Adana'da, derslerinde başarılı olamayan oğluna kızan baba, aynı okula başladı. Adana Meslek Yüksek Okulu'nda İklimlendirme ve Soğutma Bölümü'nde oğluyla aynı sırayı paylaşan baba, sınıfının örnek öğrencisi oldu.
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Yapı İşleri Bölümü'nde teknisyen olarak çalışan 49 yaşındaki evli ve 2'si erkek 3 çocuk babası Ahmet Aslankurt (49), ÇÜ Adana Meslek Yüksek Okulu'nda İklimlendirme ve Soğutma Bölümü'nde okuyan, ancak derslerinde başarılı olamayan oğlu Ali Furkan'ı (19) teşvik etmek için aynı okula kayıt yaptırdı. Kendisinden 30 yaş küçük oğluyla aynı sınıfta okumaya başlayan Ahmet Aslankurt, çalışkanlığıyla kısa sürede oğlunu derslerde de geride bırakarak öğretmenlerinin de takdirini kazandı.
Okulun Müdür Yardımcısı Dr. Abdulkadir Yaşar, 4 bin 500 yakın mevcudu bulunan okulda, ağabey-kardeş, abla-kardeş konumunda okuyanlar olduğunu, ancak ilk kez bir babayla oğlun aynı sınıfta eğitim gördüğüne tanık olduklarını belirtirken, "Böyle güzel olaylarla da karşılaştığımız oluyor. Okulun kapısından girince baba-oğul bitiyor, arkadaşlık başlıyor. Teneffüste, kantinde hep birlikteler. Derslerde de gayet uyumlular. Devamsızlıkları da yok. İnşallah bu sene de kendilerine mezun edeceğiz. Ancak Ali Furkan'ın biraz daha çalışması lazım. Çünkü, baba oğlundan daha çalışkan. Zaman zaman da söylüyoruz, 'Ahmet bey oğlunu biraz daha fazla çalıştır' diyoruz. Ama o da 'O'nun bilgileri daha taze o beni çalıştırması lazım' diye konuşuyor. Okumanın yaşı yoktur. Azmeden insan her yaşta okur, yükselir" dedi.
Baba Ahmet Aslankurt ise kendisinin simit ve tatlı satarak 7 yıl okuyup İmam-Hatip Lisesi'ni bitirdiğini, fark dersleri verip düz lise diploması aldığını, ardından da Adana İsmet İnönü Endüstri Meslek Lisesi'ni bitirdikten sonra ÇÜ Yapı İşleri'nde teknisyen olarak göreve başladığını anlattı. Aslankurt, oğluyla aynı sınıfta, aynı sırada oturmaktan mutluluk duyduğunu da ifade ederek, "Okumak güzel bir şey. Her insanın aynı duyguyu paylaşmasını isterim. Ben 23 yıllık devlet memuruyum. Hala da çalışıyorum. Oğluma her zaman 'oku' diye nasihat ediyorum. Ama baktım azim göremedim, bu kez ben de kendisiyle okumaya başladım. Şu anda da beraberiz. Fakat dersleri benden iyi değil. Kendisi bana yardımcı olması gerekirken, ben ona yardımcı oluyorum. Bu okulu bitirdikten sonra bir mühendis ya da öğretim üyesi olmak için okumaya devam edeceğim" diye konuştu.
Oğul Ali Furkan ise tembelliği nedeniyle babasına karşı mahcup olduğunu, ancak aynı sınıfta okumaktan mutlu olduğunu, okumaya karşı onun kadar hevesli olmadığı için çalışmadığını ve derslerinde geri kaldığını söyledi. Ali Furkan, "Hedefim subay olmak" şeklinde konuştu.
Baba-oğul öğrencilerin sınıf arkadaşları ise onlarla sınıfta mutlu olduklarını, aynı hazzı yaşamak istediklerini söyledi.