF anlaşması ile kredi bulmak kolay olur
BÜLENT Bulgurlu, IMF ile anlaşmanın ne anlama geldiğini iyi anlatılması gerektiğini belirterek, şöyle konuştu: "Anlaşmanın iki anlamı bulunuyor: İlk anlamı, finansal destek alınması. Asıl önemli olan anlamı ise IMF’nin dünya finans piyasalarında yabancı yatırımcılar için halen devam eden akreditasyon ve referans rolüdür. Anlaşmanın sağlanması ile Türkiye ve özel sektörün kredibilitesi yükselecek. Böylece kredi yenilemeleri ve ilave kredi bulmaları daha kolay olacak."
Savunma yerine onların pazarına gideceğiz
AVRUPA pazarındaki talep azalması ile Uzakdoğulu rakiplerin agresif bir tutum içine girerek fiyat kırmasının beklendiğini söyleyen Bülent Bulgurlu, özellikle Çinlilerin ellerindeki imkanları sonuna kadar kullanarak, pazar paylarını artıracaklarının öngörüldüğünü belirtti. Bulgurlu, Avrupa’da beklenen satışları yapamayan üreticilerin ise Türkiye gibi pazarlara yönelerek, rekabeti daha da arttıracaklarını söyledi. Bulgurlu, şöyle dedi: "Bizim düşüncemiz; Endişeyle müdafaaya çekilmek yerine bizim de tehdit olarak gördüğümüz ülkelerin pazarlarında pay almak."