Diyarbakır'da terör örgütüne yardım ve yataklık yaptıkları iddiasıyla yargılanan 18 kişiye 2'şer yıl 6'şar ay hapis cezası verildi.

Diyarbakır 5'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde tutuksuz olarak yargılanan 18 kişi duruşmaya katılmadı.
Savcı sanıkların “Terör örgütü PKK'ya yardım ve yataklık etmek suçundan TCK'nın 169. maddesi uyarınca 3'er yıl 9'ar ay hapis cezasına çarptırılmasını talep etti.

Sanık avukatları ise, terör örgütü PKK'ya yardım suçunu düzenleyen 169. maddede değişiklik yapıldığını, yardım suçunun yiyecek ve içecek vermek, barınacak yer göstermek, silah ve erzak temin etmekten ibaret olduğunu savundular.

Bu nedenle bu suçun yardım kapsamında olmadığını ifade eden avukatlar, şöyle dediler: 

“Müvekkiller örgüte yardım kastı ile değil, üyesi oldukları Sosyalist Demokrasi Partisi'nin politikaları doğrultusunda barış çağrısı yapmışlardır. Bu nedenle işlenen suç şiddet çağrısı içermemektedir. Türkiye'de demokrasinin yaygınlaşması, silahlı çatışmaların bitmesi çabalarının cezalandırılmaması gerekir. Canlı kalkan tabiri müvekkiller tarafından icat edilmiş bir kavram değil. Uluslararası hukukta meşru bir kavramdır. Kendilerini o şekilde değerlendirmeleri suç olmaz. Beraatlerini istiyoruz.”

Mahkeme heyeti verdiği kısa bir aradan sonra, 18 sanığı 2911 sayılı gösteri ve yürüyüş kanununun 32/3 maddesi uyarınca önce 3'er yıl hapisle cezalandırdı. Mahkeme sanıkların yargılama sürecindeki olumlu tutum ve davranışları nedeniyle cezaları 2'şer yıl 6'şar aya indirilmesine oy birliğiyle karar verdi.

Kendileri “Canlı Kalkan girişimi” olarak tanıtan ve güvenlik güçlerinin terör örgütü PKK'ya yönelik sürdürdüğü operasyonların durdurulması için 2 yıl önce İstanbul'dan yola çıkarak, Cudi ve Gabar dağlarına gitmek isteyen 18 kişi, Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde gözaltına alındıktan sonra haklarında dava açılmıştı.