1
Mayıs
2025
Perşembe
ANASAYFA

Hamamda Türkü Söylemek

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “demokratik açılım çerçevesinde” Dolmabahçe Sarayındaki “çalışma ofisinde”, “brunchta” sanatçılar ile bir araya geldi.

Bilmeyenlere; “brunch”, kahvaltıyla öğle yemeği karışımı bir şeydir… Bu buluşmanın konusu “açılım” da, sanat-türkü - siyaset karışımı bir şey, bir “şov”!

Erdoğan sanatçılara hitabesinde “Yemen Türküsünü” söylemiş: “Havada bulut yok, bu ne dumandır”… Doğru; ortalık toz duman.
Ülke karman çorman; Türkiye, hiç bir zaman ”Tayyip Devrinde” olduğu kadar karışmamış, her kesim bu kadar sokaklara dökülmemişti! Bölücü Kürtler-PKK da bu kadar azmamıştı! Ve ülkenin birikimi böyle haraç-mezat yabancılara, pazarlanmamıştı! Bütün bunlar olurken iktidarın “başarılarıyla” böylesine alay edercesine övünülmemişti! Doğrusu bunları başarmak, ayrı bir maharettir! Büyük dirayet ister!

“Kokusuz kaptanımız” yolunda devam ediyor…”Brunchta” gene, hamamda türküler söyledi, bir habercinin deyimiyle “melodik” bir konuşma yaptı, sanatçılardan ellerine “taşın altına” koymalarını istedi… Hangi “taş”? … PKK sözcülerinden Emine Ayna kadın Erdoğan’a söylemişti; “Açılım bitti bitti” diye… “Taş” eridi gitti; Erdoğan, Sanatçıların sunni teneffüsüyle, zaten ölü doğan açılımı canlandıramaz artık! Ellerine, neyi alsınlar-neyin altına koysunlar? Ortada, açılımın adı ve “idare-i maslahat” kaldı!

Bazı Sanatçılar, hele her davulunun önünde oynamaya teşne olanlar. Belki de, Kürtçe Türküler söylerler halay çekerler. Başbakan gibi “hamamda türküler söylerler” ama nafile; ölü artık dirilemez.

Açılımın gayesi Güneydoğu sorununu çözmek, PKK terörünü bitirmek. Ayar Habur’da bozuldu… Terör dağlarda kentlerde devam ediyor! "Hamamda" türküler çığrıla dursun!

Bu sanatçılardan bazıları, acaba açılımı desteklemek için, bir tiyatro piyesi - film senaryosu veya roman yazmayı düşünürler mi? Ben olsam, adını “Vebal” koyardım! Yazardım… Çünkü şu sırada Erdoğan çok “vebal” altıda; aylarca Silivri’de-cezaevlerinde “Ergenekon kapsamında” yatanların “vebali”, Tekel İşçilerinin “vebali”, On günden fazla işsiz kaldıkları için, SSYK tarafından sağlık yardımları kesilenlerin ”vebali” ve de binlerce işsizin “vebali”! Daha sayayım mı?

Bırakınız “vebali” iyi bir “politikacı” olan Erdoğan bu “veballerin” erken veya geç oy sandıklarına yansıyacağını düşünmez mi? Bu Onun problemi!

AKP “açılımının” ilk başarısı, Kürtçe TV ve gidişata bakılırsa “Kürtçe Eğitim”…Bu etnik guruplar arasındaki farklıları kaldıracak, Kürtlerin yıllardır inkâr edilmiş “Kültür” ve ana dil haklarını geri verecekmiş! Ama ne pahasına: Türkiye'yi okul çağlarından başlayarak, daha fazla bölmek pahasına! Bu gayretleri Kürt asıllı vatandaşlarımıza Türkçe öğretmeye harcasalar! “Sanatçılar açılımı şovunda” anlamlı bir aksesuar da vardı: Devletin Kürtçe TV TRT ŞEŞ kameralarıyla birlikte, KÜRDİSTAN TV! Yani hoş geldiniz aramıza “Kürdistan”!...

Bu “melodik” toplantıda, tek APO eksikti… PKK yandaşları şimdi onu Türkiye sokaklarında havayi fişeklerle anıyorlar... Gelecek “açılım şovuna” APO da davet edilirse şaşmamalı!

SONER’DEN SANATÇILARA

Bu “kapsamda” tavsiye ederim Soner Yalçın’ın Hürriyet’teki son yazısını okuyun… Soner, “sanatçıların, Ancak hemen kolları sıvamadan önce Hüseyin Subaşaki’yi tanımaları şart… Çünkü şehit Subaşaki’nin yaşadıkları öğrenilmeden Kürt Açılımı yapılamaz” diyor… Özetle: “Girit canımız- feda olsun kanımız” derken, Girit’in sonra da Balkanların yabancıların yardımıyla elimizden nasıl gittiğini ve “açılımların”, “AB uyum yasalarının ağa babaları “ıslahat fermanlarının” Osmanlının sonunu nasıl getirdiğini anlatmış! …Bütün yazısını okumak lazım!

Mademki söz geçmişten açıldı; ben de, 1824’de Yunan başkaldırısı esnasında Mora’da 20.000 Türkün, Rum komşuları tarafından bir gecede katlettiklerini hatırlatayım… Bizim “ Ermeni Soykırımı” şampiyonları, neden bu olayı ve Anadolu'daki Ermeni zulmünü hatırlamaz, hatırlatmazlar?

ABD Kongresi General James Harbord’u Ermenistan Devletini hazırlamak üzere doğuya göndermiş… Mustafa Kemal ve Kazım Karabekir Paşalar, ona Ermeni çetelerinin yaptıklarını anlatmışlar ve rahmetli Hüsrev Gerede ve babam Kılıç Ali, Generale, Ermeni cinayetlerinin, dumanları tütmekte olan kanıtlarını göstermişler, General “ikna oldum” demiş ve “Ermeni devletinin” neden kurulamayacağı hususundaki raporunu Kongreye vermiş… Yıl 1919… Şimdi yıl 2010. “Soykırımı” efsanesi gene ABD senatosunda… Bizim “Ermeniciler” –“ Hrant Dinkler”, “Harbord Raporunu” ortaya çıkarsalar!***
 

Yayın Tarihi : 23 Şubat 2010 Salı 11:37:51


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Gönül Aydemir IP: 78.183.203.xxx Tarih : 24.02.2010 01:11:36

1.Dünya Savaşı 'nın amacı Osmanlı İmparatorluğu'nu yağmalamaktı.İmparatorluk yağmalanırken gaspçılar en çok Türkleri öldürdü.Müslüman halkı yağmaladı. Türkiye dünyaya başına gelenleri anlatacak zaman bulamdı,bırakılmadı,çünkü hala açız,barınma sorunumuzu çözemedik.Sadece kendi maaşını aşırı artırma dışında ciddi politikaları olmayan kişiler tarafından uyutulduk.