Sempozyuma Öger Tur Yönetim Kurulu Başkanı Vural Öger, belediyecilere AB'nin merkezi Brüksel'de büro açmaları çağrısında bulundu.
1. Kent Sempozyumu Belediye ve Kamu Hizmetleri Fuarı bünyesinde düzenlenen "ABye tam üyelik yolunda belediyelerin rolü" konulu panelde konuşan Öger Tur Yönetim Kurulu Başkanı Vural Öger, Avrupada bazı ülkelerde Türkiye aleyhine alınan kararların tüm Avrupayı temsil etmediğini vurguladı. Avrupanın ABD ve Çine karşı kıtasal blok olması için Türkiyeye ihtiyacı olduğunu belirten Öger, "AB ekonomik olarak dev, siyasi olarak cüce, askeri olarak kelebek. Türkiye Avrupanın askeri bir güç olmasında hayati önem taşıyor" dedi.
TEK YOL LAİKLİK
Avrupa için Türkiyenin laik olmasının büyük önem taşıdığını belirten Vural Öger şunları söyledi: "Avrupaya giden yol laiklik üzerine kurulu demokrasiden geçer. Türkiye laik yapısı ile Avrupadaki bir çok ülkeye bile modeldir. Türkiyenin Avrupa dışında alternatifi yoktur. Tekrar Arap dünyasına dönemeyiz. AB konusunda hiçbir zaman ümidimizi kaybetmemeliyiz. Tren yola çıktı. Ağır ağır ilerliyor. Hiçbir güç bunu durduramaz." Öger şöyle devam etti:
"Bu treni durdurmak için 25 Avrupa ülkesinin onayı gerek. Avrupada Türkiyeyi istemeyenler kadar isteyenler de var. Almanyadaki Hrıstiyan Demokrat Partisinin başındaki bayanın dünya politikasını değiştirmesi mümkün değildir. Bunlar partilerin Türkiyeyi iç politika malzemesi yaparak oy toplama çabalarıdır. Devlet politikaları farklıdır.
BETON TURİZMİ ÖLDÜRÜR
Türk turizmine de değinen Öger, betonlaşmanın turizm önündeki en büyük sorun olduğunu ifade etti. Çok katlı binaların modernlik olmadığını belirten Vural Öger, Bu konuda şehirleri imar eden siz belediye başkanlarına büyük iş düşüyor. Yeşili koruyun, çok kata müsaade etmeyin, park ve bahçeler yapın. Bir turizm mucizesi yarattık. Avrupada ilk üçün içindeyiz. Ancak bu betonlaşma ile gelecekte büyük sorunlar yaşayacağız diye konuştu.
AB sürecinde yerel yönetimlerin önemli yer tuttuğunu kaydeden Öger belediye başkanlarına Brükselde büro açmaları çağrısında bulundu. Öger şöyle konuştu: Brükselde Türkiye Belediyeler Şubesi açın. Burada uzmanlar görevlendirin. AByi her gün izlesinler. Yaratılan fonları, proje fırsatlarını size anında bildirsinler. Her şeyden haberdar olursunuz. Sizin Brükselde olmanız lazım. Ben gereken her türlü desteği veririm.
Panelde, Hasibe İnci Rösch, Türkiyenin AB uyum sürecinde yaptıklarını ve yapmakta olduklarını anlattı. Rösch, ABye uyum süresindeki en önemli sorunlar arasında işsizlik ve bölgeler arasındaki sosyal farkın derinliğini gösterdi. Belediyelerin AB fonlarından direkt kaynak sağlayamadığını belirterek, çeşitli istihdam projeleri yaratarak yardım alabileceğini ifade etti. Türkiyenin 2004 itibarıyla Avrupadan toplam 177 proje için destek aldığını anlatan Rösch, projelerin hepsinin yürürlükte olduğunu söyledi.
Fikret Toksöz ise ABye uyum için belediye kanunlarının değiştirildiğine dikkat çekerek; Ancak belediyelerin kamu gelirlerini nasıl paylaşacakları belirlenmedi. Mevcut paylaşım AB kriterlerine uygun değil. Bizde sadece nüfus baz alınırken Avrupa ülkelerinde onlarca kriter getirildi. Belediyeleri yeni bir anlayışla yönetmek gerek. Başkanlar yetkilerini başkalarıyla paylaşmalı. AB için belediye birlikleri çok önemli. Birlikleri mutlaka güçlendirmeliyiz dedi.