1
Mayıs
2025
Perşembe
OTOMOBİL

BAYANDAN TEMİZ OTOMOBİL DEVRİ KAPANDI

İlk üretildiği günden bugüne erkeklere kadınlardan daha yakın duran, 'erkek oyuncağı' olarak tanımlanan otomobil, değişen sosyal ve ekonomik hayatla birlikte pes etme noktasına geldi. Zira, sürücü koltuğuna geçen kadın sayısı her geçen gün artıyor.

Kadınlar kendileri için olmasa bile otomobil satın alma sürecinde erkeklerden daha çok etkin rol oynuyor. Amerika ya da Avrupa'da trafikteki kadın sürücü sayısı ciddi oranlara ulaşırken bu oranın düşük olduğu Türkiye'de son birkaç yıl içerisinde gözle görülür bir artış yaşanıyor. Sadece otomobiller değil kombi, panelvan ya da minibüslerin hatta kamyon ya da otobüslerin sürücü koltuğunda bile bir kadına rastlayabiliyoruz.

Kadınların otomobil kullanımında ön plana çıkmasında öncelikle iş hayatındaki yoğunluk etkili oluyor. Çalışan kadın tıpkı eşi gibi imkanı varsa işe kendi aracıyla gidip gelmek istiyor. Şirketler son yıllarda çalışanlarına yönelik araç kiralamaya yöneldiği için tıpkı erkek çalışanlar gibi kadın çalışanlara da bir 'şirket aracı' tahsis edilmesi yaygınlaşıyor. Ancak, yapılan araştırmalar trafikteki kadın sürücülerin yarısından fazlasının çalışmayan kadınlardan oluştuğunu ortaya koyuyor. Ev hanımı olan ya da kendi işini yapan kadınlar günlük hayatını daha verimli kılabilmek, sosyal hayatını güçlendirmek ve çocuklarının okul vs. gibi ulaşım ihtiyaçlarını görebilmek için otomobil kullanmayı tercih ediyor.

Sonuçta, trafikte son birkaç yıl içerisinde önceki yıllarla kıyaslandığında kadın sürücü sayısının katlandığını görüyoruz. Buna paralel olarak otomobil ilanlarındaki 'bayandan temiz otomobil' ibaresi de artık kullanılmıyor. Çünkü, kadın sürücü sayısının çok artması onları ayrıcalıklı olmaktan, az kullanılan otomobiller gibi algılanmaktan uzaklaştırıyor. Bu artış ne yazık ki araç ruhsatlarına henüz yansımıyor. Genellikle kadınların kullanacağı otomobillerde ruhsat evli ise eşin değilse babanın üzerine yapılıyor.

Trafikteki kadın sürücü sayısındaki artış Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde tutulan ehliyet sayılarıyla ilgili istatistiklerde daha iyi ortaya çıkıyor. Örneğin, 1999 yılında yaklaşık 13 milyon adet olan sürücü ehliyeti içerisinde kadınların oranı yüzde 12,9 iken, bu rakamın 19,4 milyona yaklaştığı 2008 yılı sonunda yüzde 16,6'ya yükselmesi dikkat çekici. 10 yıl içerisinde bir milyon 555 bin kadın, sürücü ehliyeti sahibi olmuş. 10 yılda tüm geçmişi katlamış. Türkiye'de pek çok erkek çocuğunun 18 yaşını doldurduğu gün ehliyet alması gerektiğine inanıldığını hesaba kattığımızda bugün 3 milyon 220 bin ehliyet sahibi kadın sürücünün azımsanması gerektiğini düşünüyorum. Bu rakamın büyük bir kısmı otomobil kullanma ehliyetine sahip ve geçen yıl itibarıyla ülkemizde bulunan otomobil sayısı 6,8 milyon adet. Yaklaşık her iki otomobilden birine bir kadın sürücü düşüyor.

 

Memduh Taşlıcalı - Zaman
Yayın Tarihi : 3 Mayıs 2009 Pazar 18:32:08
Güncelleme :3 Mayıs 2009 Pazar 18:35:07


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?