Yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kalan bin 500 yıllık Küçük Ayasofya Camii, kurtarılıyor. Camiin yaşatılması için restorasyon başladı. Camii, Türkiye’de ilk defa kullanılan çelikten üç kat dayanıklı karbon çubuklar ve 600 minik kazık, 590 enjeksiyon sistemi ile güçlendiriliyor.

Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamaya göre, Türkiye’de ilk defa, tarihi bir eserin restorasyonunda iki yeni sistem kullanılıyor. Bunlardan birisi, zemini güçlendirecek mini kazıklı enjeksiyon sistemi. Bu çerçevede 600 adet kazık kullanıldı. Bunun yanı sıra 590 da enjeksiyon kullanıldı. Ayrıca üst yapıdaki çatlakları sağlamlaştırma için karbon çubuklardan faydalanılıyor. Çeliğin üç katı dayanma gücüne sahip çubukların belirtiliyor.

Bugüne kadar yapılan çalışmalarda camiin içinde ve dışında uygulanan zemin takviye işlemleri tamamlandı. Ana kubbedeki onarım çalışmaları sırasında yapıyı dış etkenlerden koruma için ise ‘karantina çadırı projesi’ uygulanıyor. Camiin restorasyonu kapsamında, kubbesi ‘Karantina Çadırı’na alındı. Çatlaklar da karbon çubuklarla dikildi. Çalışmalar, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ), Kültür Bakanlığı Arkeoloji Müzeler Müdürlüğü, Vakıflar Bölge Müdürlüğü ve Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle yürütülüyor. Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı açıklamaya göre, restorasyona Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu kararı doğrultusunda başlandı.

Bizans dönemi eseri olan Küçük Ayasofya, 2. Bayezıt döneminde Topkapı Sarayı’nın Dür’üssaade Ağası Hüseyin Ağa tarafından camiye çevrildi. Günümüze kadar ayakta kalmayı başaran camii, son olarak 1956’da restore edilmişti. Kurşun ve sıvaları yenilenmiş, minaresi onarılmıştı. Ancak hemen yanından geçen demiryolunun oluşturduğu titreşimlerden olumsuz etkilendi. Ayrıca 17 Ağustas 1999 Marmara Depremi’nde de ciddi hasar görmüştü.

Tarihi camii kurtarmak için 12 üyeden oluşan Uluslar arası Mimari Miras Strüktürü Analiz ve Restorasyon Komitesi (ISCARSAH) 2001 yılında yaptığı toplantıda restorasyon kararı almıştı. Bu kapsamda, Büyükşehir, 2002’de proje ihale açtı. Hazırlanan restorasyon projelerinin Anıtlar Kurulu’nca onaylanmasıyla çalışmalar başladı.