SÜMER BABA'NIN BİR ÇİFTLİĞİ VAR...

İçinde de bungalov evleri ve deveden tavşana kadar hayvanları var! Oyuncu Sümer Tilmaç’ın sahibi olduğu Melek Çiftliği’nin her köşesinde Yeşilçam’a ve Türk sinemasının ünlü oyuncularına dair hoş detaylara rastlamak mümkün.

Sümer Tilmaç, ‘Türk sinemasının emektar sanatçısı’; yılların ‘kötü adam’ı, Süper Baba‘nın Kahveci Nihat’ı, bugünlerde de Altın Kızlar dizisinin Yakup’u. 1971 yılından beri oyuncu, senarist ve yönetmen olarak hep bu camianın içinde bulunmuş Tilmaç. Birkaç yıl önce de soluğu memleketi Antalya’nın Serik ilçesindeki arazilerinde almış, yeni bir düzenlemeyle büyük bir çiftlik yaratmış. Melek Çiftliği bugün, Sümer Tilmaç Sanatçı Köyü olarak da biliniyor. Antalyalılar ve özellikle de çocuklu aileler için biçilmiş kaftan. Hele de hafta sonları...

Hanımeli çiçeklerinin üzerinde kemer oluşturduğu, uzun ve mis gibi kokan bir yoldan giriliyor çiftliğe. Söğüt ve çınarların gölgesinde, şehrin sıcağı daha az hissediliyor. Hemen yanında da bir çay var zaten, dileyen üzerinde deniz bisikletine binip çay boyunca gezebiliyor. Çocukların ilgisini ise en çok hayvanlar çekiyor. Kedi ve köpekler kadar, etrafta gezinen tavşanlar görmek de son derece olağan burada. Atlar, kümes hayvanları, balıklar ve bir de hem ziyaretçilerin hem de çiftlik ahalisinin son gözdesi, Tuncay isimli deve... Henüz 45 günlük olan Tuncay aslında bebek sayılıyor; göbek bağı bile düşmemiş. Ama adı üzerinde işte; boyu şimdiden bir buçuk metreyi geçmiş.

YEŞİLÇAM HER YERDE

Melek Çiftliği’nde konaklama imkânı da var. 40 yatak kapasiteli tesis, ahşap evlerden oluşuyor. Evler, numaralardan çok Yeşilçam’ın ünlü oyuncularının rölyefleriyle adlandırılmış: Adile Naşit, Cem Yılmaz, Hulusi Kentmen... Masaların üzerlerindeki Amerikan servislerini, Türk sinemasının ünlü filmlerinden kareler ile Sümer Tilmaç’la ilgili gazete kupürleri süslüyor. Yeşilçam filmleri, çiftlikteki ana tema bir nevi. Her an her yerde karşınıza bir film veya oyuncuyla ilgili bir detay çıkabiliyor. Turist Ömer Taş Atölyesi’nde rölyef ve heykel workshop’ları veriliyor mesela. Sadri Alışık Sineması’nda eski Türk filmleri gösteriliyor. Süper Baba Çardağı, güvercinlerin bulunduğu kümesin ismi. Yan taraftaki parka, Türker İnanoğlu’nun adı verilmiş. Ağaçların da isimleri var; Suna Pekuysal ağacı, Sezen Aksu ağacı... Dileyen konuklar da ağaç satın alabiliyor. 25 TL karşılığında fotoğrafınız çekilip ağacın üzerine asılıyor. Amaç, kimsenin ‘Şu hayatta da bir dikili ağacım olamadı,’ dememesi.

YEMEKLER, ORGANİK

Melek Çiftliği’nin düşünsel yanı dikili ağaçlarla sınırlı değil. Çiftliğin felsefesini etraftaki tabelalarda yer alan atasözleri de özetliyor. Bir de çevreci yanları var. Onu anlamak için de kâhin olmaya gerek yok. Birçok yerde de “Burada tükettikleriniz Melek Çiftliği’nde üretilmektedir” yazıyor. Çiftliğin özel mönüsü çok beğeniliyor. Ama herkesin favorisi, kahvaltıları.

Ustalardan tiyatro, diksiyon dersleri

Sümer Tilmaç, şimdiye kadar taş atölyesi ile sınırlı kalan kursların sayısını da artırmaya karar vermiş bu yıl. İngilizce ağırlıklı yaz kamplarının yanı sıra, usta oyuncu ve spikerler tarafından verilecek dersler de olacak çiftlikte. Tiyatro, diksiyon, sinema ve pandomim eğitimleri için Melek Çiftliği’nde olacak isimler arasında Necati Bilgiç, Mehmet Rıfat Aras, Volkan Severcan, Berhan Şimşek ve Tarık Tarcan bulunuyor. Derslerin sınıflarda, belli bir düzen içinde değil; çardaklar altında, kanolar üzerinde verileceğini de hatırlatalım.

Kaybolan El Sanatları Şenliği düzenleniyor

Melek Çiftliği’nde zaman zaman çeşitli etkinlikler de düzenleniyor. 22 Mayıs’ta başlayacak Kaybolan El Sanatları Şenliği’ne Türkiye’nin dört bir yanından sanatçılar ve ustalar katılacak. Urfa’dan keçeci, Zonguldak’tan dokumacı, Gaziantep’ten telkari ustası, Kahramanmaraş’tan bakırcı gibi 30 kadar kişi, unutulmaya yüz tutan el sanatlarını tanıtacak. Etkinlikte konserler ve geleneksel düğün gösterileri de düzenlenecek. Melek Çiftliği ziyaretçilerince ilgi gören bir diğer etkinlik ise Babalar ve Çocukları. Özellikle ayrılmış anne-babaların çocuklarına yönelik tasarlanan projede, babaların çocuklarıyla beraber olacakları hafta sonlarını burada; doğada geçirmeleri ve kaynaşmaları amaçlanıyor.