Makina Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, her yıl 160 milyon kişinin meslek hastalığına yakalandığını ve bunlardan 1 milyon 700 bininin hayatını kaybettiğini söyledi.
Koramaz, yaptığı açıklamada, iş sağlığı ve iş güvenliği sorunlarının çözüme kavuşturulmasına yönelik güvenlik önlemlerinin geliştirilmesi, mesleğin temel ilgi alanları arasında olduğunu belirterek, "Mühendislik bilimlerinin iş sağlığı ve güvenliği ile ilgisi, doğrudan ve dolaylı katkılardan oluşmaktadır. Doğrudan katkılar ortam ölçümleri ve işyeri ortamına yönelik toplu önlemler; dolaylı katkılar ise yangınlara yönelik önlemler, kaldırma-iletme araçları, basınçlı kaplar, elektrik sistemlerinin periyodik kontrolleridir. Odamız, uzmanlık alanlarımızla ilgili tüm dallarda olduğu gibi, iş sağlığı ve güvenliği konusunda da geliştirici ve iyileştirici çalışmalara katkı ve katılımda bulunmayı en önemli görevlerinden biri olarak görmektedir. Odamızın 10 yıldan bu yana düzenlediği iş sağlığı ve güvenliği ve bağlantılı konulardaki sempozyum ve kongrelerin, yasal mevzuat ve uygulamalar açısından henüz ülkemizde çok yeni olan iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin duyarlılıkların yerleşmesinde uyarıcı bir rolü bulunmaktadır. Bu kongrelerde şekillenen kapsamlı ve bütünlüklü öneriler bu alanda önemli açılımlar sağlamıştır. Odamız, tüm mesleki uygulama alanlarımızda olduğu gibi, bu alanda çalışacak üyelerimizin de konularında bilgi ve deneyimlerinin geliştirilmesini, lisans eğitiminin meslek içi eğitimlerle desteklenmesini ve yaşam boyu eğitimi zorunlu görmektedir" diye konuştu.
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun (SGK) ve diğer resmi istatistiklerin de gösterdiği gibi ülkemizde iş sağlığı ve güvenliğine gereken önemin verilmediğini, yasa, yönetmelik ve uygulamalarda ciddi yetersizlikler bulunduğuna dikkat çeken Koramaz şunları kaydetti:
"İşveren kesimi ve kamu işvereni konumundaki devlet, neo liberal ekonomik politikaların da etkisiyle konuya gereken özeni göstermemektedir. İş güvencesinin azalması, çalışma koşullarının ağırlaşması; özelleştirme, sendikasızlaştırma ve taşeronlaştırmanın yaygınlaşması, sosyal güvenlik ve güvenceden yoksun kayıt dışı işçilik, her yıl 80 bin civarında seyreden iş kazalarının nedenleri arasındadır.
İstanbul Davutpaşa'da bir iş merkezinde gerçekleşen yangın ve patlama ile Tuzla tersanelerinde süreklileşen ölümler, Türkiye'deki iş sağlığı ve güvenliği politikalarının ne durumda olduğunu göstermektedir. Türkiye sanayisi ve çalışma yaşamı iş kazaları, ölüm ve yaralanmalarda dünyada sayılı ülkeler arasında yer almaktadır."
Koramaz, SGK istatistiklerine göre 2007 yılında 80 bin 602 iş kazasında bin 44 çalışanın yaşamını yitirdiğini, bin 956 çalışanın sürekli iş göremez (sakat) durumuna düştüğünü, bin 208 çalışan meslek hastalığına yakalandığını, iş kazaları sonucu toplam 1 milyon 934 bin 980 gün geçici iş görmezlik oluştuğunu ve çalışanların 60 bin 170 günü hastanede geçirdiğini vurguladı.
İş kazalarının yüzde 61'nin 1-50 işçi çalıştıran işletmelerde, yüzde 79'unun 1-200 işçi çalıştıran işletmelerde yaşanmasının, sanayi ve KOBİ'lerdeki iş sağlığı ve güvenliği sorunlarının önem derecesini ortaya koyduğunu ileri süren Koramaz, "Dünyada iş kazaları oranı yüzde 44, meslek hastalıkları oranı yüzde 56 iken, Türkiye'de iş kazaları oranının yüzde 99 küsur, meslek hastalıklarının yüzde 0,14 olması çok açık bir çelişki oluşturmaktadır. Dünyada her yıl 160 milyon kişi meslek hastalıklarına yakalanıyor iken Türkiye'de sayının bin 208 olması, yine dünyada her yıl 1 milyon 700 bin kişi meslek hastalıklarından dolayı yaşamını kaybederken Türkiye'de ölüm sayısının 2007'de sadece 1 olması anlaşılır değildir. Meslek hastalıkları konusu Türkiye'nin kanayan yarası konumundadır. Diğer yandan sayısal olarak yetersiz olan müfettiş kadroları ile ülkemizdeki tüm işyerlerinin her yıl ancak yüzde 5'e yakınının denetlenebilmesi de çok düşündürücüdür" dedi.