Ensar Vakfı Ordu Şubesi tarafından Kutlu Doğum Haftası münasebetiyle düzenlenen Peygamber Efendimize Mektup yarışmasında birinciliği Ünye İlçesinden Sinan Çınkıl kazandı.
Ordu Sinemasında düzenlenen bir konferans öncesi açıklanan yarışma sonuçlarına göre Ünye İmam Hatip Lisesi son sınıf öğrencisi Sinan Çınkıl birinci, Ordu Merkezden Fatma Şirin ikinci, yine Ordu Merkezden Büşra Çakmak ise 3. oldu.
Birinci gelen Sinan Çınkılın ödülünü Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeki Aydın verdi.
Yarışmada Sinan Çınkılın birinci seçilen ve Peygamber Efendimize hitaben yazılan mektubu şöyle:
"Ey Nebi!
Biliyorum ve öyle hissediyorum ki, şuan bu söylediklerimi işitiyorsun. Senin manevi varlığını her an yanımızda hissediyoruz. Bize küçükken mahalle mekteplerinde hep senin adını sorarlardı. "Peygamberimizin ismi nedir?" diye, bizde çocukluğun verdiği o heyecanla hep bir ağızdan Hz. Muhammed (s.a.s) derdik. Seni herkes gibi sıradan bir insan sanıyorduk; ama geçen her gecenin, her günün her dakikanın sonunda anlıyoruz ki, sen herkes gibi değilsin, sen farklısın ya Resulullah. O yüzden herhangi birinin değil senin ahlakını öğreniyoruz, senin sözlerini inceliyoruz, senin aile hayatını, senin konuşmanı, senin davranışlarını, kısaca senin hayatını okuyor, öğreniyor ve örnek alıyoruz. Senin hayatın zamanı ve mekanı aşıp günümüze kadar geldi. Allahın ayetleri, sana gönderilen ve bize tebliğ etmen istenen kitap bize kadar ulaştı. Veda hutbesinde on binlerce insana tebliğ görevini yerine getirip getirmediğini sormuştun, cevapları "Evet yerine getirdin ya Allahın Resulü" olmuştu. Bugün bizde, bize ulaşan Kurana senin sünnetlerine bakarak "Evet tebliğ görevini yerine getirdin ya Resul" diyoruz.
Ey Resul!
Sen biliyorsun ama yine de sana yaşadığımız zamanı anlatmak istiyorum. Hani bir zamanlar şöyle demiştin: "Öyle bir zaman gelecek ki, İslamı yaşamak elde kor ateşi tutmaktan daha zor olacak" İşte yüzyıllar önce söylediğin gün bugündür. Şuan söylediğin o korkunç zamanda yaşıyoruz. İslamı, Kuranı, senin sünnetlerini yaşamak çok zor, her taraftan önümüze taşlar yuvarlanıyor. İslamın yolu kapatılmaya çalışılıyor. Tüm dünya Müslümanlarının özellikle gençlerin İslamdan soğuması için düşmanlar ellerinden geleni yapıyorlar. Bir çok Müslüman devlet, düşmanlarının işgali altında. Senin peygamberlik yaptığın dönemden, cahiliye döneminden daha acımasız bir dünya. Cahiliye döneminde kız çocukları öldürülüyordu. Bugün Irakta, Filistinde, Afganistanda kız-erkek, yaşlı-genç, çoluk-çocuk demeden, önlerine ne gelirse gelsin, yeter ki Müslüman olsun hepsini öldürüyorlar, katlediyorlar. "Müslüman Müslümanın kardeşidir" diyordun, biz kardeşlik yapamıyoruz, biz Müslümanlığın ne demek olduğunu bile bilmiyoruz. Bizim Müslümanlığımız sözde kalıyor, yetmiyor gücümüz öldürülen kardeşlerimize. Kardeşlik yapamıyoruz ırzına geçilen kız kardeşlerimize.
Ey Nebi!
Biz kendimizden utanıyoruz, kıyamet günü Allahın huzuruna çıkmaya, seninle buluşmaya utanıyoruz. Ne yüzle geleceğiz kevserine, sancağına nasıl adım atacağız ya Resul, nasıl adam atacağız.
Ey Allahın Resulü
Biz işte böyle bir zamanda yaşıyoruz. Biliyoruz ki, kıyamete az kaldı, çağımız kıyamet alametlerinin bir çoğunu yansıtıyor. Hem sen ey Resul, "Ben bir günün ikindi vakti dünyaya gelip peygamberlik vazifesine başladım" demiştin. Akşama az kaldı.
Ey Peygamberim!
Yüce Allah Kuran da senin için "Biz seni alemlere rahmet olarak gönderdik" diyor. Bu ayete dayanarak şefaat diliyoruz, rahmet diliyoruz. Allahtan bizim bağışlanmamızı dile. İnşallah Allah senin hatırına bizi affeder. Bizim üzerimizde kıyamet günü şefaatini eksik etme. Şefaat ya Resulullah, şefaat ya Resulullah, şefaat ya Resulullah"
Kuzen Tebrik ederim seninLe grur duyuyoruz hayatının tüm alanından böyLe guzel başarılarını dilerim allah cümlenizden razı olsun ...!!
selamünaleyküm öyle beğendimki bu mektubu sanki okuyunca peygamberimiz (sav)yanımdaymış gibi hissettim ALLAH yazanlardan razı olsun