Merkez Seyhan ilçesi, Yeşiloba Mahallesi'ndeki bir barakada yaşamını sürdüren Akyıl ailesinin 3 çocuğundan ortancası olan Ebru, okula gitmesi gerekirken, mahkum olduğu yatakta yaşam mücadelesi veriyor.

Anne Zeynep Akyıl, diğer iki çocuğuna olduğu gibi Ebru'ya da 1 yaşındayken sağlık ocağında kızamık aşısı yaptırdığını söyledi.

Diğer çocuklarında herhangi bir sorun olmadığını ancak Ebru'nun 7 yaşına geldiğinde rahatsızlandığını belirten Akyıl, kızının sürekli bayılarak yere düşmesi sonucunda kafasında ve vücudunun çeşitli yerlerinde morluklar oluştuğunu söyledi.
Çıkarttıkları Yeşil Kartla Ebru'yu doktora götürdüğünü belirten Akyıl, "Kızım okula gitmesi gerekirken 27 gün hastanede yattı. İlk önce teşhis koyamadılar. Daha sonra belinden su aldılar. O zaman doktorlar, küçükken eksik doz kızamık aşısı yapıldığı için kızımın bu duruma geldiğini söylediler" dedi.

Kızının 7 yaşına kadar arkadaşlarıyla koşup oynadığını ancak birden ortaya çıkan rahatsızlığı yüzünden 2 yıldır yatağa mahkum yaşadığını ifade eden Akyıl, "Çocuğum konuşamıyor, bedeni cansız, bebek gibi. Hafızasını kaybetti, bizi tanımıyor. Yatağa mahkum olmasaydı, şimdi 3. sınıfta olacaktı. Arkadaşları okula giderken onun bu hali gücüme gidiyor" diye konuştu.

Doktorların bu hastalığın tedavisinin olmadığını söylediklerini belirten Zeynep Akyıl, Ebru'nun 9 yaşında ölümü beklediğini, ilaçlarla ayakta durduğunu ancak, ilaçları da pahalı olduğu için alamadıklarını vurgulayarak, "Yeşil kartımız var ama, bu ilacı karşılamıyor. İlaçlardan sadece bir tanesini alıyoruz, o da 200 YTL tutarında. Neyim var, neyim yok kızım için sattım ama, doktorlar 'iyileşmez' diyor. Ne olur bize, kızıma yardım etsinler. Kızımın sorumlularına dava açacağım ancak, yiyecek ekmek param
bile yok" dedi.

Ebru'nun geceleri sürekli fenalaştığını ve hiçbir ihtiyacını karşılayamadığını bu yüzden gece gündüz başında beklemek zorunda kaldığını anlatan Akyıl, "Ebru yatağından kalkamıyor, suyunu bile içemiyor, tuvalete gidemiyor. Geceleri krize giriyor. Kızım her gün biraz daha eriyor. Kızımı bu hale getirenlerden şikayetçi olmak avukata gittim ama zaman aşımına uğradığı için kimseyi mahkemeye veremedim. Kızımın yatalak olmasından kim suçlu kim cezasını çekecek ?" diye gözyaşı döktü.

Kocası Mustafa Akyıl'ın hamallık yaparak evlerinin geçimini sağladığını, kirayı ödeyemedikleri için bir barakada yaşamak zorunda kaldıklarını söyleyen Zeynep Akyıl, "Kızımın sağlığına kavuşması için buzdolabına kadar eşyalarımızı sattık. Hiçbir şeyimiz kalmadı. Elektriğimiz bile yoktu. Şimdi yandaki kahvehaneden alıyoruz. Tek bir oda da yaşam mücadelesi veriyoruz. Ben buna katlanırım yeter ki kızım iyileşsin. Ancak doktorlar kızımın iyileşmeyeceğini söylüyor. Yoksulluk değil ama bu çaresizlik yıktı bizi" dedi.

İHA

Yayın Tarihi : 24 Eylül 2008 Çarşamba 12:17:37

Güncelleme :24 Eylül 2008 Çarşamba 12:21:36