Selim Kaymakamlığı ve Belediyesi tarafından ortaklaşa düzenlenen Selim 7. Allah-u Ekber Şehitlerini Anma programında, Sarıkamış şehitleri 3 bin 100 metre rakımda anıldı. Karların eksik olmadığı zirvede Sarıkamış Harekatı canlandırıldı.
Program kapsamında ilk olarak 3 bin 100 metre rakımda bulunan Şehitlik Anıtı'na çıkıldı. Törende saygı duruşunda bulunulduktan sonra İstiklal Marşı okundu. Daha sonra Muhabere Yüzbaşı İrfan Sarı Yıldız tarafından Sarıkamış Harekatı hakkında bilgi verildi. Ardından dağın zirvesinde Sarıkamış Harekatı canlandırıldı.
Törenin ardından davetliler yaya olarak kamp alanına ulaştı. Burada yapılan törende de halk ozanları kahramanlık türkülerini seslendirdi ve çocuklar tarafından kahramanlık şiirleri okundu.
Atlı cirit müsabakasının yapıldığı törende konuşan Kars Valisi Mehmet Ufuk Erden, "Sarıkamış Harekatı sırasında çetin doğa şartları sebebiyle can verenler, Türk milletinin bağımsızlığı, özgürlüğü adına var olma azminin, mücadelenin, inancın, fedakarlığın ve her şeyden önemlisi Türk ulusu ve askerinin en zor şartlarda vatanı için neleri göze alabileceğinin abideleşmiş bir örneğidir" ifadelerini kullandı.
KARI KEFEN VE YORGAN ETTİLER
Türkiye Gazetesi Yazarı Rahim Er, insanı insan yapan en mühim ve en vazgeçilmez vasıflardan birinin vefa hissi olduğunu belirterek, "94 sene evvel canlarını bu ülke için, bu bayrak için, bu Kur'an için, bu vatan için vermiş olan 94 bin şehidimiz buralarda yatmaktadır. Karı kefen ettiler, karı yorgan ettiler. Bu şehitleri anmak münasebetiyle buradayız. Onlar ölerek, kanlarını vererek canlarını vererek, bir kısmı gazi olarak bu vatana karşı, değerlerimize karşı vazifelerini ifa ettiler. Bizler de bir nebzecik olsun onları anabilme gayretiyle bugün 3 bin 100 metre yükseklikte bulunan Allah-u Ekber Dağları'na çıkmış bulunuyoruz. Şehitlerimizi burada rahmetle yad ettik. Ruhları şad olsun. Dereceleri yüksek olsun. Gösterilen ilgi fevkalade yüksek. Gerek askeri erkan, gerek sivil erkan, gerekse halk buraya yığıldı. Biz ayrıca Perşembe günü de Çanakkale'deydik. Çanakkale Valimizin daveti üzerine Çanakkale'ye gittik. Orada Vali beyle Çanakkale Şehitliğini gezdik. Hemen ertesi gün de Sarıkamış'a geldik. Bu bizim için hayatımızın en mutlu iki günü olmuş oldu. Sarıkamış'ı görmemiş olanların, Çanakkale'yi görmemiş olanların mutlaka buralara gitmeleri şart diyorum. Çünkü Paris'i Kahire'yi, Tokyo'yu görmeden önce insanlarımıza kendi ülkemizin, kendi memleketimizin, güzel Türkiye'mizin illerini görmelerini, insanlarını tanımalarını, taşını toprağını tanımalarını tavsiye ediyorum. Bundan çok şey kazanacaklar. Bunlar ülke sevgisini arttıracak hem tarih şuurunu besleyecektir" dedi.
Sinema Sanatçısı Ediz Hun da, Allah-u Ekber Dağları'nın tam zirvesinde 3 bin 100 metre rakımda şehitleri kucakladıklarını ifade ederek şunları söyledi:
"Çok olağanüstü bir duygu yaşıyoruz. Burada ifade edilebilir ki binlerce insan toplanmış vaziyette. askerimizle şanlı ordumuzun mensupları ve biz siviller Türk milletini temsilen burada bulunuyoruz. Gururluyuz, kıvançlıyız. Belki bu insanları kaybettik ama Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasında bu insanlar ön ayak olmuştur. Türkiye de bu şehitlerimizin ülkesidir. Onlarla gurur duyuyoruz, iftihar ediyoruz. Buraya sevgili Bingür hocanın grubuyla geldik. Büyük mutluluk duyuyorum. Belki tekrar gelme imkanı nasip olur ama unutulmaz bir anı olarak hayatımın akışı içinde bende kalacaktır. Çok derin izler bırakmış bir anı olarak kalacak. Şehitlerimizin ruhları şad olsun. Onlar sayesinde biz bugün bu vatan da hür, düşünceleri hür, özgür insanlar olarak yaşamaktayız. Şimdi biliyorsunuz küresel ısınma dolayısıyla iklimler çok değişti ama 1914'ün Aralık ayında çok farklı koşullarda yaşadı kahraman askerlerimiz. Bir taraftan eksi 35 derece soğuk, bir taraftan sis, tipi ve en önemlisi şiddetli rüzgar onların şahadete erişmesine sebep oldu diyebiliriz. Onların hepsi 28 bin kişi bu dağı aşmak için teşebbüse geçti. Sadece 3 bin 200'ü aşağı Sarıkamış'a inebildi. Çok acı. Neredeyse yüzde 10'u hatta yüzde 10'undan fazlası burada son nefesini verdi. Kahramanca çarpışarak son nefesini verdi. Bizim için çok çok önemli bir gezi değil, bu tarihle kucaklaşmaktır. Şehitlerimizle kucaklaşmak bizim için çok önemli. Burada bulunmaktan çok gururluyum."
Sarıkamış Dayanışma Derneği Başkanı Bingür Sönmez, "3 bin 100 metre rakımlı zirvenin üzerinde kar olduğunu görüyoruz. Şehitlik anıtı 1963 yılında Refik Tulga Paşa tarafından 93. Alay'ın anısına dikilmiştir. 93. Alay, 29 Aralık 1914 gecesi burada tipiye kapılmış ve Alayın yarısı donarak yitirilmiştir. Bu dağın eteğinden 28 bin askerden ancak 3 bini öbür tarafa geçebilmiştir. Bu dağlarda 25 bin kayıp vardır. Bu dağlarda nereyi eşerseniz şehit kemikleri vardır ve etrafta gördüğünüz toplu mezarlar, o gün Şenkaya ve Selim'den gelen yerel halk tarafından bir araya getirilen kardeş mezarlardır. Yüzlerce kardeşimiz burada yatmaktadır" diye konuştu.
Anma programı atlı cirit ve güreş müsabakalarıyla sona erdi. Daha sonra katılımcılar, kurulan çadırda Kızılay'a kan bağışında bulundu. Ayrıca Sarıkamış Dayanışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez'in önderliğinde, Allah-u Ekber Şehitleri'ni anma programına katılmak için Türkiye'nin dört bir yanından gelen 80 şehitin yakını da hazır bulundu.
Törene Kars 14. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Şeref Oguş, Sarıkamış 9. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Ferit Güler, Kars Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu, Sarıkamış Belediye Başkanı İlhan Özbilen, Selim Belediye Başkanı İlhan Çiftçi, Kaymakamlar ve ilçe Belediye Başkanları, daire müdürleri, Sarıkamış Dayanışma Derneği Başkanı Bingür Sönmez, Türkiye Gazetesi Yazarı Rahim Er, Sinema Sanatçısı Ediz Hun ve binlerce vatandaş katıldı.
dedem anlatırdı allah rahmet etsin.ruslar yağmaladıkları köylerde halkı kılıçtan geçirirlermiş.astıkları şehitlerimizin yanında büyükbaş hayvanları asıp ateşte pişirip yiyolarmış.psikolojik baskı yapmak için.dedenm yemin ediyodu kaçakaç zamanı yani harpte insanlar yokluktan atların dışkılarını kurutup içinden yemleri ayıklayıp kurutuyolarmış.dedem 1987 senesinde 87 yaşında rahmetli oldu.ruslar yani soldatlar köyü bastıgında bir hafta samanlıkta saklanmış.iki abisi orada şehit olmuş.nerede olursa olsun bu tip haberleri duyduğumda dedemle hep gurur duymuşumdur.adını zikretmekten manevi haz duyuyorum .ne mutlu banaki öyle bir insanın torunuyum.erzurum tortum vaktanus köyü AHMET KIZILKAYA rahat uyu dede yorganın yastığın kar olsada rahat uyu.ergül kızılkaya