İtalya, Dünya Kupası finalinde Berlin Olimpiyat Stadı'nda Fransa'yı penaltı atışları sonucu eleyerek şampiyon oldu. Gök Mavililer, sancılı başladıkları Avrupa elemelerinde zorlanmalarına rağmen Almanya'ya gitmeye hak kazandılar. Dünya Kupası'nda ise, İtalyanlar, 7 maçtan 6'sını galibiyetle kapatırken, 1 maçtan beraberlikle ayrıldılar ve bu maçlara 12 gol atarken kalelerinde ise yalnızca 2 gol gördüler. İtalya'nın kupa serüveni şöyle:
"ELEMELER
Dünya Kupası Finalleri yolunda Avrupa elemelerinde 5. Grupta yer alan İtalya, çok sıkıntılı günler geçirdi. Gök Mavililer, Slovenya karşısında deplasmanda mağlup olurken, Norveç ve İskoçya karşısında ise sahadan beraberlikle ayrıldı. Ancak İtalyanlar, buna rağmen elemeler sonucunda en yakın rakipleri Norveç'in 5 puan önünde ilk sırayı aldı ve direkt olarak Dünya Kupası'na katılma başarısı gösterdiler. Ancak, İtalya'yı finallerden önce en fazla endişelendiren, Francesco Totti'nin bir hazırlık karşılaşmasında, ayak bileğinden sakatlanması oldu.
GRUP MAÇLARI
Dünya Kupası Finalleri'nde E Grubu'nda Gana, ABD ve Çek Cumhuriyeti ile eşleşen İtalya, 2006 Dünya Kupası'ndaki ilk maçını 12 Haziran'da Hanover'de Gana ile oynadı. İtalya, Gana'yı Vincenzo Iaquinta ve Andrea Pirlo'nun golleriyle 2-0 devirerek kupaya iyi bir başlangıç yaptı. İkinci maçında ABD karşısına çıkan İtalya hiç beklemediği bir sonuçla karşılaşıyordu. Albero Gilardino'nun golüyle öne geçen İtalya, Cristian Zaccardo'nun kendi kalesine attığı golle sahadan beraberlikle ayrılırken, ABDli rakibine dirsek atan defans oyuncusu Daniele de Rossi kırmızı kart görüyor ve FİFA tarafından 4 maç oynamama cezasına çarptırılıyordu. Gruptaki son maçında, Hamburg'da grubun ve turnuvanın favorilerinden Çek Cumhuriyeti ile karşılaşan İtalyanlar, güçlü rakiplerini Marco Materazzi ve Filippo İnzaghi'nin golleriyle 2-0 yenerek grupta liderliğe yükseliyor ve ismini ikinci tura yazdırıyordu.
İKİNCİ TUR
Çeyrek finale çıkma mücadelesinde İtalya'nın rakibi, turnuvanın sürpriz ekiplerinden Guus Hiddink'in çalıştırdığı Avustralya'ydı. 26 Haziran'da Kaiserslautern'de oynanan maçta İtalya, Avustralya karşısında golü bulmak için tam 93 dakika beklemek zorundaydı. Uzatma dakikalarının da son saniyelerinde gelişen İtalya atağında, Avustralyalı oyuncu Lucas Neill, İtalyan Fabio Grosso'yu düşürünce hakem penaltı noktasını gösteriyor ve Francesco Totti, penaltı atışını gole çevirerek, İtalya'yı çeyrek finale çıkarıyordu.
ÇEYREK FİNAL
30 Haziran'da Hamburg'da, turnuvanın sürpriz takımlarından Ukrayna ile çeyrek final mücadelesine çıkan İtalya, beklediğinden de rahat bir galibiyet alıyordu. Gianluca Zambrotta, takımının açılış golüne imza atarken, Luca Toni'de iki gol birden kaydederek takımının 3-0'lık galibiyetinde başrol oynayan isim oluyordu.
YARI FİNAL
İtalya için belki de kupa yolundaki en keskin virajlardan birisi yarı finaldeki Almanya karşılaşmasıydı. 4 Temmuz'da Dortmund'da ev sahibi karşısında çıkan Gök Mavililer, uzatmalara giden maçta, Marcello Lippi'nin akıllı taktiğinin meyvelerini topluyor ve ikinci uzatma devresinin son dakikalarında Alessandro Del Piero ve Fabio Grosso'nun golleriyle rakibini 2-0 yenerek finalde Fransa'nın rakibi oluyordu.
FİNAL
9 Temmuz'da Berlin Olimpiyat Stadyumu'ndaki finali adı Fransa-İtalya'ydı. Karşılaşmanın henüz 7. dakikasında Florent Malouda'nın düşürülmesi ile kazanılan penaltı atışını gole çeviren Zinedine Zidane Fransa'yı 1-0 öne geçiriyordu. Ancak, golden sonra rakip kaleye baskısını arttıran İtalyanlar, golden 12 dakika sonra Marco Materazzi'nin kafa golüyle eşitliği sağlıyor ve maç bu skorla tamamlanıyordu. Fransızların yıldızı Zinedine Zidane, bir pozisyonda Marco Materazzi'ye kafa atınca kırmızı kartla oyun dışı kalıyor ve takımını 10 kişi bırakıyordu. Andrea Pirlo, Marco Materazzi, Daniele De Rossi, Alessandro Del Pıero ve Fabio Grosso takımları adına penaltı atışlarını gole çevirirken Fransa adına, Sylvain Wiltord, Eric Abidal ve Willy Sagnol gol ayakları oluyordu. Ancak, Fransa'da David Trezeguet, atıştan yararlanamayınca, 18. Dünya Kupası'nın sahibi 4. kez İtalya oluyordu.
İtalyanlar, 1982'de kupaya uzandıklarından sonra her 12 yılda bir final oynadıkları turnuvada bir kez daha kupanın sahibi oluyorlardı".