Evkaf Sendikası toplantısı yapıldı

Özerk Evkaf Sendikası 5. İstişare Toplantısını Gaziantep'te düzenledi.

Şehitkamil Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen toplantıya Özerk Diyanet Evkaf Sendikası Genel Başkanı Mustafa Altunkaya, Özerk Diyanet Evkaf Sendikası Gaziantep Şubesi Genel Sekreteri Abdurrahim Çelik, Adana, Diyarbakır, Van, ve birçok ilden gelen Özerk Diyanet Evkaf Sendikası Şube Başkanları ve davetliler katıldı.

Toplantı Kuran'ı Kerim'in okunmasıyla başladı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Özerk Diyanet Evkaf Sendikası Genel Başkanı Mustafa Altunkaya, Türkiye'nin gündeminde olan maddeleri ele alarak neler yapılması hakkında bilgiler verdi. Altunkaya, Özerk Diyanet Evkaf Sendikası olarak, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın her yıl bir kurul tarafından müftülerin denetlenmesini istedi. Başkan Altunkaya, sözlerine şöyle devam etti:

"Orduda imamlar da görev alsın. Her insan din görevlisine ulaşması doğal hakkıdır. Devlet bu konuda yardımcı olmalı. Tüm dünya ülkeleri ordularında dini görevliler görev yapıyor. Hatta, bize 'kilise devletten ayrıdır' ilkesini öğreten ülkelerde bile bu husus var. Bazı ülkelerde din görevlilerinin askeri rütbesi bile var. Diyanet'te ve müftülüklerde İnsan Hakları Komisyonu kurulmalı ve bu komisyon din hizmetlerindeki hak ihlallerini araştırmalıdır. Diyanet'te ve müftülüklerde psikolog bulundurulmalıdır.

Devlet büyüklüğünü gösterdi, TRT 6'yı aştı. Diyanet de büyüklük yaparak Güneydoğu'da hutbe ve vaazın Kürtçe yapmasına izin vermelidir. Hakla diyalogun ancak bu şekilde sağlanabileceğini bizler ve yetkililer bilmektedir. Cezaevindeki mahkumlar vaazdan çok Kuran öğrenmek istiyor. Türkiye genelinde ulaşan talepler bu yöndedir. Diyanet İşleri Başkanlığı cezaevlerinde isteyenlere kuran öğretecek personel bulundurmalıdır. Kur'an eğitimi yüz yüze bir öğretimdir ve Kur'an öğrenimi sırasında dini konularda soru sorma imkanı bulunmaktadır. Bu yol vaazdan daha etkili bir yol olsa gerektir. Bu şekilde erkek ve kadın mahkumların psikolojik rehabilitasyonu sağlanacak ve mahkumlar, cezalarını tamamladıklarında topluma yeniden kazandırılmış olacaklardır" dedi.

Alevilik konusuna da değinen Altunkaya, Alevilik ve Bektaşilik konusunun sürekli Avrupa tarafından önlerine sürüldüğünü ifade ederek, "Alevilerin gerçek manada talep etmedikleri şeyleri, onlar adına talep ediyormuş gibi gösteren taşeron dernek ve lobi faaliyetleri tam hız devam ederken, Diyanet'in bu konuda ciddi bir açılıma giderek tedbirler alması gerekir.

Cemevleri ve benzeri mekanlar caminin alternatifi gibi gösterilmek isteniyor. İstanbul'da mezarlıkların ayrılması yönünde bir takım girişimlerin varlığı gündemdedir. Böyle bir şey kabul edilemez. Diyanet'te halen görevde alevi imam ve din görevlisi mevcuttur. Aleviler hiçbir zaman ayrı kabristan istememişlerdir. Bu girişimler Alevileri dini bir azgınlık telakki etmek için bir kısım yabancı devletlerin desteğiyle gündem yapılmaktadır. Aleviler böyle bir ayrıma girdikleri gibi bugüne kadar hiçbir mezhep ve meşrep mensubu Müslüman, bunu düşünmemiştir. İslam tarihinde mezhep, anlayış ve meşrep farklılıkların çatışma yaşadığı dönemlerde bile böyle bir öneriye rastlanmamıştır" diye konuştu.
Konuşmaların ardından toplantının ikinci oturumu basına kapalı yapıldı.