Artvin Valisi Cengiz Aydoğdu; Yusufeli Barajının milli bir mesele olduğunu belirterek, yeni yerleşim yerinde imar planı çalışmalarının başladığını söyledi.
Artvin Valisi Cengiz Aydoğdu, Yusufeli ilçesinde köy muhtarları ve vatandaşlarla bir araya gelerek istişare toplantısı düzenledi. Vali Aydoğdu başkanlığında Halitpaşa İlköğretim Okulu'nda yapılan toplantıya İl Jandarma Komutanı Albay Birol Şimşek, Artvin Vali Yardımcısı Ahmet Karakaya, Yusufeli Kaymakamı Mevlüt Özmen, Yusufeli Belediye Başkanı Yusuf Sağlam, İl Emniyet Müdürü Necmettin Emre, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Çetin Demirkaya, DSİ 26.Bölge Müdür Yardımcısı Halil Şimşek, İl Milli Eğitim Müdürü Hamza Köşker ile kamu kurum ve kuruluşlarının daire amirleri ile çok sayıda köy muhtarı ile vatandaşlar katıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Artvin Valisi Cengiz Aydoğdu;Yusufeli'de yaşanan göç konusunun sadece barajlarla ilgili olmadığını belirterek, Türkiye'nin meselesi olduğunu söyledi. Vali Aydoğdu; "Hızla Türkiye'nin köyleri boşalıyor ve büyük şehirlere akıyor. Sadece bizim bölgemizde değil taşradaki tüm illerde durum böyle. Doğu Karadeniz'de göç şampiyonu Giresun ilidir. Baraj konusunda yaşanan sıkıntılara katılıyorum. Yaklaşık 30 yıldır baraj yapılacak deniliyor. Bu beklentilerle ciddi yatırım yapamıyorsunuz, geleceğinizi planlayamıyorsunuz. Barajlar bir türlü başlamıyor, buradaki rahatsızlığınıza bende katılıyorum ve sizleri çok iyi anlıyorum."diye konuştu.
Vali Aydoğdu," Yusufeli Barajının yapımına başlanması hükümetleri ilgilendiren bir mesele. Sadece bu mevcut hükümeti de değil geçmiş hükümetleri de ilgilendiren bir meseledir. Fakat şunu da kabul edelim en çok mesafe son iki yıl içerisinde alındı. Fakat hiçbir şey yapılmadı deniyor, hayır yapıldı. Şu anda yeni yerleşim yerinin imar planı aşamasındayız. İmar Planı yaptığınız anda orada çalışmalara başlanacak. Barajın yapılması da burada devletimizin bir kararı arifesindedir. Mevcut hükümetimizin kararı barajın dış kaynaklı yapılmasıdır. Baraj dış kaynaklı yapıldığı için ödenek sorunundan dolayı başlamamıştır. Kamulaştırmalar konusunda ise elimizden gelen gayreti ve çalışmayı gösteriyoruz. Öncelikli olarak bir köyde kamulaştırma tamamlanmadan bir diğer köye geçilmemesi konusunda çalışmalar yapacağız."şeklinde konuştu .
İl Jandarma Komutanı Albay Birol Şimşek te yaptığı konuşmada, asayiş yönünden Yusufeli ilçesinde her hangi bir sorunun olmadığını ifade ederek, özellikle sorun olarak değilse de vatandaşların dikkat etmesi gereken konunun Yusufeli ilçesine gelen turistlerin bölgede var olan endemik bitki ile ilgili bir takım çalışmalar yaptıklarına dair duyumların olduğunu bu konuda da vatandaşların duyarlı davranmalarını istedi.
İl Emniyet Müdürü Necmettin Emre de yaptığı konuşmada, Yusufeli'nin asayiş boyutunda kendi bölgeleri açısından da ilin en problemsiz yeri olduğunu, huzur ve güven ortamı bakımından en iyi ilçe olduğunu söyledi. Emre, şunları söyledi:" Halk olarak sizler bir birinize güveniyorsunuz. İşyerlerinizi ve evlerinizi açık bırakıyorsunuz. Ancak herkesi kendiniz gibi görmeyin. Yinede tedbirinizi almayın. Yabancı insanlarda buraya gelebilir. Bazı ilçelerimizde hırsızlık olayları olmuştur. Bu sebepten dolayı buralarda da olabilir."
Yusufeli Belediye Başkanı Yusuf Sağlam ise baraj ile ilgili olarak çok fazla konuşmak istemediğini belirterek, şunları anlattı; "Artık baraj ile ilgili sorunları dile getirmeye gerek görmüyorum. Baraj ve baraj sorunları ile ilgili olarak bir şey konuşmak istemiyorum. Ancak DSİ' ye bir sitemim var. Maalesef birçok vatandaşımızın başvurduğu ve taşkın koruma riski olan yerlerde makine çalışmazken taşkın olma şansı az olan derelerde çalışma yapılıyor. Ben buradan İspir'den de Tortum'dan da Erzurum'a giderken açıkçası kıskanıyorum. Vatandaşın toprağı bir örümcek ağı gibi korunmuş. Böyle olursa ileride çok ciddi sıkıntılar yaşayabiliriz. Bu anlamda DSİ'ye müracaat eden vatandaşların dilekçelerine bakarsanız göreceksiniz ki bu baharda eğer önlem alınmaz ise bir sonraki baharda vatandaşların arazilerini bulamayacaksınız. Kadastro anlamında maalesef orman kadastrosu bir birine girdi. Zaman zaman dile getirdik. Vatandaşlarımızın ahır olarak kullandığı yerler dahi orman olarak gösterildi. Bu da vatandaşı mağdur ediyor. Bir diğer isteğim şudur ki, işsizlik had safhadadır. İlçemizde Yüksek okulunun kararı YÖK'ten çıktı. Bu esnafımızı oldukça heyecanlandırdı. İlçeye hareketlilik getirecek olan ve ilçemiz esnafının cebine sıcak paranın girmesini sağlayacak olan okulun açılması ile göçüde önleyeceğini düşünüyoruz. Gerekli desteklerinizi bekliyoruz."
Yusufeli Orman İşletme Müdürü Cemal Aydın, İl Özel İdare Genel Sekreteri Çetin Demirkaya,İl Sağlık Müdürü Ahmet Bayraktar, ÇEDAŞ Müessese Müdürü Osman Aydın da birer konuşma yaparak, çalışmaları anlattılar.
Konuşmalarının ardından sorular yönlendiren vatandaşlar genelde konuşma yapan daire müdürlerinin alanları ile ilgili sıkıntıları dile getirirken, özellikle toplantının son bölümünde de Yusufeli Barajı'nda yaşanan belirsizliğin bertaraf edilmesi yönünde taleplerini dile getirdiler.
Toplantının son bölümünde konuşan Vali Aydoğdu, 2008-2009 yılında öğrenci alımı için gayret göstereceklerini ifade ederek;şunları belirtti: " Yusufeli'nin yeni yerleşim yeri için bu yaz aylarında sizlerin rahat gidip görebileceği şekilde yol çalışması yapacağız. Yerleşim yeri çalışmalarının baraj inşaatının önünde gitmesini istiyoruz. Çoruh Vadisi'nde baraj yapımı konusunda bizde vatandaşa tecrübe sahibi oldu. Ne gibi sıkıntıların çıktığını biliyoruz artık. Sosyal boyutu ve insanları ilgilendiren konuları insanların hayatını ilgilendiren konuların baraj inşaatından daha önemli olduğuna inanıyoruz. DSİ'yi ilgilendiren baraj işi ancak sosyal konular ise direk bizleri ilgilendiriyor. Bu sebeple bu konuda çalışma yapacağız. Kamulaştırma tamamıyla ödeneğe bağlı olduğu için mevcut ödeneğin kullanılması konusunda bir takım önerilerimiz oluyor. DSİ ile ilgili dere ıslahı ve taşkın koruma konusunda bu da ödeneğe bağlı bu konuda bizim daha fazla çalışmalarımız olacak. Bunların dışında hepimiz iyi biliyoruz ki Yusufeli'nde geçim kaynağı olacak, göç vermek yerine göç alacak ortamı oluşturmak için iki sektör var. Biri turizm biri de eğitimdir. Kitlelere hitap edecek bir tarım sektörü olmaz. Bazı konularda öne çıksak da büyük çapta bir çalışma olmaz. Turizmde ve eğitim de ise olacaktır. Artvin Çoruh Üniversitesi'nin kurulması hepimiz için avantaj. Dikkatli olarak yanlış adım atmayacağız. Henüz rektör atanmadı bunu bekliyoruz. Özellikle bir üniversite olmasını istiyoruz. Başka türlü öğrenci buraya gelmez. Çok az tercih edilir bir üniversite olmalı. Artvin'e has bir dalı öne çıkarırsak tercih edilir bir üniversite olabilir. Çok titizlikle ve dikkatlice ihmale gelmeden çalışmalıyız."