Galatasaray Liderliğini Gollerle Süsledi

Türkiye-İsveç özel hazırlık maçı nedeniyle ara verilen ligin 21. haftası Kayseri’de oynanan Beşiktaş-Kayseri maçı ile başladı.

Zirveyi zorlayan ve üst üste altı maçı kazanan Beşiktaş’ın belki de umudunu Kayseri’de yitirdi. Mevsim nedeniyle zor koşullarda oynanan maçta Beşiktaş’ı hezimetten Rüştü’nün inanılmaz refleksleri kurtardıysa da uzatmalarda iki golü birden kalesinde gördü. Dört eksik oyuncusu ile sahaya çıkan Beşiktaş doksan dakika boyunca rakip sahaya doğru dürüst akın yapabilmek bir yana kaleyi bulan tek bir şut bile atamadı.

Vedat Okyar’ın dediği gibi; “Bobo ısınırken sakatlandı, Cisse sakatlandı, orta saha çöktü, zemin çok kötü, ayakta durulamıyor gibi bahanelerin ardına saklamak Beşiktaş’a yakışmaz.” Beşiktaş çok kötü bir futbol ortaya koydu,Rüştü’nün yediği gollerde hiçbir yanlışı yoktu. Oyunun ilginç yönü de zorla Kayseri’ye verilen Koray’ın eski takımının tavanına astığı gol idi. Aynı zamanda Koray, attığı golün yanı sıra Gökhan Ünal’a verdiği gollük pas ile de maçın adamıydı. Bundan sonra Beşiktaş’ın yöneticileri ellerini şakaklarına dayayıp hayıflanmalıdırlar; Cisse’nin yokluğunda orta sahası çöken Beşiktaş’ta Koray’ı neden yolladık diye...

Kayserispor ise sahaya yenmek azmi ile çıkan taş gibi bir takımdı.Beşiktaş hücumlarını orta alanda karşıladı ve onların şut atmalarını engelledi. Kayseri’de başta Koray olmak üzere Toledo, Ragıp, Mehmet Topuz, M.Eren ve Cangele maçın yıldızları idi. Kalede İvankov ise belki de Türkiye’deki en rahat oyununu oynadı. Bu arada kendi takımında forma bulamayan, Fatih Terim’in desteği ile İsveç maçında oynatılan, sakatlıktan yeni kurtulmuş Gökhan Zan, ofsayt pozisyonunu acemice bozarak takımının gol yemesini sağlamış olmasının da üzerinde durulmalıdır. Beşiktaş’da Tello, İbrahim Üzülmez, Holosko, Delgadı, Nobre tek kelime ile hayal kırıklığı yarattılar. Kayseri savunması onlara hiçbir imkan tanımadı. Öte yanda İbrahim Kaş, adeta rakip oyuncunun gölgesi olmaktan öteye gidemedi. Beşiktaş’ın yediği golde büyük hatası olan İbrahim Kaş’ın boynunu büküp, arkadaşlarından özür dileyeceğine kendisine çıkışan Tello ile saha içerisinde dalaşması Beşiktaş gibi bir takıma hiç yakışmıyordu. Bu oyuncunun ya kulağının çekilmesi ya da takımdan ilişkisinin kesilmesi gerekir. Sen Koray gibi bir oyuncuyu ver, yerine Fatih Terim’in lütfüyle milli olan İbrahim Kaş’ı ilk on birde oynat... Diğer tarafta ise İstanbul Büyükşehir Belediyesine verilen İbrahim Akın attığı iki gol ile takımını galip getiriyordu.

Olacak iş değil.

Ligin lideri Galatasaray Ali Sami Yen’de adeta yağmur gibi golleri peş peşe sıraladı. Buna rağmen kalesinde de üç golü de beraberinde gördü. Yediği gollerden sonra adeta sahada kriz geçiren, arkadaşlarına yüklenen Orkun bence hiç üzülmesin. Son yıllarda sahalarımızda böylesine güzel goller görmedik ve bunları kurtaracak kalecilerin ise bu memlekette heykelleri dikilir. Orkun’a söyleyecek bir çift sözümüz var: her pozisyonda arkadaşlarına çıkışacağına önce kendi oyununu kontrol etmelidir. Manisalı Selçuk’un harika gollerine yapılacak tek şey şapka çıkarmak olacaktır. Onun yanı sıra Beşiktaş’ın gözden çıkardığı Burak‘da adeta bu maçta Koray gibi ben varım diyordu

Galatasaray’ın bazı yöneticileri ve kendilerini futbol uleması sanan spor yazarlarının her hafta, haksız olarak hışmına uğrayan Feldkamp’ı bu maçta alkışlamak gerekir. Adı şöhrete çıkanları bir kalemde silerek. Gençlerden çok diri koşan ve anlaşan bir takımı ortaya koydu. Son haftalarda tenkit edilen; Terim’in Milli Takıma almadığı Hakan Şükür ise ben daha birkaç yıl oyarım diyordu. Attığı üç gol ve bir asistle de sahanın en iyilerinden birisiydi. Kendisini İsveç özel maçı kadrosuna almayan Terim’e ve kendi takımında O’na karşı olanlara, belki de gönderme yapıyordu.

Galatasaray’ın genç oyunculardan kurulu takımının bir şeyler yapacağının sinyallerini Fenerbahçe maçında vermişti, Bu maçta da sahaya yayılışı, girdiği pozisyonları ile göz doldurdu, tribünlerden alkış aldı. Manisaspor ise ilk yarıda sahada adeta yoktu.Bütün orta alanı rakibe bırakmıştı, büyük takımlara karşı aldığı başarılı sonuçlarla dikkati çeken, Teknik Direktörü Yılmaz Vural bu maçta sözcüğün tam anlamıyla mat oldu. Selçuk’un ve Burak’ın görülecek güzellikteki golleri olmasaydı bu oyun tarihi bir skorla bitecekti.

Galatasaray bu oyunu ile zirvedeki yerini hakkıyla koruduğunu taraflı tarafsız herkes kabul etmek zorundadır. Galatasaray’ın en iyileri kimler diye bir soruya verilecek tek yanıtım; hepsi mükemmeldi olacaktır.

Fenerbahçe Gençlerbirliği Oftaş maçına mutlak galibiyet için çıkma zorundaydı. Bir gün önce Galatasaray’ın muhteşem futbolu ve rakibine attığı altı golden sonra zirve yarışında aradaki bir puanlık farkı açmamaya özen gösteren Fenerbahçe üç puanı mutlak alma zorundaydı. Nitekim de öyle oldu maça ağırlığını ilk başlarda koymayı başardı ve sürekli rakip kalede gol aramaya başladı. Beklenen gol 30. dakikada geldi,gole giden Aurelio’nun İlhan tarafından düşürülmesi ile bu sezon Fenerbahçe’nin kazandığı ilk penaltıda Alex takımını 1-0 öne geçirdi. Bu golden sonra sarı-lacivertlilerin farka gideceği bile düşünüldü. Kezman’ın biraz ofsayt kokan golünden sonra R.Carlos bu sezon ikinci golünü çok düzgün bir vuruşla attı. Bunun ardından R.Carlos birkaç gol pozisyonunun biraz da şansızlıktan kaçırdı. Korner atışında ise Fenerbahçe’nin boş bıraktığı İlhan kafa ile takımının tek golünü atmayı başardı. Böylece Fenerbahçe Oftaş engelini çok rahat 3-1 geçmeyi başardı.

Fenerbahçe’de günlerdir konuşulan Şilili Maldonado, Selçuk’un yerine ilk on birde yer aldı. İlk maçı olmasına rağmen, yerini bulan pasları ve kestiği toplarla göz doldurdu. Appiah’ın yerini doldurur mu diye soracak olsanız, gününde bir Appiah, Maldonado’dan çok daha üstün olduğunu söylemeye gerek yok sanırım.

Gençlerbirliği Oftaş ise çok diri ve iyi ounculardan kurulu bir takım. Zaman zaman Fenerbahçe’yi zorladı, gol pozisyonlarına girdi. Kısacası lige renk getiren bir takım ama ilerisi karanlık... Kaderi Gençlerbirliğine bağlı. Gençlerbirliği ligde kalırsa ne ala... Ola ki, düşerse Oftaş’ın kendisini lağvedip, yerini Gençlerbirliğine vereceği de açık... Onun için ne yapıp edip puan cetvelinde on beşinci sırada bulunan Gençlerbirliğini’nin düşme hattından kurtulup yukarılara tırmanması Oftaş için de şarttır.

İki hafta öncesinin lig lideri Sivasspor’da beklenen düşüş kendini gösteriyor. Gaziantep deplasmanında golsüz berabere kalan Yigidolar biraz şans, biraz da kaleci Akın’ın sayesinde yenilmekten kurtuldular. Gaziantep’in sekiz net gol pozisyonu bulduğu maçta Sivas önceki haftaların takımının yerine sıradan bir takım görüntüsü veriyordu.

Haftanın diğer maçlarında İstanbul Büyükşehir Belediyespor İbrahim Akın’ın iki golü ile lig dibinden kurtulmaya çalışan, Türkiye Kupasında Beşiktaş’ı yenen Ç.Rizespor’u 2-1 yendi. Kongresini yaparak yeni başkanını seçen, ligde zor günler geçiren Trabzonspor, Bursaspor’u 2-1 geçerek son iki maçta altı puan toplamayı başardı. Diğer taraftan sıkıntılı günler geçiren Denizlispor Konyaspor’u 2-1; Ankara derbisinde Gençlerbirliği Ankaragücünü 1-0 yenmeyi başardı. 



erdemyucel2002@hotmail.com