30
Nisan
2025
Çarşamba
SPOR

Arap atı yetiştiricileri tedirgin

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın 2009 yarış yılında Arap atlarının yarışlardaki oranını Türkiye genelinde yüzde 45'ten yüzde 43'e indirmesiyle maddi kayba uğrayan Arap atı yetiştiricileri, 2010 yarış yılında oranın daha da düşürülmesinden endişe duyuyor.
Şampiyon Arap atı Kafkaslı'nın sahibi Remazan Kaya, aile olarak uzun yıllardır yarış atı yetiştirdiklerini belirterek, sahip oldukları 350'den fazla yarış atı arasında çoğunluğun safkan Arap olduğunu söyledi.

Arap atının en iyi yetiştirildiği ve saflığının korunduğu yerin Türkiye olduğunu aktaran Kaya, Osmanlı İmparatorluğu döneminde ırka sahip çıkılmasıyla bugün Türkiye'de köklü bir Arap atı kültürünün var olduğunu ifade etti.

Bir atın maliyeti 30 bin TL
Kaya, şunları kaydetti: "Daha önceki senelerde Türkiye genelinde koşulan yarışlarda yüzde 45 oranında Arap atlarına, yüzde 55 oranında ise İngiliz atlarına yer veriliyordu. Ama 2009'daki yarışlarda Arap arlarının oranı indirildi. İngiliz atlarının oranı yüzde 57'ye çıkarılırken, Arap atlarının yarışlardaki oranı yüzde 43'e düşürüldü. İşin garip tarafı, düzenlemeyi yapan, Türkiye'de Arap atı yetiştiriciliğini yürüten ve bu işten para kazanan Tarım ve Köyişleri Bakanlığı."
Safkan Arap Atı Yetiştiricileri ve Sahipleri Derneği Başkanı Cihat Gürüz'se Türkiye'de Arap atlarıyla İngiliz atları arasındaki yarışların oranının hassas bir dengede olduğunu belirterek, yarış sayısını ve ikramiye miktarını etkileyen oranlarla çok oynanmaması gerektiğini söyledi.
Oranın Arap atları aleyhine daha da düşürülmesinin birçok yetiştiriciyi perişan edeceğini savunan Gürüz, "2010 at yarışları yılında bu oranın daha da düşürülmemesi için ilgililerle görüştük. Görüşmelerden umutluyuz. Bunun dışında en az oranların düşürülmesi kadar, Arap atı yetişicilerinin devletle rekabet edememesi de bir sorun. Çünkü Tarım ve Köyişleri Bakanlığı maliyetinin altında at satıyor. Bugün 2.5 yaşındaki bir safkanın maliyeti 30 bin TL'yi buluyor; ama bakanlık bu atı ortalama 15 bin TL'ye satmakta" dedi.

OSMANLI ÖZEL İLGİ GÖSTERDİ
Anavatanı Arabistan Yarımadası olan Arap atları önce İslamiyet'in yayıldığı coğrafyalarda tanınmaya, ardından da Haçlı seferleri ile ganimet olarak Avrupa'ya götürülmeye başlandı. Osmanlı'da orduda da kullanılan Arap atları, zamanla devletin teşviki ve halkın sahiplenmesiyle ırkı korunarak Anadolu kültüründe kendisine yer etti.
Profilden bakıldığında V şeklinde bir kafası, geniş alnı, küçük burnu, geniş burun delikleri olan Arap atlarının boyunları oldukça geniş, kuyrukları doğal olarak kalkık. Safkan Arap atları gri, fındık veya kırmızı renkleri taşıyor. Birçok Arap atının beyaz gibi görünmesine rağmen, bu aslında gri tüy renginin doğal bir özelliği. Göğüs ve ayakları çok kaslı olduğu için çok dayanıklı olan bu atlar, yüksek süzülebilme kabiliyetiyle iyi yol tutuşu sağlar, dengesi iyidir ve hızlı kalkış yeteneğine sahiptir.
 

referans
Yayın Tarihi : 2 Eylül 2009 Çarşamba 15:49:57


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?