Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, dünyada finansal piyasalarda yaşanan son gelişmeleri "çok büyük bir deprem" olarak nitelendirdi ve "Bunun sonunda daha çok denetim, gözetim ve regüle (düzenleme) olan finansal piyasalar göreceğiz. Benim beklentim hiçbir şey eskisi gibi olmayacak" dedi.
Güler Sabancı Ankara Hilton Oteli'nde dün bir resepsiyon düzenledi. Resepsiyona, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Sayıştay Başkanı Mehmet Damar, Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün, bürokratlar, işadamları ve yabancı misyon temsilcileri katıldı.
Güler Sabancı resepsiyonda yaptığı konuşmada, dünyada ve Türkiye'de yaşanan son ekonomik gelişmeleri değerlendirdi. Sabancı, 2008'in başından itibaren bir finansal krizin dalga dalga derinleşeceğini ve yılın "bıçak sırtında" geçeceğini öngördüklerini hatırlattı. Krizin derinleştiğini ancak bu derinliğe ulaşmasını kendilerinin de beklemediğini kaydeden Sabancı, "Ama yine de 'Krizin boyutlarını henüz tam bilmiyoruz' demiştik. Nitekim hakikaten ciddi boyutlarda olduğu son dönemlerde ortaya çıktı" dedi.
Etkilerini 2009'da göreceğiz
Finansal piyasalarda "çok büyük bir deprem olduğunu" ifade eden Sabancı, "ortalığın henüz yatışmadığını" ancak yatıştırmak için başta Amerikan Merkez Bankası olmak üzere dünya merkez bankalarının büyük çaba gösterdiğini anlattı.
Sabancı, "Bunun sonucunda daha çok denetim, daha çok gözetim ve daha çok regüle olan finansal piyasalar göreceğiz. Benim beklentim; hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Finansal piyasalarda ciddi değişiklikler göreceğiz. Ciddi yeni regülasyonlar göreceğiz. Bunları yaşayıp görmemiz gerekecek. Muhasebe sistemlerinde, şirket değerleme sistemlerinde ciddi yeni bir döneme giriyoruz. Yani bu işin kitabı yeniden yazılacak. Dolayısıyla büyük bir değişimin başlangıcındayız. Bunun etkilerini 2009 yılında da göreceğiz" diye konuştu.
Büyüme yüzde 4'ün altında olacak
Sabancı, krizin Türkiye'yi nasıl etkileyeceğine yönelik soruya da "Hiç etkilenmeyeceğiz diye bir şey söz konusu olamaz. Dünyadaki bu büyük dalga, bu kriz büyümeleri etkileyecek, likiditeyi etkileyecek. Bu ikisi de Türkiye'nin ihtiyacı olan şeyler. Türkiye'nin büyümeye de ihtiyacı var, likiditeye de ihtiyacı var. Dolayısıyla iki türlü de etkileneceğiz" karşılığını verdi.
"Finansal sistemimiz çok şükür sağlam" diyen Sabancı, 2001 ekonomik krizinin ardından alınan kararlar ve yapılan düzenlemelerin finansal piyasaları dayanıklı hale getirdiğini, bunun da "bir avantaj oluşturduğunu" söyledi.
Sabancı, sürecin Türkiye'nin büyümesine etkisini değerlendirirken "Tabii büyümemiz etkilenecek. Yüzde 4 gibi bir büyüme, 4'ün altında bir büyümeyle 2008'i kapatacağız gibi gözüküyor. Bu, her halükârda yüzde 2 olan OECD ortalamasından daha iyi. Dolayısıyla bizim, hâlâ götüren ve etkileyen kendi iç dinamiğimiz var" diye konuştu.
Enflasyonist bir baskı var
Sabancı, "Merkez Bankası faizlerini yüksek buluyor musunuz, düşürülmesi beklentiniz var mı?" şeklindeki soruya da "Faizler bir sonuç, dolayısıyla Türkiye'de, dünyada da bir enflasyonist baskı var. Bunu göz ardı edemeyiz. Faizler, bunların bütününden çıkan sonuçtur. Başbakan da bugünkü (dünkü) basın toplantısında Merkez Bankası özgür demiş" yanıtını verdi. Bu arada Başbakan'ın aynı zamanda kişisel olarak faizlerin biraz daha düşürülmesinden yana olduğunu da belirttiğinin hatırlatılması üzerine Sabancı, gülerek, "İş dünyası her zaman düşürülmesinden yana" dedi.
Fırsata çevirme imkânımız olabilir
Krizin Türkiye'ye etkisinin sınırlı kalması için neler yapılması gerektiğine ilişkin soru üzerine Sabancı, "Tabii bir kere sakin olmamız ve istikrarı bozmamamız lazım. Mali disiplini, bütçe disiplinini bozmamamız gerek. Bu disiplinleri bozmadan götürmek, geçmişten daha da çok önem kazandı" dedi. Bu noktada IMF ile bir anlaşma yapılmasını arzu ettiğini kaydeden Sabancı, anlaşmanın çerçevesine yönelik soruyu şöyle yanıtladı: "Geçmişteki gibi değil ama yine de şu anda dünyadaki en önemli finansal akredite gruptur, bir ufak sigortadır, bir anlaşma yapmamız iyi olur diye düşünüyorum. Temkinli olmamız lazım ama ben pozitif bir insanım biliyorsunuz. Her kriz aslında bir de fırsat getirir. Bu dönemi eğer Türkiye istikrarlı bir şekilde, mali disiplini bozmadan götürürse bunu bir fırsata çevirme imkânımız olabilir. Yani temkinli olmalıyız ama dünyada olanlara bakınca da bizim mali sistemimiz ve altyapımız oldukça dayanıklı gözüküyor."
SABANCI'YA GÖRE KRİZİN TÜRKİYE'YE 3 ETKİSİ
- Kriz likiditeyi etkileyecek.
- 2008 yüzde 4'ün altında bir büyümeyle kapatılacak.
- Enflasyonist baskıyı artıracak.
KRİZİN ETKİSİNİ AZALTMAK İÇİN NELER YAPILMALI
- Sakin olmalı ve istikrarı bozmamalıyız.
- Mali disiplini, bütçe disiplinini bozmamamız gerek.
- IMF ile anlaşma yapmamız bir sigorta olur.
başbakanımızın talimatları bize yeter talimat 1 zaman gazetesinden başka gazete okumayıcağız 2 her duyduğumuza inanmıyacağız 3 erdoğana muhalefet edip memleketin geleceğini dara sokmayacağız 3 üçkağıtçıları hırsızlıkları bağrımıza basacağız 4 dağıtılan kömürle ısınıp yardım olarak verilen bulgurla karnımızı doyuracağız sabredeceğiz 5 tevekkül edip hamdedeceğiz 6 ölen ölür kalan sağlar bizimdir diyeceğiz ve bu krizi allahın izni ile atlatacağız