30
Nisan
2025
Çarşamba
GÜNCEL

'Bu yargılama bir işkence'

İkinci Ergenekon Davası'nın tutuklu sanığı CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay tutuklu yargılanmasını eleştirdi. Balbay, "Zorlayarak bu salondaki sanıklardan bir terör örgütü ortaya çıkarılmaya çalışılıyor. Biz cezaevine tahliye edildik. Öyle ya da böyle bir düzen kurduk cezaevinde. Eşime, anne ve babama 'içinizi rahat tutun' dedim. Bu yargılamanın bir işkence olduğunu görmenizi istiyorum" dedi.18'i tutuklu 118 sanığın yargılandığı ikinci Ergenekon davasının 144. duruşmasının görülüyor. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen duruşmaya, gazeteciler Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay ile İbrahim Şahin'in de aralarında bulunduğu tutuklu 14 sanık katıldı. Tutuklu sanıklardan Mehmet Haberal, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ,emekli Albay Hasan Atilla Uğur ve Oğuz Bulut'un da aralarında bulunduğu 4 tutuklu sanık ise duruşmaya gelmedi. Emekli Orgeneral Hurşit Tolon'un aralarında bulunduğu 3 tutuksuz sanık da duruşmada hazır bulundu. Mahkeme başkanı Hasan Hüseyin Özese, avukatlar ile sanıkların sözlü ve yazılı taleplerinin alınacağını belirtti.

"HAKKIMDA YENİ DELİL VAR MI?"

Talepler kısmında söz alan CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, tutuklu yargılanmasını eleştirerek, "Hakkımda yeni delil var mı? Savunmam sırasında Boğaziçi Üniversitesi'ndeki bilirkişilere hazırlattığım raporunu dikkate almadınız. Hazırlanan raporda 'dijital veriler üzerinde hertürlü oynamaya açık' denildi. Siz bunu dikkate almadınız. Biz de mahkemenizin yeni bir bilirkişi raporu almasını talep ettik" dedi. Kendisinden ele geçtiği iddia edilen dijital verilere ilişkin bilirkişi raporunun hala mahkemeye gelmediğini belirten Balbay, "Aradan 9 ay geçti. Siz özel bir mahkemeniz. Bir kurum mahkemeye 15 gün içinde cevap vermezse siz bunu suç sayabilirsiniz. 15 gün içinde cevap vermek zorunda, en azından gerekçesini söylemek zorunda. Bizi tutuklu yargılıyorsunuz. Bilirkişi raporunun mahkemeye gelmemesi benim kusurum mu, yoksa sizin kusurunuz mu, yoksa önemsemiyor musunuz?" diye konuştu.

"TABİİ Kİ YARGILANMA DUYGUSU BİLE AĞIR"

Savcılıkta ve mahkemeden hiçbir şey saklamadığını herşeye samimi bir şekilde cevap verdiğini anlatan Balbay sözlerine şöyle devam etti: "Kitaplarında belge kullandın mı? diye sorulduğunda 'evet' dedim. Haber kaynağın var mı? sorusuna 'evet' diye cevap verdim. Benim yazdığım 26 kitabımın da belgesi vardır. Belgelere dayanarak kitap hazırladım. Bunlar suç unsuru olarak değerlendirilmeye çalışılıyor. Davanın sanığı Hurşit Tolon 9 ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye edildi. Daha sonra ise duruşmaya tutuksuz olarak katıldı ve savunmasını yaptı. Ne değişiyor sayın heyet. Tabi ki yargılanma duygusu bile ağır, ancak tutuksuz yargılama yapabilirsiniz. Hakkımdaki belgeler ve iddialar ortadır"

"BU YARGILANMANIN BİR İŞKENCE OLDUĞUNU GÖRMENİZİ İSTİYORUM"

Balbay, "Ortaçağda Engizisyon Mahkemelerinde 'bir kişinin tutuklanmasına karar verilmişse bir ay içinde yargılama başlasın' deniliyor. Bizim durumumuz ise artık çok ağır bir yargılanma cezası. Zorlayarak bu salondaki sanıklardan bir terör örgütü ortaya çıkarılmaya çalışılıyor.Biz cezaevine tahliye edildik. Öyle ya da böyle bir düzen kurduk cezaevinde. Eşime anne ve babama 'içinizi rahat tutun' dedim. Bu yargılanmanın artık bir işkence olduğunu görmenizi istiyorum" dedi.

"KOZİNOĞLU'NU TANIMIYORUM"

Silivri Cezaevi'nde kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden Oda TV davasının tutuklu sanığı MİT mensubu Kaşif Kozinoğlu'nu tanımadığını söyleyen Balbay, "Devletin değişik kadrolarında görev almış bir kişinin bu tür suçlamayla karşı karşıya kalmasıyla içindeki yıkımı hissedebiliyorum. Ben İzmir'den 500 bin'e yakın seçmenin oyunu aldım. Hukukun önünde herkes eşitttir. Hukuk öyle diyor. Bilim öyle diyor. Biz durumumuz içinse 'Herkes suçludur denilmek' isteniyor. Kendimi bu ülkeye hizmet edebilecek en ideal yaşta ve konumda hissediyorum. Bütün gazetecilik birikimimin yanında siyasetçi olarak bu ülkeye hizmet etmek istiyorum. Siyasetçi olarak kendimi başka duygular içinde hissediyorum. Neyimden şüpheleniyorsunuz. TBMM'nin üzerine aldığı çok ağır bir görev. Ben de milletvekili olarak görevlerimi ve sorumluluklarımı yerine getirmek istiyorum" dedi.

"YÜCE ATATÜRK'ÜN KURDUĞU MECLİSTE HİZMET ETMEK İSTİYORUM"

Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da halkın demokrasi arayışı içinde olduğunu söyleyen Balbay, "Bizlerin karşı karşıya kaldığı tablo demokrasi değildir. Hukuk değildir. Hakimler yaptıklarından değil, yapmadıklarından sorumludur. Benim milletvekiliğimin yüzde 15 donmuştur. Yüce Atatürk'ün kurduğu mecliste hizmet etmek istiyorum" şeklinde konuştu.

 


 

...
Yayın Tarihi : 22 Kasım 2011 Salı 15:23:01
Güncelleme :22 Kasım 2011 Salı 15:36:12


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?