İstanbul Gelişim Meslek Okulu'nun açılış törenine katılan Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, "Türkiye'de yaklaşık 700 meslek yüksekokulu var ve bu okullarda reforma ihtiyaç var" dedi.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Avcılar'daki İstanbul Gelişim Meslek Okulu'nun açılış törenine katıldı. Törene, Bakan Çelik'in yanı sıra Yargıtay Onursal Başkanı Sami Selçuk ile çok sayıda öğretmen ve öğrenci katıldı. Törende ilk olarak kürsüye çıkan Yargıtay Onursal Başkanı Sami Selçuk, demokrasinin demokrasiye karşı düşünceleri bile cömertçe karşılayan bir rejim olduğunu belirterek, "Yaşam hiçbir düşünce kalıbına sığmayacak kadar zengin, çeşitli ve aynı zamanda değişkendir. Demokrasi her görüşe açıktır. Demokrasi düşünceler üzerindeki kaba baskıyı değil, beyin yıkama biçimindeki dolaylı baskıları da reddeder. İdeoloji aşılayan kuşkucu ve sorgulayıcı olmayan öğretim demokratik olamaz. "Düşün ama içinden düşün" demek hiç düşünme demektir. Ağızlar kapatılır, kalemler kırılırsa kenetlenmiş dişlerle özgürlük türküleri söylenemez. Böyle bir toplum kanımca avcılık dönemini yaşayan bir toplumdur. Bireyin özgürlüğü, beynin özgürlüğünü sağlamakla başlar. Devletin inançlar, görüşler karşısında yansız olması gerekir. Görüşler karşısında yansız devlet düşünce özgürlüğünü, inançlar karşısında yansız devlet ise laikliği güvence altına almış demektir. Bu nedenle okullarda bilimin verileri ideolojik süzgeçlerden geçirilmeden yansız ve yorumsuz verilmelidir. Birey onları koşullanmamış özgür beyni ile kabul edip, benimseyecek seçimini elbette kendisi yapacaktır" dedi.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik törende yaptığı konuşmada, gelişim olması için değişimin olmak zorunda olduğunu ifade ederek, "Türkiye'de yaklaşık 700 meslek yüksek okulu var. Birçok öğrenci tarafından bu okullar gelişimsizlik okulu diye adlandırılmıştır. Bu okullarda bir an önce reforma ihtiyaç var. Dönemimizde 54 üniversite kuruldu. Bundan memnuniyet duyuyorum. Fakat üniversite mezunu olanların iş bulamadığı söyleniyor. Öğrenci kendini mezun olduktan sonra kalifiye eleman olarak geliştirirse açıkta kalmaz. Devletimiz eğitim, sağlık ve güvenlik sektöründe kalifiye eleman almaya devam edecek. Ancak üniversitelerden mezun olan öğrencilerin tamamının kamuda değerlendirilmesi zor. Avrupa Birliği'nde yaşlı nüfus çok. Türkiye'nin yüzde 63'ünün 34 yaş altı genç nüfusa sahip olması çok büyük bir avantaj" diye konuştu.