Avrupa Şampiyonasına Saatler Kala Milli Takımımız
2008 Avrupa Şampiyonasına çok az bir süre kala hazırlık çalışmalarını Almanya’da sürdüren Milli Takımımız Slovakya ve Uruguay ile iki hazırlık maçı yaptı. Bunlardan Slovakya’yı 1-0 yendi, Uruguay’da hatalar zinciri sonucunda 3-2 yenildi. Son maçını Finlandiya ile oynadıktan sonra da şampiyonanın en önemli adaylarından Portekiz karşısına gurubunun en önemli maçına çıkacak.
Türk Milli Takımı bu iki maçta açıkça görüldü ki, tam olarak hazır değil. Kimse hayale kapılmasın, şövenist duyguları bir kenara itsin ve gerçekleri görsün. Bu takımın iyi bir sonuç alabilmesi çok zor. Ancak Türk Milli Takımının umulmadık anlarda çok iyi sonuçlar alarak, beklenmedik başarıya ulaştığı da unutulmamalıdır.
Zaman kısa ancak, Fatih Terim; Fatih Terimliliğini göstererek zayıf tarafları kuvvetlendireceği, yanlışları düzelteceği, oyuncuları motive edeceği de beklenmelidir.
Slovakya bizim dişimize göre bir takımdı ve böyle olunca da galibiyet kolay oldu. Takımın aksayan taraflarında pek fazla bir eleştiri gelmedi. Ancak denenen oyuncular arasında dikkati çeken yalnızca Colin Kazımdı. Fatih terim’in verdiği taktiği harfiyle uyguladı, sanırım Teknik Direktörün de gözüne girmeyi başardı. Ligin dikkati çeten isimlerinden Emre Güngör, heyecanlı olmasına rağmen hatasız oyladı, top kesişlerindeki başarısını ileri yönelik davranışlarında dikkati çekmedi. Bu maçın en önemli özelliği ön libero ile takımın daha ileriye dönük oyun sergilemesiydi. Aurelio sayesinde takım hem pozisyona girdi hem de golü buldu. Takım ikinci yarıda Sabri ve Gökdeniz ile daha hareketlendi, ancak savunmada servet’in yokluğu kendini hissettirdi. Kalede Rüştü zor duruma pek düşmedi.
Türkiye futbol tarihinde ilk kez oynadığı Latin Amerika futbolunun tipik temsilcisi Uruguay ile tarihindeki ilk maçını oynadı. Portekiz futboluna yakın özellikler taşıyan Uruguay maçı Türkiye için çok önemliydi. Maçın başlarında sağdan çok güzel gelişen, Hamit Altıntop’un pasını Arda değerlendirerek takımımızı 1–0 öne geçirdi. Dünya futbolunun önemli temsilcisi karşısında galip durumla geçmek çok önemliydi. Ancak canlı, fizik gücü yüksek, sert oynayan, disiplinli Uruguay takımı savunmamızı hallaç pamuğu gibi atmaya başladı. Emre Aşık ve Gökhan Zan gelişen ataklar sonunda tel tel döküldüler, hatalar birbirine eklenince de sonuç 3–2 yenilgi oldu. Bu arada Uruguay’ın attığı iki golün penaltıdan oluşu bunlardan birinde Volkan’ın hatası da afedilir cinsten değildi. Bu arada Uruguay’ın verilmeyen bir penaltısı da işin cabası...
Uruguay maçı açıkça gösterdi ki, takımının savunması evlere şenlik. Başta Volkan güvenilir olmaktan çok uzak, çıktığı her hava topunda yanlışlar yapıyor. Bu pozisyonlarda Uruguay’ın başka bir gol bulamaması onlar için şanslıktan başka bir şey değildi. Gökhan Zan ve Emre Aşık’lı savunma şampiyonada bizler için felaket olur. Nihat’ın attığı serbest vuruş son derece güzeldi, ancak bunun da biraz şans olduğunu düşünürsek Fatih Terim’in işi çok zor. B savunma dünya yıldızı Portekizli C.Ronaldo karşısında ne yapar? Savunması dökülen bir takımın orta sahadan başlayacak hücuma yönelmesini nasıl sağlayacak bilemiyoruz.
Avrupa Şampiyonasında kalemiz de emin ellerde değil. Ne yapacağı belli olmayan Volkan, ilerlemiş yaşına rağmen tecrübeli Rüştü ve kendi takımında kaleci arayan Trabzonlu Tolga Zengin ile takımımızın çok zorlanacağı açıktır. Kaldı ki ligin 2.yarısında büyük başarı gösteren Galatasaraylı Aykut kalemizi çok daha güvenli kılabilirdi. Savunmada ise İbrahim Toraman’ın takıma alınmayışındaki Fatih Terim’in düşüncesine katılmıyorum.
Kısacası zaman çok az, Terim’in işi de çok zor...
