Almanya ve İngiltere’de yerel perakendecilere zarar veren yabancı grupların engellemelerle karşılaştığını anlatan Perakendeciler Federasyonu Başkanı Songör, “Bunu örnek alalım” dedi.
Perakendenin en dinamik sektörlerden birisi olduğunu kaydeden Türkiye Perakendeciler Federasyonu Başkanı Şeref Songör, “Bu sektörde hep birlikte adım atmamız çok önemli. Kuş dili konuşmayalım. İşlerimizi güçlendirecek projeler üzerine konuşalım” dedi. İstanbul Perakende Konferansı 2008’de konuşan Songör şunları söyledi:
“Artık kendi içimizde varlığımızı güçlendirmemiz lazım. Almanya’da yabancı bir perakende grubu faaliyet göstermek isterse devlet onu istihdam yaratması nedeniyle destekliyor ancak kendi esnafına zarar verdiği noktada buna izin vermiyor. Yabancı bir şirket Almanya’da böyle bir durumla karşı karşıya kaldı. Bunun gibi örnekler İngiltere’de de yaşandı. Biz bunları örnek almayacağız da neyi alacağız. Kendi dinamiklerimizi korumak ve kollamak zorundayız. İş işten geçmeden, kuş dili konuşmadan işbirliklerimizi şekillendirmeliyiz. Yoksa yerel perakendeciler olarak sesimiz duyulmaz olur.”
‘Politik ve milli konu’
Sektörde klasik perakendecilik yapma döneminin geçtiğini söyleyen marka danışmanı Güven Borça da daha yaratıcı konseptlere ağırlık verilmesi gerektiğini belirtti. Borça, “Şu an perakende sektöründe sıkıntı görünüyor. Umarım eliminasyona neden olmaz. Ama sonrasında daha iyi gelişmeler olacağına inanıyorum” dedi.
Sektörde yatırım iştahının devam ettiğini anlatan Borça, “Perakende politik bir alan ve milli bir konu. Tarihte de ticaret yollarının ele geçirilmesi her zaman önemli olmuş. Şimdi de perakende sektörünü ele geçiren ticaret yollarını da ele geçirmiş oluyor” diye konuştu.
Özer: Misyonum Türkiye’yi tanıtmak
İngiltere’deki Sofra restoranlarının sahibi Hüseyin Özer de konferansta yaptığı konuşmada şirketlere yurtdışında marka olmanın yollarını anlattı. Çobanlıktan Londra’da restoran girişimciliğine uzanan öyküsünü dile getiren Özer şöyle dedi:
“Ben İngiltere’ye para kazanmaya gitmedim. Seçeneğim yoktu. Bu nedenle lokantacı oldum. Londra’da Türkiye’yi iyi temsil etmek için çalışıyorum. Benim için para kazanmak hiç önemli olmadı. Türkiye’yi tanıtmak ve temsil etmeyi kendime misyon edindim.”
Özer’in Londra’da beş adet restoranı bulunuyor.