Çukurova'ya göç eden tarım işçisi çocukların birçoğu okul yüzü görmemiş. Birproje sayesinde okula kazandırılan çocuklar yok değil ancak daha yolun çoK başındalar..
Fatma, Şahibe, Oruç, Ayşe, Emine, Mehmet, Ayşe ve daha onbinlercesi. Yaşları 7'den başlıyor 14'e kadar çıkıyor. Yaşıtları okul sıralarında otururken, onlar başta Şanlıurfa, Siirt, Diyarbakır, Şırnak, Adana'dan olmak üzere çoktan aileleri ile birlikte "tarım işçisi" olarak Çukurova'da kurdukları çadırlara yerleşip, çalışmaya başladılar. Onlar "pamuk çocuklar."
ŞİMDİ KARPUZDALAR
Henüz pamuk mevsimi başlamadı, şimdilik birkaç ay sonra sofralarımızda yer alacak karpuzların fidelerine "hava" aldıracak delikler açıp, çapa yapıyorlar. Sabah 04.00'te uyanıyorlar, pamuk döneminde 19.00'a kadar öğ1en en az 35 derece sıcakta güneş altında geçiriyor. O paraları hiç ellerine alamasalar da günlük ücretleri 16 YTL. Yani saatte 1.1 ve 1.3 lira kazanmak için çalışıyorlar. En büyük şikâyetleri ise "bel ve bacak ağrıları." Pamuk görmekten nefret ediyorlar. Adana'nın Karataş ilçesinde mevsimlik gezici işçi sayısı 35 bini aşıyor. Bölgede 7-14 yaş arası tarım işinde çalışan çocuk sayısının 6 bin olduğu tahmin ediliyor. Yemişli Köyü'nde yürütülen ve çocukları okula döndürmeyi hedefleyen proje tarladaki çocukları okul sıralarına alıyor. Ocak 2005'te MEB ve Uluslararası Çalışma Örgütü ile başlayan projeyi 1 Temmuz 2007'de proje Karataş Halk Eğitim Müdürlüğü devraldı. Adana Valisi İlhan Atış ve Karataş Kaymakamı Cenk Hakan Karaduman'ın mali ve idari desteği ile Kazım İlkan Kertmen, Remziye Kozan, Servet Çırakoğlu'ndan oluşan üç kişilik proje ekibi tek tek çadırları dolaşarak, aileleri çocuklarını okula göndermeleri konusunda ikna ediyor. Şu ana kadar okullu yapılan çocuk sayısı 4 bin 850.
HİÇ OKUL YÜZÜ GÖRMEDİLER
Fatma 14, Abdullah 13 yaşında. Çoban kardeşler bugüne kadar okul yüzü görmediği için okuma yazma bilmiyorlar. İkisi de 7 yaşından bu yana tarlada çalışıyor. 10 kardeşler. Aileleri Şanlıurfalı. Gezici tarım işçiliği yapıyorlar. Ocak ayının ortasından bu yana Karataş'ta kurdukları çadırda yaşıyorlar. Abdullah'ın ilk tarla deneyimi pancar olmuş. Fatma, "Kardeşlerim için çalışmalıyız. Sonra abilerim var evlenecek, onların başlık parası için de çalışmalıyız. Yani biz hep çalışmak zorundayız" diyor.
YATILI OKUL KURTARDI
Tarım işçisi çocuklardan 60'ı yatılı okula alındı. Ayşe 8., Oruç 6. ve Melike 4. sınıfta. Güzeloğlu kardeşlerin en büyüğü 14 yaşındaki Ayşe bu yıl OKS'ye girecek. Hayali yine yatılı bir Anadolu Lisesi'ni kazanabilmek ve Türkçe öğretmeni olmak.
'ÇADIRI HİÇ SEVMİYORUM'
Emine Coşkun 7 yaşında. Birinci sınıfa gidiyor. Toplam 8 kişi aynı çadırda yaşıyor. 3 ay önce Şanlıurfa'dan gelmişler. Emine ailesinin izni ile okula gidiyor. Okulunu çok seviyor ama çadıra geri dönmekten hoşlanmıyor: "Burası çok sıcak, sinekler çok fazla ve karıncalar var. Ders de çalışamıyorum, uyuyamıyorum da."