21
Kasım
2024
Perşembe
DÜZCE

Memur maaş bordrolarını yaktı

DÜZCE'DE MEMURLAR MAAŞ BORDROLARINI YAKTI

Düzce'de Türk Kamu-Sen üyeleri maaş bordrolarını yakarak hükümeti protesto ettiler.

Türk Kamu-Sen Düzce İl Temsilcisi Şemsettin Bahadır, sendika üyeleri ile Spor Sokak'ta basın açıklaması düzenledi.

Kamu çalışanlarının her yılı bir öncekinden daha zor olduğunu ve 2009'un, ekonomik krizin etkilerinin en ağır hissedildiği yıl olarak kamu görevlilerinin belini büktüğünü ifade eden Bahadır, "Siyasi irade 2010 yılında ekonomik krizden çıkılacağını iddia edince, memurlarımız ümitlenmiş, 2010 yılını krizden çıkacağı yıl olarak beklemiştir. Ancak, henüz 2009 yılının Ağustos ayında takke düşmüş kel görünmüştür. 2010 yılı için kamu görevlilerine yüzde 5 oranında artış öngören irade, ekonomik krizden çıkışın yolunu, düşük maaş artışı yoluyla memurlardan keseceği kaynakta bulmuştur. Memurlarımıza yapılan utanç verici maaş artışına karşılık, milletimizin zorunlu harcamalarındaki artış oranı geçtiğimiz yıl için %15'leri seviyesinde gerçekleşmiştir" dedi.

2009'da birçok alanda zamlar yapıldığını ve harcamaların, gelirden daha fazla arttığını kaydeden Bahadır, "Bu durum geliri düşen vatandaşlarımızın harcamalarını kısmasına ve piyasalarda durgunluğun hakim olmasına yol açmıştır. Durgunluk, işletmelerin kapanmasına neden olmakta, işsizlik yaratmakta, yoksulluğu ve açlığı artırmaktadır" diye konuştu.

Siyasi iradenin gelir dağılımında adaleti sağlayamadığını ve memur, işçi, emekli, dul ve yetimlerin göz ardı edildiğini kaydeden Bahadır, "Siyasi iradenin adil bir yönetim için herkese eşit davranma, geliri adil dağıtma zorunluluğu vardır. Ülkenin huzur ve refahının anahtarı nimette de külfette de eşitlik, adalettir. Son dönemde zengin biraz daha zengin, fakir biraz daha fakir olmuştur. Gelir dağılımındaki adaletsizlik, düşük maaş artışları, işsizlik ve yoksulluk nedeniyle her gün cinayetler işlenmekte, soygunlar yapılmakta, aileler parçalanmaktadır. Ülkemiz sosyal patlamaya doğru hızla ilerlemektedir. Vatandaşlarımızı ekonomik krize ezdirmediğini iddia eden hükümet yetkilileri, memurun, işçinin, sokağa döktüğü sosyal çevrelerin halini görmemekte, yaşanan dramı, suçlardaki patlamayı idrak edememektedir" dedi.

2010 yılının ilk yarısı için en düşük memur maaşına 26 TL, ortalama maaşa 35 TL artış yapılmışken zamlarla, vergilerle, sağlıkta katılım payı yoluyla memurların kayıplarının aylık 60 TL'yi bulduğuna dikkat çeken Bahadır, "Buna kaşıkla verdiğini kepçeyle geri almak denir. Buna düpedüz göz boyamak denir. Bu yolla memur maaşları bir ileri, iki geri gitmektedir. Bugüne kadar siyasi irade, bir eli ile memurumuzun cebinden gasp ettiğini diğer eli ile ayrıcalıklı çevrelere dağıtmıştır. Dar ve sabit gelirlileri gözetmeyen yanlış ekonomik politikalar ve yapılan ayrımcılık, vatandaşlarımızı her geçen gün biraz daha mutsuzluğa ve umutsuzluğa sürüklemektedir. Memurlarımız mutsuz ve umutsuz bırakılmıştır. Bugün yılın ilk maaşını alan memurlarımız için 2010 yılının ne denli zor olacağı bir kez daha belli olmuştur. Zamlar, vergiler, katkı payları memurlarımızın üzerine kabus gibi çökerken, maaş bordrolarına baktıklarında gördükleri manzara çok daha korkunçtur. Aldığı maaşla ay sonunu getiremeyeceği aşikar olan memurlarımız, daha şimdiden ay sonuna kadar gerekli parayı temin etmenin yollarını aramaktadır. Türkiye Kamu-Sen olarak yapılan haksızlıkların bir bedelinin mutlaka olacağını, bu haksızlıkların da hesabının mutlaka sorulacağını siyasi iradeye bir kez daha hatırlatıyoruz. Bizler memurlar olarak, yapılan haksızlıkları, fahiş zamları, yaşam koşulları altında ezilmeyi hatırlatan maaş bordrolarımızı, hak için, adalet için, almadığımız hizmetin, kullanmadığımız kaynağın bedelini ödememek için yakıyoruz. Memurlarımıza bu haksızlığı yapan, tüm kesimlerden ayrı tutarak, haklarını gerileten, çalışan ve emekliler içinde en düşük maaş artışını reva gören ve memurları kaderiyle baş başa bırakan iktidara hakkımızı haram ediyoruz" diye konuştu.

İHA
Yayın Tarihi : 15 Ocak 2010 Cuma 17:26:05
Güncelleme :15 Ocak 2010 Cuma 17:48:18


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?