Erzurum’un Horasan İlçesi’ne bağlı Iğır Bığır Köyü’nde 1972’de doğduğunda İstanbul’da Sultangazi diye bir ilçe yoktu.
11 kardeşin en küçüğü olarak 3 yaşında geldiği bölgede 50 hane vardı. 450 bin kişilik Sultangazi’yle birlikte o da büyüdü.
8 bin kişiyle CHP üyesi olup kara çarşaflı yakınları Baykal’ın elinden rozet alıncaya kadar kimse Ercan Karabayır’ın farkında değildi. Karabayır, "Mutaassıplar AKP’ye mahkûm değil. Öyle bir şey yok" diyor. İşte Karabayır’ın anlattıkları:
Ailem çok üzüldü
CHP’ye üye olmanızda çarşaf unsuru çok öne çıktı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu benim ailem. Ben ailemi toplumun önüne çıkarmak için o toplantıyı düzenlemedim. Fakat adaylığımdan çok ablamın çarşafı, eşimin başörtüsü konuşuldu. Cımbızla çekilmiş gibi bunun ön plana çıkartılması beni ve ailemi üzdü, incitti. Hakkımızda çok kötü yorumlar yapıldı. Bu yüzden biz son bir kez olmak üzere kendi evimize hayatımızı gözler önüne koymak için sizi kabul ettik. Bu bizim yaşantımız. Bir daha da eşimle ablamla kamuoyunun önüne çıkmayacağım.
Rozet takma merasimi o anda spesifik oluşmadı herhalde. Çarşaf konusu önceden konuşuldu mu?
Hayır. Biz hiçbir şeyi saklamadık. Bize de hiçbir yönlendirme yapılmadı. Sayın Mehmet Sevigen ile 18 yıllık abi-kardeş hukukumuz var. Beni ve ailemi tanıyorlar. Teklif onlardan geldi. ’Bölgeyi biliyorsun sıkıntılarını biliyorsun’ dediler. AKP yıllardır Sultangazi’yi oy deposu olarak görüyor. Hala şu laf söylenebiliyor. ’Biz odun koysak kazanırız’ Yok arkadaş. Burada artık böyle olmayacak.
Kimseye mahkûm değiliz
CHP’nin laik çizgisiyle, sizin muhafazakar yaşam tarzınızın örtüşmemesi gibi bir endişe taşıyor musunuz?
Hayır hiç öyle bir endişe taşımıyorum. Ben dinini yaşayan, ama siyaseti CHP’de yapmayı seçen bir kişiyim. CHP Türkiye’nin en eski en köklü partisi. CHP’de farklı düşünen, farklı yaşayan insanlar olmalı. Nedense muhafazakarları kimse Cumhuriyet Halk Partisi’ne yakıştıramıyor. Sanki mutaassıp insanlar AKP’ye mecburmuş, mahkummuş gibi görülüyor. Öyle bir şey yok. Biz hiç kimseye mahkum değiliz.
CHP’nin çizgisinde sizi zorlayabilecek bir nokta olduğunu düşünüyor musunuz?
Hayır. Zaten beni zorlayacağını düşündüğüm bir şey olsaydı adımı atmazdım. Bütün tepkilerden sonra Baykal bize sahip çıktı, arkamızda durdu. Bu bizi onurlandırdı.
Cumhuriyet vatandaşıyız
Her iki tarafında kemikleşmiş taraflarından tepki geliyor. Buna ne diyorsun?
Burada bir korku olmamalı. Biz bu vatanın evlatlarıyız. Biz cumhuriyetin vatandaşlarıyız. Türkiye’de farklı etnik kökenler, düşünceler, kültürler var. Bunlar CHP’de de olmak zorunda. Bu bir eksiklikti, bu eksiklik görüldü diye düşünüyorum. Herkes aynı görüşte olsa çok partili hayata ne gerek var. Bundan sonrası CHP için de Türkiye için de olumlu olacak.
İstismar edilmemeliyiz
Laiklik sizce ne?
Benim kafamdaki laiklik, ibadetle siyasetin karıştırılmadığı, alet edilmediği bir yaşam modelidir. Ben ibadetini yapan bir insanım ve siyaseti CHP’de yapmayı tercih ettim. Bu konu istismar edilmemeli. İstismarlar yüzünden bu ülke kutuplaştı. Bundan belli kesimler siyasi olarak nemalandı. Kapalı insanlar artık bir partinin oy deposu olmak istemiyor. CHP’de bu insanlara kapılarını açıyor. Ben umutluyum.
Türban, kamusal alan, üniversite, siyasi simge sözcükleri ne ifade ediyor?
Ben üniversiteye giderken türban sorunu yoktu. Çünkü türban da siyasallık yoktu, masumiyet vardı. Siyasallaştırılınca iki tarafta birbirine gerildi. Bunu ortadan kaldırmak gerek. Barışık bir dünya kurmak lazım. O insanların en doğal hakkıdır üniversiteye gitmek. Ama kamusal alan devletin hizmet verdiği alandır. Bunları çarpıtmamak lazım.
30 yıl sonra da çamur
SULTANGAZİ’de Levend Korkut’la yürüyen Ercan Karabayır, şöyle konuştu: "Ben 11 kardeşin sonuncusuyum. 76’da göçtüğümüzde buradaki 50 evden bir tanesiydik. Rozet töreninde gördüğünüz o kitle aslında benim büyük çapta ailem. Aile aynı anne babadan olmak demek değil. Burada varoş olmanın getirdiği bir dayanışma vardır. O günden bugüne aynı çamuru, aynı kaderi paylaşıyoruz. Sultangazi’de 450 bin nüfus var. Sınıflar 75 kişilik bunu 35’e indirmek istiyorum. Bir öğretmen evimiz yok. Bir tane devlet hastanesi yok. Sultangazi gerçekten unutulmuş. Bunları el birliğiyle çözeceğiz."