Bu yıl 70’e yakın film gösterilecek !f İstanbul’da, adını sık sık duyduğumuz ödül avcısı filmleri izlemek de mümkün olacak, genç yönetmenleri keşfetmek de...
Bu yıl 8. kez düzenlenen !f İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali, aradan geçen sürede sinemaya dair belleğimize birçok özel an kattı. İlk yılında Darren Aronofsky, Hal Hartley gibi yönetmenleri dünya gözüyle görmemize vesile olan; şu an dünya sinemasında kendine önemli bir yer edinen François Ozon’un kısa filmlerini göstererek, onu keşfetmemizi sağlayan; yıllardır konuşa konuşa bitiremediğimiz, Richard Kelly’nin ilk filmi “Donnie Darko”yu ilk kez izleme imkânı veren !f İstanbul, krize ve zorluklara rağmen bugün başlıyor.
‘Hit Filmler’ gösterilecek
Üstelik festival yönetmenleri Serra Ciliv ve Pelin Turgut, ekipleriyle birlikte bağımsız sinemaya, yeni anlatım biçimlerine ve keşiflere olan inançlarından hiçbir şey kaybetmedi; yine bu ilkelerin hissedildiği bir programla karşımıza çıkıyorlar.
2010 İstanbul Kültür Başkenti Ajansı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla düzenlenen 8. !f İstanbul AFM Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali, 22 Şubat’a kadar sürecek. 70’e yakın film, Beyoğlu AFM Fitaş, AFM İstinyePark, AFM Caddebostan Budak ve Beyoğlu Emek Sineması’nda gösterilecek.
Festivalin ‘Hit Filmler’ bölümünde, aylardır her ödül töreninde adını duyduğumuz, “Şampiyon / The Wrestler”, “Milyoner / Slumdog Millionaire” gibi iddialı filmler öne çıkıyor. Bölüm, vizyonu beklemekten yorgun düşen izleyiciler için bulunmaz bir fırsat niteliğinde.
Aynı bölümde yer alan “Tokyo!”, festivalin, takipçilerine yaptığı en büyük iyiliklerden biri şüphesiz... Üç önemli yönetmenin, Tokyo hakkında çektiği üç bölümden oluşan film, hem konu edilen şehir hem de yönetmenleri dolayısıyla ilgi çekici. Zira bu üç isim, yaratıcılığıyla tanınan Michel Gondry, uzun süredir görüntülerine hasret kaldığımız Leos Carax ve Bong Joon Ho... “Tokyo!”, bölümün diğer filmleri gibi ödül canavarı değil belki ama gizli bir ‘hit’ keşfedebilirsiniz.
Keşfetmek fiili, hem festivalin düzenleyicileri hem de izleyicileri için baş tacı. Festivalin yarışma bölümü ‘Keş!f”in yanı sıra, ‘Kuzey Işıkları’ bölümüyle son dönem İskandinav sinemasını, ‘Karşı Sesler’ bölümüyle müziğin muhalif gruplarını, ‘Amerika’dan Yeniler’le Amerikan bağımsız film klişelerine meydan okuyan genç yönetmenleri keşfetmek mümkün.
Sloganı: Senden Başla
Bu yıl festivalin bir de sloganı var: ‘Senden Başla’. Bu sloganla etrafımızda olan bitene, kendimizden yola çıkan küçük bir başkaldırıyı öneren festival düzenleyicileri, bunu festivalin tüm seçimlerine yansıtmış. Ama bu konuyu ön plana çıkaran ‘Senden Başla’ adında bir bölüm de bulunuyor.
İşe kendinden başlayan ve sinema anlayışımızı tamamen sarsan dahi yönetmen David Lynch’in belgeseli “Lynch: Perde’nin Arkasında” bu bölümde yer alıyor. Kendine özgü bir gazetecilik geliştiren şahsına münhasır Hunter S. Thompson’ın politik yönünü vurgulayan belgesel “Gonzo: Hunter Thompson’ın Hayatı ve İşleri” de ilham verici olabilir.
Göz dolduran seçki
Yeni bölümlerin dışında, ‘Gökkuşağı’, ‘Nöbetçi Sinema’, ‘Fantastik Sinema’ ve her zaman iyi seçkisiyle göz dolduran ‘!F Kısaları’ da programda bulunuyor.
Gösterilen filmler, her gün ilgi çekici söyleşilerin gerçekleştirileceği Lokal Tünel’in aktivite programı ve düzenlenen partilerle destekleniyor. Bütün bunları hesaba katarsak, önümüzdeki bir hafta boyunca İstanbul’da tam bir sinema festivali atmosferi olacağı kesin.