Adana'da, yaklaşık bir asırdan beri lokum imalatı yapan firmanın üçüncü kuşak temsilcileri, yılların birikimini ortaya koyarak formüle edip ürettikleri ve “oskar” adını verdikleri lokumu taklit eden Yunan firmayla hukuk mücadelesi veriyor.
Adana'nın en eski yerleşim birimlerinden olan Sucuzade Mahallesi'ndeki tarihi Kazancılar Çarşısı'nda bin 20 metre karelik kapalı alanda helva, cezerye ve lokum gibi çeşitli şekerleme üretimi yapan Özdoğru ailesi, geleneksel helvanın yanında kendi özel ürünleri olarak ürettikleri ve “Oskar” adını verdikleri lokumu Yunanistan'a kaptırmaktan yakınıyor.
Kardeşi Ali Özdoğru ile dede mesleklerini sürdüren Adnan Özdoğru, yaptığı açıklamada, asırlık lezzeti bir araya getirdikleri Oskar lokumunun, geçen yıl İstanbul Gıda Fuarı'nda en lezzetli 10 Türk lokumu arasında yer aldığını ve plaketle ödüllendirildiklerini belirtti. Özdoğru, şunları kaydetti:
“Fuarda ürünümüzü gören Yunanlı firma bizden ithalat yaptı. Hevesle başladığımız ihracatta ikinci talep gelmedi. Merak edip Atina'ya gittiğimizde firmanın, aynı lokumu bir imalatçıya ürettirdiğini görünce şok oldum. Kendilerine bu ürünün patentinin bize ait olduğunu söylesem de dinletemedim. Bunun üzerine amansız bir hukuk savaşı başlattık.”
Mahkeme aşaması olması nedeniyle “taklitçilik” suçundan tazminat davası açtığı firmanın ismini gizli tutan Adnan Özdoğru, “Ancak, bu mücadelenin peşini bırakmayacağız. Bu lokum kolay üretilmedi. Yılların birikimini ve emeğini ortaya koyduk. Yunanistanlı firmanın yaptığı, emeğe saygısızlıktır” dedi.
TARİHİ BELGE
Adana'nın Fransızlar tarafından işgal edildiği yıllarda susamı katır gücüyle ezerek, ilkel yöntemlerle yaptıkları helva üretimini bugün son teknolojiyle sürdüren Özdoğru ailesinin iş yerlerinin duvarında da tarihi bir belge yer alıyor.
İş yerinin duvarı ile şekerleme paketlerini, o dönemde “Helvacızade” olarak anılan Ali Özdoğru'nun fotoğrafı süslüyor. Tarihi üretim ruhsatı “Seyhan Vilayeti Sıhhat ve İçtimai Muavenet Müdürlüğü” imzasını taşıyor.
MARKA OLMANIN BEDELİ
Adnan Özdoğru, yaklaşık bir asır süreyle aynı sektörde faaliyet göstermenin kolay olmadığını belirterek, “Öncelikle malzemeden çalmıyoruz. Cevizi Romanya'dan getiriyor ya da Türkiye'nin en kaliteli cevizi olarak bilinen Tokat Niksar cevizini kullanıyoruz. Antep fıstığını ise ham iken toplanandan tercih ediyoruz. Piyasada kullanılanın iki katı fiyatla malzeme alıyoruz” dedi.
Süleyman ve Ali Helvacızadenin kurduğu işletmede oğullarını da dördüncü kuşak olarak yetiştirdiklerini belirten Adnan ve Ali Özdoğru kardeşler, çocuklarının işlettiği İstanbul Ortaköy'deki şubelerinde Adanalıların asırlık damak zevkini İstanbul'a taşıma fırsatı bulduklarını söylediler.
a.a
Yayın Tarihi :
20 Ekim 2006 Cuma 11:10:27