Halis Toprak'ın başı diliyle dertte!

TMSF Halis Toprak'a kızdı, 120 milyon dolar istiyor

TMSF Halis Toprak'ın hâlâ borçlu olduğunu söylerken, Toprak alacaklı olduğunu iddia ediyor. Bu iddiaya kızan TMSF, Toprak'a kalan 120 milyon dolarlık borcu için tahsilat süreci başlatıyor.

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) 30 Kasım 2001'de devredilen Toprakbank'ın sahibi Halis Toprak'ın başı diliyle dertte.
Bir yandan gazetelere verdiği ilanlarla, diğer yandan Ankara'da siyasilere yönelik lobi çalışmalarıyla haksızlığa uğradığını iddia eden Toprak, TMSF'de ciddi tepki yaratmış. TMSF'ye yakın bir kaynağımın anlattığına göre Toprak'ın, mallarının değerinde satılmadığı ve TMSF'den alacaklı olduğu iddiası dezenformasyon atağı olarak yorumlanıyor.

Özellikle de 70 milyon dolara satılan Carlton arazisi konusunda Toprak'ın kamuoyunu yanlış bilgilendirdiğini izleyen TMSF, "Carlton arazisi 4 kez satışa çıktı. En iyi fiyatı bulunca sattık" açıklamasını yapıyor.
Toprak'ın "25 milyar dolar ederdi" dediği bankasının Türkiye'ye verdiği kamu zararını azaltmak için malvarlıklarını kendisinin satmasına kadar pekçok kolaylık sağladığını, ancak grubun protokolü ihlal ettiğini söyleyen TMSF yetkilileri, Toprak'ın bu açıklamalarıyla kuşku yarattığını düşünüyor.

Fon yetkilileri Toprak'ın, "attığı imzayı, verdiği sözü, borcunu inkâr eden bir işadamı" haline geldiğini düşünüyor. İstihdam yaratıyorum diyen Toprak'a yıllardır kimsenin dokunamadığını savunan TMSF, "Toprak kurnazlık yapıyor. Hesapsızlığına inananlar da çıkıyor. Biz de sendikalarla, işçilerle karşı karşıya kalıyoruz" görüşünde.

TMSF'nin gözü Yıldız'daki kıymetli arsalarda
TMSF'nin Toprak'tan alacağı 2002 yılında 347 milyon dolarla başladı. 2004 sonunda TMSF ile masaya oturan Toprak'ın borcu İş Bankası borcu da dahil olunca 636 milyon dolara yükseldi. 363 milyon dolara satılan Libadiye ve 70 milyon dolara satılan Carlton arazisi satışlarından gelen paralarla yüzde 35 peşin ödeme indirimine rağmen TMSF'ye göre grubun bugün hâlâ 120 milyon dolar borcu bulunuyor. Toprak ise alacaklı olduğunu iddia ediyor.

Bu iddiasıyla TMSF'de "Haddini bilmiyor, fondan para istiyor" görüşüyle ortaya çıkan kızgınlık, Toprak'a yönelik yeni bir tahsilat sürecinin de ateşleyicisi olmuş. Aslında kriz nedeniyle portföy satışlarını erteleyen ve borçlulara biraz daha toleranslı yaklaşan TMSF, Toprak'a kalan 120 milyon dolarlık borcu için tahsilat süreci başlatıyor.
Borcu ödemesi için süre verilen Toprak'tan bu borcu nasıl ödeyeceğinin planı da istenmiş. Toprak'ın hâlâ çok sayıda kıymetli arsası olduğunu söyleyen fon yetkililerinin gözü ise Yıldız'daki kıymetli arsalarda.

Avşar davaları geri çekti ama TMSF'nin kamu davası sürüyor

"Kimi sanatçıyım, kimi işadamıyım, kimi de siyasetçiyim diye hortumladığı paraları ödemek istemiyor."

Bu yılın sonunda süresi dolacak olan TMSF'nin tahsilatları sırasında yaşadıklarından edindiği tecrübe bu. Bu alacaklılarından biri Hülya Avşar'dı. TMSF'yi magazin sayfalarına da taşıyan bu tartışma geçen günlerde tatlıya bağlandı.

Olay 2005 yılında başlıyor. Avşar'ın Uzanlardan film çekmek üzere aldığı 300 bin dolar anlaşmalara aykırı davranınca sözleşmede bulunan cezayla birlikte 1 milyon 150 bin dolara çıkıyor. Ödeme taahhütünde bulunan Avşar'ın borcu, yeniden dava açınca bu kez tazminat ve biriken faizlerle birlikte 2 milyon dolara çıkıyor. Haciz başlatılıyor. Avşar'ın açtığı yürütmeyi durdurma isteği de reddediliyor. Bu arada araya giren Saadettin Saran gibi aracıların sayesinde Avşar TMSF'ye gelerek 2008'in son günlerinde anlaşıyor.

TMSF'nin en çok bozulduğu konu Avşar'ın bu süreçte yaptığı "hakaretler." Avşar davaları geri almış ama TMSF'nin açtığı kamu ve hakaret davası sürüyor. TMSF'deki kaynağım bu davaların akibeti konusunda bir fikre henüz sahip değildi.
Avşar birçok kez fikir değiştirdiği için TMSF şimdi sürecin tamamlanmasını bekliyor. Avşar ise 300 bin doları ödeyerek kurtulacağı bir durumdan 1.1 milyon dolar ödeyerek kurtulduğuna sanırım şükrediyor.

Avşar Ahmet Ertürk'e bunları söylemişti

* Türkiye dingonun ahırı değil!
* Sen kendini ülkenin sahibi gibi görmeye başladın.
* Madem ki kimse sana dur diyemiyor ben tek başıma seninle başederim.
* Senin gibi iktidarın arkasına sığınıp başımı örteceğim, benden aldıklarını geri alacağım.
* Bu ülke asıl senin yüzünden bu durumda. Şimdi kimse sana söz geçiremiyor! Bırak demokrasiyi, diktatörlük yapıyorsun.

Dinç Bilgin'in şansı yok

TMSF ile bir dönemin medya patronu Dinç Bilgin arasındaki ilişkilerde de sona yaklaşılıyor. Sabah Gazetesi'nin satışıyla birlikte TMSF'ye olan borçlarını bitirecek olan Bilgin'e bütün kalan varlıkları verilecek. Ancak bu iyi bir haber değil tabii ki. Çünkü Bilgin'in küçük yatırımcılar ve diğer alacaklılarla da sıkıntısı var. Bilgin TMSF'den kurtulduktan sonra bu kez onlarla mücadeleye başlayacak. Bilgin'in yeniden medyaya dönmesi, yeni bir gazete çıkarması ise aldığım bilgilere göre imkânsız görünüyor. Yani Bilgin, elleri kolları bağlı şekilde borçlarından kurtuluyor. Buna kurtulmak denirse tabii!