Yerel seçimlerin çok yakınlaştığı, ülke genelinde tabana hizmet ve yayılmanın en ucu ve gerçeği olarak gördüğüm köylerde yapılacak muhtar ve ihtiyar heyeti seçimi ve örgütlenecek yönetim biçimi çok değerli ve önemli.
Dünyanın konuştuğu, sistemlerin ve yatırımların değişime uğrayarak politikaların, hedef planlamaların yönlenmek mecburiyetinde kaldığı, insanların en büyük arayışı huzur ve sağlıklı yaşamın çözümü toprak, deniz, hava, oksijen, orman, temiz enerji, alternatif enerji, çevre, küresel ısınma, su, yeraltı, yerüstü kaynakları, yabanıl hayat, bitki örtüsü, organik tarım, tarihi, mimari, arkeolojik dokular ve kalıntılar v.b. köylerin en büyük, en zengin malvarlıkları; insan yaşam biçimi çözümlerinin çıkış noktalarından biri.
Bizlerin, şehirlerde yaşayan, bu tip yerleri yazlık olarak kullanarak, hafta sonları, belirli zaman aralıkları dışında dünyamızda fazla yeri olmayan, tüketerek fazla üretim yapmadan çevresine ve sosyal hayata kapılarını kapattığımız boş alanlar.
Kişisel biraz duyarlılıkla, biraz farkındalıkla bu yerellerin zenginlikliklerinin ne denli önemli, hayati ve yararlı olduğunu, destekle insan ve toplum hayatına olumlu geri dönüşümün başarılacağını görmek ve anlamak mümkün.
Bu çıkış noktasından hareket ederek kişisel katkının toplumsal yarara dönüşeceğini sivil toplumculukla yıllardır yoğrulan, kafa yoran bir kişi olarak köy yönetimi ile sivil toplum yönetiminin paralelliğini ve örtüştüğünü Köy Kanunu’nu incelediğim zaman saptadım, değerlendirdim ve heyecanlandım.
1924 yılında yürürlüğe girmiş bulunan Köy Kanunu köyde yaşayan köylülere yani tüm köy derneği üyelerine hiçbir siyasi partiye katılmaksızın seçme, seçilme ve yönetime katılma hakkını sağlamakta, demokratik haklarını en yalın bir şekilde kullanma alanını açmaktadır.
“ Her köyde bir köy derneği, bir köy muhtarı, bir de ihtiyar meclisi bulunur. Köyde köy muhtarını ve ihtiyar meclisi azalarını seçmeğe hakkı olan kadın ve erkek köylülerin toplanmasına köy derneği derler. Köy muhtarı ve ihtiyar meclisi azaları doğrudan doğruya köy derneği tarafından ve köylü kadın ve erkekler arasından seçilir. Köy muhtarı ihtiyar meclisinin başıdır.”
“Köyde evlerin etrafını ve köyün sokaklarını temiz tutmak, her ev kendi önünü süpürmek”
“Köy yollarının ve meydanının etrafına ve köyün içinde ve etrafındaki su kenarlarına ve mezarlıklara ve mezarlık ile köy arasına ağaç dikmek. (Köylü her sene adam başına en az bir ağaç dikecek ve bu ağaç tamamen tutup yeşilleninceye kadar ağaca bakacak va yeni dikilmişlere hayvanların sürünerek ve kemirerek zarar vermesinin önünü almak için etrafına çalı çırpı sarıp muhkemce bağlıyacaktır.).”
“Köy halkından askerde bulunanların ve bakacağı olmıyan öksüzlerin tarlalarını, bağ ve bahçelerini (imece) yoliyle sürüp ekmek, harmanlarını kaldırmak.”
“Bir hayvana götüremiyecek kadar yük yüklettirmemek.” v.b. maddeler.
Kanun, köydeki yaşamı doğrudan doğruya etkileyen, köyün fiziksel, sosyal, ekonomik gelişimini, işleyiş biçimini, denetim mekanizmasını düzenleyen, yetkiler veren bir maddeler bütünü. Sanki bir dernek tüzüğü...
Yapılan en son nüfus sayımına göre kırsal kesimde yaşayan nüfus sayısı 20 milyon 838 bin 397, bunlardan 1/3’ünün 18 yaşın altında olduğunu varsayarsak ortalama 17 milyon kadın ve erkeğin otomatik olarak kamu yönetimine katılma (köy derneği), köyü sahiplenme ve alınan kararların uygulanmasını isteme, takip etme hakkı doğmaktadır.
Doğa, çevre, bitkiler, temiz enerji, erozyon, ormanların kaybolmaması girişimleri, 2B uygulamaları, havyan barınakları, balıkçı barınakları, yerel tohumlar, v.b. insan hayatını, köylü hayatını birebir etkileyen unsurlarla, hayat kaynağı ile ilgili olarak yıllardan bu yana faaliyet gösteren, araştırmalar yapan, proje üreten , projeleri kırsal kesimlere taşıyan çeşitli sivil toplum örgütleri, kamu yönetimleri, yerel yönetimlerin varlığı, yetkileri, hizmeti mecbur kılan yasalar, yönetmelikler ama nedense uygulamayı, gelişmeyi engelleyen tıkanıklıklar...
Bu nedenle buralarda yaşayanların sıkışmışlıkları, yaşam çözümünü başka yerlerde aramaları, farkında olamadıkları yerel zenginliklerini terk etmeleri, kopuk aileler, bananecilik, köyde yaşanlarının çoğunun ekonomik kaygı içinde üretimsiz, her şeyi devletten bekleyen bir düşünce
tarzı, umutsuz, eğitimsiz ve sahipsiz kalmaları, çarpıklaşmaları...
Yerel seçim kampanyalarının hızlandığı ve toplumsal bir heyecana dönüştüğü bugünlerde köy muhtar seçimlerinin, yönetiminin ne denli önemli olduğu, verilecek desteğin, köylünün bilinçlendirilmesinin, iyi ve doğru bir şekilde yönlendirilmesinin kişisel yarardan toplumsal yarara dönüştürülebileceğine, model oluşturularak halkalar şeklinde çevreye ve topluma yayılacağına inanmaktayım.
İletişimin bu denli hıza eriştiği, uzaklık yakınlık kavramının minimize olduğu bir dünyada istedikten sonra bilgilenmenin, bilgilendirmenin ve çözümlerin önüne çıkacak hiçbir engel yok.
Av. Nur Gerçel ÇYDD Genel Yazmanı, Çatalca/Yalıköy muhtarlık seçiminde muhtar adayı destekcisi