Kürşat Yılmaz ile iş adamı Korkmaz Yiğit, türkücü İbrahim Tatlıses, manken Tuğba Özay ve ''Banker Kastelli'' olarak tanınan Abidin Cevher Özden'in de aralarında bulunduğu 47 kişinin yargılandığı davada, tutuklu sanıklardan 2'sinin tahliyesine karar verildi.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, Kürşat Yılmaz'ın da aralarında bulunduğu 9 tutuklu sanık ile Korkmaz Yiğit ve Cevher Abidin Özden'in de yer aldığı 15 tutuksuz sanık katıldı.
Duruşmada mahkeme heyeti, şarkıcı Alişan Serkan Tektaş'ın da aralarında bulunduğu 11 sanıklı dava dosyası ile görülmekte olan davayı birleştirdi.
ASENA, ŞİKAYETÇİ OLMADI
Müşteki sıfatıyla ifadesi alınan ''Asena'' adıyla tanınan Onur Çakmak, bu dava açısından sanıklar hakkında bir şikayeti olmadığını söyledi.
Mahkeme Heyeti Başkanı Zafer Başkurt'un, ''Adana'da bir oteldeki programının engellendiği'' yönünde iddialar olduğunu hatırlatması üzerine Çakmak, ''Orada bir yanlış anlama var. Öyle bir anlaşmam vardı. Ancak hastalığım nedeniyle iptal ettim. Benim normalde kalbim rahatsız. Zaman zaman rahatsızlığım nüksettiğinde programlarımı iptal ediyorum'' dedi.
İbrahim Tatlıses ile halen devam eden davaları olduğunu, emniyette ve savcılıkta bu konularda ifade verdiğini belirten Çakmak, ''Bu davanın konusuyla ilgili değildi. Bu davayla ne ilgisi olduğunu anlayamadım'' diye konuştu.
İş adamı Kemal Gülman da beyanlarını yazılı sunup davanın sanıklarından şikayetçi olmadığını, sadece Korkmaz Yiğit ile sürmekte olan ticaret davaları bulunduğunu kaydetti.
''KİMSENİN TAVUĞUNA KIŞT DEMİŞLİĞİMİZ YOK"
Söz alan tutuklu sanıklardan Kürşat Yılmaz da ''Şantajla yaratılmış, müştekileri mahkemeye gelmeyen dava kapsamında yargılandığını'' iddia etti.
Yılmaz, ''Kimsenin tavuğuna kışt demişliğimiz yokken ortada bir iftira var, zulüm var, insafsızlık var. Her duruşma günü umut ile gelip, akşam hüzünle dönüyorum. Bu haksızlığı ve zulmü göğüslemeye ve karşı koymaya devam edeceğim'' dedi.
İddianameyi eleştiren Yılmaz, mahkemenin karşısında masum bir insan olarak bulunduğunu, geçmişinde suça karıştığını, ancak bunların cezasını gerek mahkeme karşısında, gerek de vicdanında ödediğini ifade etti.
Soruşturmayı yürüten savcıyı eleştiren ve savcıyı şikayet ettiğini anlatan Yılmaz, ''Ben ilk duruşmada da söz ettim. Emniyete, adalete ve hatta orduya sızmış bir çete var. İnşallah kanıtlamak da bana nasip olur. Bakıyorum ki ne zaman bu duruşmaya bir müşteki gelse, birileri tahliye oluyor. Eğer zamanında müştekisi, tanığı herkes getirilseydi, bu duruşma bitmiş olacaktı'' diye konuştu.
İfadesi sırasında dili sürçen Yılmaz, ''Çok azılı bir lider olduğum için tek başıma yatırılıyorum. Bu nedenle telaffuzlarımda sorun olabilir. Kusura bakmayın'' şeklinde konuştu.
Alişan Serkan Tektaş'ın avukatı Hatice Durum da söz alarak, müvekkilinin rahatsızlığı nedeniyle duruşmaya katılamadığını, raporunu mahkemeye sunduklarını söyleyerek, Tektaş'ı bir dahaki duruşmada hazır edeceğini belirtti.
Tutuklu sanıkların avukatları da ayrı ayrı söz alarak tahliye talebinde bulundu.
Tutuklu sanıklar Mahmut Tuna ve Yüksel Gülbahçe'nin tahliyesine, diğer sanıkların tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti, Alişan Serkan Tektaş'ın da aralarında bulunduğu 5 tutuksuz sanığın gelecek celse zorla getirilmesine hükmetti.
CEZA İSTEMLERİ
Kürşat Yılmaz'ın ''suç işlemek için örgüt kurmak'', ''nitelikli yağma'', ''tehdit'' ve ''kişiyi hürriyetinden yoksun kılma'' suçlarından 166 ile 307 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, Abidin Cevher Özden'in ''suç işlemek için kurulan örgüte üye olmak'' ve ''nitelikli yağma'' suçlarından 41,5 ile 64,5 yıl, Korkmaz Yiğit'in de aynı suçlardan 11,5 ile 19,5 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
İbrahim Tatlıses'in ''suç işlemek için kurulan örgüte üye olmak'' ve ''çalışma hürriyetini ihlal'' suçlarından 2,5 ile 8,5 yıl, Tuğba Özay ile Takittin Doğan'ın ''suç işlemek için kurulan örgüte üye olmak'' ve ''devletin emniyet teşkilatını alenen aşağılamak'' suçlarından 2,5 ile 6,5'ar yıl arasında hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, diğer sanıkların da benzer suçlardan 2 ile 64 yıl arasında değişen çeşitli hapis cezalarına çarptırılmaları talep ediliyor.
Birleşen davanın iddianamesinde de ''Alişan'' olarak tanınan Alişan Serkan Tektaş'ın, İzmir'de sahneye çıkmak için müzik organizatörü Hasan Topaloğlu ile anlaştığı belirtiliyor.
Tektaş'ın, daha sonra 7 bin 500 YTL konser ücretini az bulduğu ve anlaşmadan vazgeçtiği anlatılan iddianamede, Topaloğlu'nun zararının tazmini için şarkıcıdan 200 bin dolar istediği ifade ediliyor.
İddianamede, Tektaş'ın, korunması ve aradaki anlaşmazlığın giderilmesi için Kürşat Yılmaz ile görüştüğü belirtilerek, Yılmaz'ın da bu iş için Zekeriya Bacacı'yı görevlendirdiği kaydediliyor.
İddianamede, Kürşat Yılmaz ve Zekeriya Bacacı'nın da aralarında bulunduğu 10 kişinin, ''çıkar amaçlı suç örgütü kurmak, yönetmek, bu örgüte üye olmak, örgüt üyelerine bilerek ve isteyerek yardım etmek'', ''suç örgütüne yarar sağlamak amacıyla yağma yapmak'', ''telefonda tehdit'' suçlarından 3 ile 20 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırılması isteniyor.
Aynı iddianamede Tektaş'ın ise ''örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek'' suçundan 3 yıla kadar hapsi talep ediliyor.
A.A.
Yayın Tarihi :
8 Aralık 2006 Cuma 23:19:56