Küresel krizle birlikte, yüksek faizin de etkisiyle vatandaşlarda kredi korkusunun oluştuğunu belirten uzmanlar, bankaların, enflasyonun çok üzerinde faizlerde direnmeye devam etmesi halinde para satacak kimseyi bulamayacağını savundu
ÖTV indiriminin ardından mart ayından sonra Türkiye'de ilk kez, taşıt kredisi stoku düşerken otomobil satışları arttı. Durumu değerlendiren ASKON Genel Sekreteri Mehmet Akif Bayramoğlu, “Vatandaşı kredi korkusu sardı. Bankalar yüksek faizde direnirse yakında sadece devletle çalışacak” dedi. Yapılan bir araştırma, indirimin ardından 2 ayda otomobil satışlarının artmasına rağmen tüketici kredilerinin artmadığını, vatandaşların kredi kullanmaktan kaçındığını ortaya koydu.
GÜVEN BUNALIMI SÜRÜYOR
Bayramoğlu, bunun bankaların yüksek faizde ısrar etmesinin bir sonucu olduğunu belirterek, “Kriz tüketimi tıkadı. Güven bunalımı da sürüyor. İnsanlar geleceğe güven duymadığı için gıda dışındaki bütün ihtiyazlarını erteledi. İndirim bu anlamda çok doğru bir adımdı ve bunun olumlu sonuçmarını da satışlardaki artışla görmüş olduk” dedi. İndirimin ardından en çok yerli otomobillerin satıldığını gördüklerini belirten Bayramoğlu, “Vatandaş duygusal davrandı. Yerli araç satışları yüzde 70'ler civarında” dedi.
KREDİLERDEKİ AZALMA DÜŞÜNDÜRÜCÜ
Bayramoğlu, “Bu gelişmeler gayet olumlu ancak olayın bir diğer tarafı var; o da bankalar... Vatandaş kredi almak yerine nakit ödemeyi tercih etmiştir. Bankalar enflasyonun çok çok üzerinde faizde direndiği takdirde para satacak kimseyi bulamayacaktır. Vatandaşla irtibatı kesilen bankaların tek müşterisi korkarım ki devlet olacaktır önümüzdeki süreçte. Bize göre ekonomi-deki durgunluğun temel nedeni de budur” dedi.
BORCU BORÇLA KAPATIYORLAR
Ekonomist Mustafa Sönmez ise, bu sıralarda vatandaşın en çok ilgi gösterdiği kredi türünün ihtiyaç kredisi olduğunu belirterek, “Çünkü borcu borçla kapatıyorlar. Gecikmiş ve takibe giren kredi miktarı da ciddi oranda artıyor. Banka-lar bu durumda sadece devletle çalışacak gibi görünüyor. Böyle giderse vatandaşla bağları iyice kopacak” şeklinde konuştu.
Faiz oranlarının düşürülmesi gerekiyor
İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi ise, bankaların likidite oranının çok yükseldiğini belirterek, “Bankalarda para bolluğu var diye düşünüyorum. Onlarda para var sanayide de sıkıntı... Ama bir türlü birbirlerine ulaşamıyorlar. Firmalar kredi istiyor bankalar vermemekte direniyorlar. Teminatlar da çok yükselmiş durumda. Zamanla her şeyin normale gireceğini düşünüyorum. Faiz oranları da düştüğü takdirde bankalar ve vatandaşın alışverişi düzene girecektir. Tabii teminatların da düşürülmesi kredi vermenin kolaylaştırılması gerekiyor” dedi.
Kredi miktarlarında özel bankalar fark attı
Merkez Bankası verilerine göre, bankaların verdiği toplam tüketici kredisi miktarı dün itibariyle 82 milyar 411 TL. ÖTV indirimi başlamadan önce 13 Mayıs'ta bu rakam 80 milyar 371 milyon TL idi. Kamu bankalarının verdiği kredi miktarı martta 25 milyar 746 milyon TL iken bu rakam yaklaşık 2.5 ayda 27 milyar 738 milyan TL'ye yükseldi. Yaklaşık iki milyar TL'lik bir artış söz konusu... Özel bankaların verdiği kredi miktarı martta 36 milyon 231 milyon TL iken 36 milyar 395 milyon TL'ye yükseldi. Toplam kredilerdeki en düşük pay ise yabancı bankalara ait. Yabancı bankaların verdiği kredi miktarı martta 18 milyar 230 milyon TL iken, küçük bir artışla haziranda 18 milyar 442 milyon TL'ye yükselmiş. En yüksek tüketici kredisi kullanıldığı alan konut.