15
Ocak
2025
Çarşamba
DÜZCE

Öğrencilere sınav kaygısı uyarısı

Psikolog Nevin Küçük, sınav kaygısına karşı öğrencileri ve aileleri uyardı.

Viya Psikoeğitim-Danışmanlık-Araştırma Merkezi Psikologu Nevin Küçük, 14 Haziran'da yapılacak ÖSS'ye sayılı günler kala pek çok aile ve öğrencinin heyecan ve soru işaretleri ile dolu bir dönem yaşadığını belirterek sınav kaygısıyla baş etme yöntemlerini anlattı. Kaygının normal olduğunu ancak aşırı olduğunda olumsuz sonuçlara neden olduğuna dikkat çeken Psikolog Küçük, şöyle konuştu: "Sınav sırasındaki kaygı öğrenilmiş olan bilginin etkin kullanılmasını engelleyen ve başarının düşmesine sebep olan kaygıdır. Sınav sırasında kaygılanmak beklenen, normal hatta motivasyonumu artıran bir durumdur. Aşırı olduğunda ise biz de oldukça fazla olumsuz belirtiye ve sonuca yol açabilir."


Sınav kaygısının fizyolojik, zihinsel ve duygusal belirtileri olduğunu anlatan Küçük, sözlerini şöyle sürdürdü: "Örneğin unutkanlık, dikkate toplamada zorluk, soruları cevaplarken hatırlamada güçlük gibi belirtiler zihinsel belirtilerdir. Nefes alış verişinde hızlanma, terleme, bulantı, kusma, karın ağrısı gibi belirtiler fizyolojik belirtilerdir. Bunun yanı sıra sinirlilik, gerginlik, çaresizlik gibi olumsuz duygular da sınav kaygımıza eşlik edecek duygusal belirtilerdir. Ayrıca sınav sırasında sınavı
yarıda bırakarak çıkma, sınava gitmeme gibi davranışsal birtakım belirtiler de olabilir."


Nevin Küçük, sınava hazırlıkla ilgili kısımda yeterince hazırlanılmadığında, zamanın etkin kullanılmadığında ya da yeterince tekrar yapılması durumunda kaygılanmanın olası bir durum olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: "Beslenmeye önem verilmemesi, uykusuz kalmak, aşırı yorgunluk, dikkate direk etki edeceğinden, fizyolojik ihtiyaçlarımızı karşılamadığımızda, örneğin kendimizi küçük kurulu bir robot gibi görüp sadece çalıştığımızda da kaygı yaşamamız olağandır. Gerçekçi olmayan olumsuz
düşüncelerimiz de sınav kaygımızı tetikler. Yeterince çalıştığınız halde sanki bir şeyler yolunda gitmeyecek gibi düşünmek, sürekli olumsuzu vurgulamak sınav kaygınızı artırabilir."


Kaygıyla baş etme yöntemleri arasında ilk olarak son anda yeni bilgiler edinmeye çalışılmaması ve sınavdan hemen önce tekrarlar yapılmaması gerektiğini tavsiye eden Küçük, şöyle konuştu: "Sınavdan önce iyi bir uyku çekin, iyice dinlenin. Şeker, sigara, alkol, kahve gibi ürünler kaygıyı yoğunlaştırdığından çok fazla tüketmeyin. Onun yerine protein ağırlıklı beslenin, su sebzeler, vitaminler kaygıyı dengeleyen besinlerdir."
Gerçekçi olmayan olumsuz düşüncelerin kontrol edilerek olumlu düşünülmesini öneren Nevin Küçük, sözlerine şöyle devam etti: "Örneğin, 'bu sınavda başarısız olucam' yerine 'Bu sınavda elimden geleni yapıcağım', 'Kalp atışlarım hızlandı, eyvah ne yapacağım?' yerine
'Kalbim hızlandı bu doğal, kaygılıyım, elimden geldiğince bunu kontrol edeyim.' 'Eğer bu sınavı kazanamazsam hayatım biter' yerine 'Bu sınavı kazanmak için elimden geleni yapacağım ama eğer kazanamazsam bu dünyanın sonu değil'. 'Bu sınavda kesinlikle başarılı olmalıyım', 'Hiç bir zaman hata yapmamalıyım', 'Her zaman mutlu olmalıyım' gibi düşünceler çok katı, hem günlük yaşantımızda bizi zora sokan, hem de sınav gibi kaygı yaşamamız muhtemel durumlarda suçluluk hissetmemize neden olan düşüncelerdir."


ÇOCUĞUNUZA GÖSTERDİĞİ ÇABALARDAN DOLAYI TEŞEKKÜR EDİN
Sınav sırasında fizyolojik olarak kaygı belirtileri yaşandığında öncelikle doğru bir nefes alınmasını tavsiye eden Küçük, boyun ve baş arkasında gerginlik hissedilmemesi için oturuşun ve duruşun rahatlatılması gerektiğine değindi. Küçük, öğrencilerin sınav kaygısı yaşamaması için ailelere de önemli görevler düştüğüne dikkat çekerek, şöyle konuştu: "Öncelikle çocuklarınızı kıyaslamayın, başka çocukların sizin çocuğunuzdan daha çok çalışması gibi kıyaslamalardan kaçının. Çocuğunuza 'zaten çalışmadın,
yapamayacaksın' yerine; çabaları için teşekkür edin. Çocuklarınızı motive etmek için tehdit yolunu seçmeyin. Çocuklarınızın duygularına önem verin. Size kaygı ve korkularından bahsediyorlarsa 'yok öyle bir şey nereden çıkarıyorsunuz' demeyin. Bunun yerine çocuğunuzu dikkatle dinleyin ve ona olan ilginizi belli edin. Çocuğunuzun gireceği sınavla ilgili kendi kaygılarınız varsa, bunu sınav öncesi çocuklarınıza öfkeli anlarınızda dökmeyin. 'Senin için şu kadar masraf yaptık. Kazanamazsan bunların hepsi boşa gidecek' gibi 'Son dönemlerde çok az ders çalışıyorsun, birkaç gün kaldı' gibi kaygıyı tetikleyici cümleler kurmayın."
Nevin Küçük, sınavlardaki başarısızlığın çocukların benlik değerlerinde bir eksiklik olduğunu gösteremeyeceğini, velilere düşen en önemli görevin onlara destek olarak yanlarında olunduğunu hissettirmek gerektiğini söyledi. Ailelere "Onlara güvenin ve güvendiğinizi belli edin" çağrısında bulunan Nevin Küçük "Sınavlardaki başarısızlığın sadece çocuğun kendisi ile ilgili olmadığını, okul, aile, dershane, sınav sistemi gibi açıdan bütüncül değerlendirmesi gerektiğini unutmayın" dedi.

İha
Yayın Tarihi : 1 Haziran 2009 Pazartesi 16:15:18


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?