“Uçan Türk” olarak tanınan altın madalyalı balet Serhat Güdül, “Bir Yaz Dönümü Gecesi-Carmen” adlı yapıtta aşıkları büyüleyen peri Puck rolüyle izleyici karşısına çıktı. Güdül, “Teknik açıdan zor bir roldü, sahneden 1 dakika bile ayrılmadım” dedi.
Serhat Güdül, Devlet Opera ve Balesi’nin yeni oyunu “Bir Yaz Dönümü Gecesi Rüyası-Carmen”, klasik ile moderni buluşturan iki farklı koreografiyle seyirci karşısına çıktı. Balet, İngiliz edebiyatının büyük ustasının bir yaz gecesinde periler kralı Oberon ile yaramaz hizmetkarı peri Puck’ın ortalığı karıştırarak herkesi birbirine aşık etmesini işleyen yapıtında, muzip orman perisini canlandırdı.
Gürcü koreograf Nugzar Magahasvili’nin sahneye koyduğu yapıtta orkestrayı Devlet Opera ve Balesi Genel Müzik Direktörü Şef Naci Özgüç yönetiyor. Dekor ve kostümleri İsmail Dede’ye, ışık düzeni Fuat Gök’e ait olan eserde koro şefliğini Alessandro Cedrone üstleniyor. Bu eserin ilk perdesinde William Shakespeare’in “Bir Yaz Dönümü Gecesi Rüyası-A Midsummer Night’s Dream” yorumlanıyor.
“AĞIR VE İDDİALI BİR ROL”
Yurt dışında aldığı altın madalyalarla isminden söz ettiren dansçı Serhat Güdül, mitolojik ve komedi ögeleri içeren eserde orman perisini canlandırdığını söyledi.
Peri Puck’ın herkesi birbirine aşık eden, ortalığı karıştıran bir tip olduğunu ifade eden Güdül, “Sahnede başından sonuna kadar varım, 1 dakika bile çıkmıyorum ve 40 dakika boyunca seyirciyle buluşuyorum” diyen Güdül, teknik açıdan zor bir rolü üstlendiğini söyledi:
“Bu rolde, klasik bale adına içinde olmayan hareket yok. Ağır ve iddialı bir rol. Yaklaşık olarak 1.5 aydır çalışıyoruz. Magahasvili çifti, konservatuvardan beri çalıştığımız hocalarımız olduğundan onlarla çalışmak bizler için ayrı bir keyif oldu. Ben bugüne değin çok eserde dans ettim. Ama daha önce mitolojik bir tiplemeyi canlandırmamıştım. Stil ve karakter olarak ilk defa böyle bir tipi canlandırıyorum. Bu rolde başımda sarı peruk var, boynuz takıyorum. Bir de bütün vücudum altın sarısına boyanıyor. İçinde yapamayacağım hareket yok. Ama, kendimi bale açısından geliştirmiş hissediyorum.”
VİYANA’DA 6 BİN KİŞİYE DANS ETTİ
Viyana’da düzenlenen Kahveciler Balosu’nda dansçı Volkan Ersoy’un, Mozart’ın “Türk Marşı-Rondo Alla Turca” adlı yapıtıyla süslenen koreografisinde 6 bin kişi karşısında sahne aldığını belirten Güdül, kurdukları “Hayal Dans Topluluğu-Dream Dance Company” ile yeni projeler yapacaklarını ifade etti.
“Ayna-Mirror” adlı koreografi üzerinde çalıştığını anlatan Güdül, “Ben koreografi yapmayı dans etmekten daha çok sevdim ve benimsedim. Yeni bir şey üretmek, birilerinin yaptığı koreografide yaptığım danstan daha keyifli. Kendime özgü bir stil oluşturmak cezbedici geliyor ve beni heyecanlandırıyor” dedi.
Rotasını koreografi ve eğitmenliğe çevirdiğini dile getiren dansçı, “Altıncı koreografim olacak bu yeni eser, insanın karşısına geçtiği zaman yüzleşip de kaçamadığı tek gerçek olan aynayı anlatacak. Çünkü, kimse onun karşısına geçtiğinde yalan söylemez. Mutlu olduğu, üzüldüğü tek zamandır ayna karşısında geçirdiği...” diyerek projesini tanımladı.
Yapıtın müziklerini belirleme aşamasında olduğunu belirten Güdül, kendisinin de dans edeceği eserde dansçıların bir kapıdan sahneye gireceklerini, karşılarına bir aynanın çıkacağını belirtti.
Bu kapıdan dört farklı rengin çıkacağını ve dört bölümde dansçıların ruh halinin gözler önüne serileceğini ifade eden Güdül, bu şekilde dinamik, hızlı, seyircinin ilgisini çekecek bir yapıtla izleyici karşısına çıkmayı planladığını sözlerine ekledi.