Jeoloji Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Mehmet Tatar, 1996 yılından bu yana kullanılan deprem haritasının yenilenmesini ve deprem risk haritası hazırlanması gerektiğini söyledi.
Tatar, yaptığı açıklamada, Afet İşleri Genel Müdürlüğü tarafından 1996 yılında hazırlanarak basılan ve Türkiye'nin fay hattını gösteren deprem haritasının yanlış olduğunu savundu. Deprem haritası hazırlanırken fay hatlarının doğru belirlendiğini, ancak 1. dereceden fay hatlarının etkisinin tüm Türkiye'de aynı oranda gösterildiğini kaydetti. 1. dereceden fay hattının Akdeniz'de etkili, Karadeniz'in dağlık kesiminde ise daha az etkili olduğunu ifade eden Tatar, deprem esnasında yerleşim yerlerinin fay hattına yakınlığının hasar oranının büyüklüğü için önemli, ancak yerleşim yerinin zemininin daha önemli olduğunu vurguladı.
Tatar, "Haritada gözden kaçan gerçek, zemin gerçeği. Bu gerçek, Marmara depreminde de Adana depreminde de acı bir şekilde karşımıza çıktı. Marmara depreminin merkezi Kocaeli olmasına rağmen daha uzaktaki Gölcük, Avcılar ve Yalova'da hasar daha fazla oldu. Adana depreminde de kentin güneyinde hasar çok olurken, kuzeyde hiç hasar oluşmadı. Bunun nedeni, yerleşim yerleri aynı fay hattının üzerinde olsa da zeminlerinin farklı olmasından kaynaklanıyor. Güney Adana alüvyon yani tarım arazisi olduğu için yumuşak bir zemine sahip. Kuzey Adana ise dağlık olduğu için sert bir zemine sahip" dedi.
10 yıl önce hazırlanan deprem haritasında fay hatlarının belirlenmesinin doğru olduğunu, ancak zeminle ilgi bilgi verilmediğini kaydeden Tatar, "Örneğin Ege Bölgesi tamamen 1. dereceden fay hattı olarak deprem tehlikesi altında gösteriliyor. Ancak Ege Bölgesi'nin çoğu yeri dağlık olduğu için zemini sağlam. Bu nedenle her tarafta deprem riski aynı değil. Deprem haritasında bunun belirtilmesi gerekir. Ya da deprem riski haritası hazırlanmalıdır" diye konuştu.
Afet İşleri Genel Müdürlüğü, Deprem Araştırma Merkezi ve Üniversite ortaklığı ile yeni bir deprem haritası ve deprem risk haritası hazırlanması gerektiğini belirten Tatar şunları söyledi:
"Türkiye bir deprem ülkesi. Ülkemizde deprem bugün olmayabilir ancak yarın olacaktır. Önemli olan depremle yaşamayı öğrenmektir. Depremle yaşamayı öğrenmek deprem haritasını değiştirerek ve deprem risk haritası oluşturarak başlıyor. Sonra, ev yaparken mutlaka zemin etüdü yaptırmalıyız. Çünkü deprem kolay kolay bina yıkmaz. Binayı zeminin yumuşak olması ve inşaatta kullanılan malzeme yıkar. Marmara depreminde yaklaşık 18 bin insan öldü, 200 bin bina yıkıldı. Yıkılan binalardan hepsi mi çürük ? Kesinlikle hayır. Zemin sağlam değil. Depremde binanın yıkılmaması için önce sağlam zemin bulmalıyız. Tarım arazilerinin ve ovaların yerine dağlık alanlara evlerimizi yapmalıyız."
iha
Yayın Tarihi :
10 Kasım 2006 Cuma 15:01:30