10
Haziran
2025
Salı
KÜLTÜR/SANAT

Hayaller gerçek oluyor

Bugünlerde Hakkâri'de güzel şeyler oluyor. Yılmaz Erdoğan gibi bir ismi yetiştirmiş şehir, 10 Haziran'da 26 yıl sonra sinema salonuna kavuştu. Açılışa sinema salonunda gösterilecek ilk film olan Usta'nın yönetmeni Bahadır Karataş, yapımcısı Mete Özok ve başrol oyuncusu Yetkin Dikinciler de katıldı. Yıllardır 'sürgün yeri' olarak anılan Hakkâri'deki bu değişimi anlamak için kaseti biraz geri sarmak gerekiyor. 2008 Kasım'ına...

Geçtiğimiz yılın kasım ayında Samsunlu psikiyatri uzmanı Dilek Yeşilbaş'ın tayini mecburi hizmet kapsamında Hakkâri Devlet Hastanesi'ne çıkar. Hemen her memurun tezkere 'hayali' kurduğu şehirde Dilek Yeşilbaş, aynı hastanenin patoloji uzmanı hemşehrisi İpek Erbarut'la birlikte başka hayallerin peşine düşer. İkili, üniversitenin ve valiliğin de desteğini alarak Baran Yetenek Avcıları Derneği'ni kurar. "Baran, yağmur demek. Yağmur olup yeşertsin ruhları istedik." diyor Yeşilbaş. Henüz resmi başvurusu tamamlanmayan derneğin en önemli faaliyeti ise Tarık Çakır'ın işlettiği Vizyon Sinema Salonu'nda Usta filminin Hakkâri galasını yapmak oluyor. Ancak iki doktorun umut 'açılımları' bununla sınırlı değil. Yeşilbaş, "Bu şehrin umuda ihtiyacı var. Biz belki bir gün buradan gideceğiz; ama arkamızda umudu bırakmak; burada da bir şeylerin yapılabileceğini göstermek istiyoruz." diye konuşuyor.

Dr. Dilek Yeşilbaş, Hakkâri'ye tayinini öğrendiğindeki duygularını ise şöyle anlatıyor: "İlk duyduğumda bir anlık şaşkınlıktan sonra şöyle düşündüm: 'Kar taneleri bile birbirine değmeden belli bir düzenle yağarken acaba ben Hakkâri'ye neden gidiyorum?' O an cevabı bilmiyordum, ancak bildiğim bir şey vardı. Hayatımın bu zaman diliminde, bütün yeryüzünde hatta samanyolunda olmam gereken tek, hatta en güzel yer orasıydı." Dr. Dilek, "Her şeyden çok insanını sevdik." dediği şehri gezerken, zemini bozuk tenis sahasının etrafında koşarken, haziranda dahi karı erimeyen Berçelan yaylasında kayak yapmaya çalışırken... Sorunları yakından görüyor ve çalışmalara başlıyor.

Atatürk Kültür Merkezi'nin zemin katında bulunan sinemanın açılmasında Yeşilbaş ve Erbarut, işletmeci-valilik-il kültür müdürlüğü arasındaki üçgenin mesafesini kısaltmış. Yeşilbaş, bu güzelliklere ancak elbirliğiyle ulaşılabileceğini özellikle vurguluyor: "Valimiz Muammer Türker, rektörümüz Prof. Dr. İbrahim Belenli'nin destekleri, tenis hocası Fatih Bey, yıllardır tiyatro grubunu inatla sürdüren Naim Kazandıoğlu da çalışıyor. Hep birlikte güzel bir şeyler yapmaya çalışıyoruz."

BİR HAYALİM VAR...

ÖSS'ye girmiş öğrencilere doğru tercih yapabilmeleri için yardımcı olmayı da düşünen Dilek Yeşilbaş'ın Usta filminin galasından sonra başka bir hayali var: "Yılmaz Erdoğan'ın yeni filmi Neşeli Hayat'ın galasının Hakkâri'de yapılması." Yeşilbaş, Yılmaz Erdoğan'ı sinemanın açılışı için düşünmüş, ancak yeni filminin yoğun çalışma temposu nedeniyle Erdoğan programa katılamamış.

Hakkâri'ye umut getirmek için seferber olan bu iki doktor kadının 'hayali' gerçekleşir mi bilinmez; ama Hakkâri'de 'neşeli hayat'ın ve umudun çoğaldığını söylemek için daha fazla sebep var artık.

 

Zaman
Yayın Tarihi : 19 Haziran 2009 Cuma 18:47:00


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?